Dalaman'da rafting endişesi
Dalaman Çayına yeni bir hidroelektrik santrali (HES) barajı daha yapılacak olması bölge insanı kadar, bölgeye yılda ortalama, 30 bin kişiyi rafting için getiren merkezlerde de endişeye neden oldu.
Akdeniz ve Ege Bölgesinin sınırını oluşturan Dalaman Çayı denilince ilk akla gelen şey olan rafting, HES çalışmalarıyla sona erme tehlikesi yaşıyor. 3 bin 500 kilometrekarelik havzaya sahip Dalaman Çayı üzerinde Dalaman HES Santralleri adı altında 7 santral bulunuyor. Yeşilgöl Dağları’ndan doğarak Ortaca- Dalaman sınırını çizen 229 kilometrelik Dalaman Çayı Narlı Mevkisi’ne MAYES Elektrik Üretim A.Ş. tarafından Narlı Barajı ve Hidroelektrik Santrali (HES) yapılacak. Şantiye sahası ve baraj yolu için çalışmalar başladı. Toplam, 89 bin 146 MW kurulu gücündeki santralin drenaj alanı 4 bin 629 kilometrekare olacak. Dalaman Havaalanı’nın yapılmasından sonra turizm hareketliliği artan bölgede barajlar ve HES’ler öncesi 26 kilometrelik alanda rafting yapılırken artık çay üzerinde zorluk derecesi 4 olan 4-8 kilometrelik bir alanda rafting yapılabiliyor. R3 adı verilen bu parkurun da yeni yapılacak Narlı Barajı ve Hidroelektrik Santrali (HES) ile kapanabileceği belirtiliyor.
RAFTİNG, BÖLGE İÇİN BACASIZ FABRİKA
Dalaman Çayı’na rafting heyecanını yaşamak için Türk vatandaşlarının dışında Muğla’nın Marmaris, Bodrum, Ortaca ve Fethiye ilçelerine tatile gelen turistler de büyük ilgi gösteriyor. Rusya, İngiltere, Hollanda, Almanya’nın yanı sıra İran, Lübnan, İsrail ve Suudi Arabistan’dan turistler de yoğun olarak Dalyan Çayı’ndaki rafting turlarına katılıyor. Dalaman Çayı üzerinde 5 merkez aracılığıyla yapılan rafting, 4’ü Nepal’den diğerleri Türkiye’nin farklı illerinden gelen yaklaşık 40 rehberle birlikte, yakın köylerle birlikte transfercisi, yemekçisi, aşçısı, rehberleri ve aileleri ile yaklaşık 1000 kişiye de iş imkanı sağlıyor. Bir önceki barajın yapılmasıyla Dalaman Çayı’na gelen ziyaretçi sayısı ile rafting turlarında elde edilen yıllık ortalama 8 milyon liralık gelirin yarı yarıya azaldığı belirtiliyor. Kendilerine ‘akarsuyun oğulları’ diyen rafting rehberleri en yoğun dönemini 15 Mayıs-15 Ekim tarihleri arasında yaşayan ve özellikle yabancı turistlerin akın ettiği Dalaman Çayı’ndaki rafting heyecanına HES’ler nedeniyle neredeyse nokta konulacağı görüşünde birleşiyor.
“RAFTİNGİN DEVAM ETMESİ HEM TURİZM HEM İSTİHDAM AÇISINDAN ÖNEMLİ”
1996 yılından beri rafting rehberliği yapan Salih Orhan, “Dalaman Çayı’nda rafting 1991 yılında başladı. R1 parkuru ile başladık. Dalaman’a en yakın parkurla başladık. Orası HES nedeniyle kapandı. R2 parkuru açtık yine baraj nedeniyle kapandı. R3 parkurunu açtık buraya da baraj yapılmak üzere. Projeyi bilmiyoruz ama bu parkurun da biteceğini söylüyorlar. Buraya yabancı ülkelerden ve ülkemizden yıllık ortalama 30 bin kişi rafting yapmaya geliyor. Baraj sonrası rafting kesinlikle bitecek. Herhangi bir açık parkur kalmıyor. Bir kısım suyu salacaklarını söylüyorlar ama şu anki su bile yeterli değil. Rafting yapılacak 5-6 kilometrelik parkur bırakılması önemli. Bu işten ekmeğin kazanan çok. Raftingin devam etmesini istiyoruz” dedi.
