Pistler, dopingin gölgesinden kurtulamıyor
Türk atletizmi, son 8 yılda Süreyya Ayhan Kop'tan Aslı Çakır Alptekin'e kadar birçok önemli atletini doping illetine kaptırdı.
Türk atletizmi, doping kullanımı nedeniyle yara almaya devam ediyor. Son 8 yılda Süreyya Ayhan'dan Aslı Çakır Alptekin'e kadar bir çok önemli atlet, doping cezası alarak pistlere ara vermek ya da veda etmek zorunda kaldı.
Süreyya Ayhan'ın 2007 yılında yarışmalardan ömür boyu men edilmesiyle manşetlere taşınan doping, o tarihten bu yana sık sık gündemi meşgul etti. Uzun mesafeden sprinte, uzun atlamadan çekice, farklı branşlarda başarı yolunda verilen onca emek, doping kullanımı yüzünden heba oldu.
Uzun mesafede Süreyya Ayhan, Alemitu Bekele, orta mesafede Aslı Çakır Alptekin ve Binnaz Uslu, çekiçte Eşref Apak, kısa mesafede Nevin Yanıt gibi önemli atletler, doping kurallarını ihlal ettikleri için farklı bedeller ödedi.
Kadınlar 1500 metrede dünya ikincisi ve Avrupa şampiyonu Süreyya, 2007 yılında pistlerden ömür boyu men edilirken, Uluslararası Atletizm Federasyonu (IAAF), 2008 yılında uygulamaya koyduğu biyolojik pasaport ile dopingin tespitinde önemli yol katetti.
Uzun atlamada 2009 dünya üçüncüsü olan devşirme atlet Karin Melis Mey, 2012 Londra Olimpiyatları sırasında, dopingli olduğu tebliğ edilince, yarışlardan çekilmek zorunda kaldı. Milli atlet, ilk ihlalden 2 yıl ceza aldı.
Bekele'den "sıtma" savunması
Kadınlar 1500 ve 5 bin metrede Türkiye'ye Avrupa şampiyonlukları yaşatan Etiyopya asıllı milli atlet Alemitu Bekele, biyolojik pasaportunda sapmalar olduğu gerekçesiyle 2013'te 4 yıl ceza aldı. Uluslararası Spor Tahkim Mahkemesi'ne (CAS) giden ve kanındaki anormal değerlerin sıtma hastalığı nedeniyle oluştuğunu savunan Bekele'nin, cezası 1 yıl 3 ay indirildi.
2004 Atina Olimpiyatları'nın çekiçte gümüş madalyalı ismi Eşref Apak, yasaklı madde kullanımından 2 yıl müsabakalardan men edildi.
100 metre engellide Avrupa şampiyonu olan, 2012 Londra Olimpiyatları'nın final koşarak Türk atletizm tarihinde kısa mesafede finale çıkan ilk sporcu unvanını alan Nevin, 2013'ün ağustos ayında, yasaklı madde kullandığı gerekçesiyle 2 yıl yarışmalardan men edildi. Nevin'in doping çilesi bununla da bitmedi. Milli atletin cezası, ilk olarak Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi'nin (TMOK) başvurusuyla 2 yıl 6 aya, ardından da IAAF'ın başvurusuyla 3 yıla çıkarıldı.
Doping, geçen yıl da durmadı
Türk atletizmi, 2014 yılında da, peş peşe gelen doping haberleriyle sarsıldı. Kadınlar 1500 metrede Balkan şampiyonluğu bulunan ve gelecek vadeden atletler arasında gösterilen Binnaz, pistlerden ömür boyu men edildi.
Türkiye, en büyük şoku, tarihinin ilk ve tek olimpiyat şampiyonu atleti Aslı Çakır Alptekin'de yaşadı. Yasaklı madde kullanımı nedeniyle savunması istenen Aslı, IAAF ve CAS arasında gidip gelen uzunca bir süreç sonunda, müsabakalardan 8 yıl men cezası aldı.
Bu isimlerle birlikte, IAAF'ın geçen yıl yayımladığı cezalı atletler listesinde, toplam 46 milli atlet yer aldı.
Elvan savunma verecek
Olimpiyat ve dünya ikincisi, Avrupa şampiyonu Elvan Abeylegesse'ye, doping şüphesiyle geçici tedbir konması, gündemi meşgul eden bir diğer doping haberi oldu.
Türkiye'nin, uzun mesafede yetiştirdiği en önemli atletlerin başında gelen Etiyopya asıllı atlet, örneklerinde geriye dönük yapılan inceleme sonucunda stanozolol maddesine rastlandığı için savunma verecek.
IAAF'ın, Elvan'ın savunmasını geçerli bulmaması halinde Türkiye, bir diğer yıldız atletini daha doping yüzünden kaybetmiş olacak.
Analiz yöntemlerinin gelişmesiyle yapılan geriye dönük incelemeler sonucunda, sadece Türkiye'de değil, dünya sıralamasının üst basamaklarında yer alan ülkelerde de onlarca sporcunun dopingli çıkmasından endişe ediliyor.