“BURAYA BARAJ VE HES YAPILDIĞINDA RAFTİNG ÖLECEK, TURİZM ZARAR GÖRECEK”
Extatlon Haydi Kampa firması rehberlerinden Özgür Tatar, “Bizim işletmemizde 8 rehber rafting yaptırıyor. Bunun dışında köylerden gelip çalışanlar var. Bu çayda 12 yıldır çalışıyorum. Barajlardan dolayı akarsularımız akmaz hale geliyor, parkurlarımız azaldı. Son olarak yine bir baraj gündemde. Baraj yapılıp sular alınırsa bizim bu parkurumuzun da kapanması ve turizmin sekteye uğraması söz konusu. Doğal çevre için akarsuların durdurulmasının zararını söylemeye gerek yok ama turizmde ciddi derecede etkilenecek. Barajın yapılmaması halinde rafting devam edecek, yapılırsa da raftingin devamı için su planlaması yapılması gerekir” dedi.
“R2 PARKURUMUZ DÜNYACA ÜNLÜ PARKURDU BARAJ SULARI ALTINDA KALDI”
HES’ler öncesi bölgeye günde en az 200 kişi gelirken HES ve barajların yapılması ve parkurların kapanmasıyla aylık 50 kişiyi zor bulur olduklarını belirten rehber Barış Koç, “7 yıldan beri Dalaman Çayı’nda rehberlik yapıyorum. Yıllardan beri eğlenceli vakit geçiriyoruz ve ülkemize dışarıdan gelen turistler de memnun ayrılıyor. 2012 yılında Dalaman Çayı alt tarafında AK Köprü’de baraj yapıldı. Elimizde kalan tek parkur da bu nedenle R3 parkuru ama bu parkurun üst tarafına da baraj ve HES yapılmak isteniyor. Bu baraj ve HES yapıldığında burada zaten bütün turizm ölecek. 2014 yılından beri büyük bir düşüş var. Önceden yüzde 75’i yabancı turist geliyordu şimdi bu sayı çok düştü. Neden derseniz Çayın her tarafına HES, baraj yapılıyor. Bu bizi çok kötü etkiliyor. R2 parkurumuz dünyaca ünlü bir parkurdu ve 7 yaşından 70 yaşına herkes rafting yapabiliyordu ama şimdi 150 metre su altında kaldı. Burada baraj yapıldığı zaman rafting kesinlikle bitecek. Buraya farklı illerden gelen rehberler olarak bizler mesleğimizi, köy halkı da geçim kaynağını kaybedecek. Sadece bizim şirketimiz kalabalık sezonda 15 rehberle çalıştırıyordu ama şu anda baraj ve HES’ler nedeniyle bu sayı 8’e düştü. Burada servisçilik yapan, gelen misafirlere yemek hazırlayan, bakkaldan ve elde ettikleri ürünlerden satan köy halkı var. Onlar da çok bu durumdan olumsuz etkilenecek. Burada HES yapılmasını kesinlikle istemiyoruz” dedi. Kano Turizm rehberlerinden Aydemir Orhan, “Buraya baraj yapılacağını duyduk bu bizi çok etkileyecek. Suyumuzu aldıkları zaman rafting bitecek. Bittiği zaman da ekmeğimizi nasıl kazanacağımızı bilmiyoruz” dedi.
“BURAYI ÇOK BEĞENDİK, RAFTİNG BİTMEMELİ”
Rafting yapan tatilcilerden Halil Atay, “Burada bir baraj çalışması yapılacakmış, Bunun turizmi çok fazla baltalayacağını düşünüyorum. Dünyada ilk 13 içinde olan rafting parkuru baraj suyu altında kalmış bu bizi çok üzdü. Umarız ki bu proje gerçekleşmez ve doğa sporu rafting Dalaman’da yapılmaya devam eder” dedi. Rafting sporunu severek yaptığını belirten vatandaş Şengül Başkıran, “Biz doğaseverler, doğanın gücüne ve devam etmesine inananlar olarak buraya yapılacak HES projesinin raftinge engel olacağı kanısındayız. Buraya HES projesi yapılmasını istemiyoruz” dedi.
“MANEVİ DEĞERLERİMİZİ YOK ETMEYE ÇALIŞIYORLAR”
Narlı Köyü Muhtarı Mevlüt Yılmaz’ın oğlu Erdinç Yılmaz da suya gem vurulduğunu belirterek, “Burada HES projeleri var. Doğduğumuz, büyüdüğümüz, yaşadığımız yerleri ve manevi değerleri yok etmeye çalışıyorlar. Zaten Dalaman Çayı üzerinde 7 HES var. Yeterince yapıldı. Bu rafting yapılan son parkur ve buranın da bize kalmasını istiyoruz. Köyümüzün yakınında rafting turmarı yapan bir şirket var ama yarın çoğalacağına inanıyorum. Köyümüzün geleceği de canlanacak. 20-30 bin ziyaretçimiz olacak çünkü rafting için gelenler köye de uğruyorlar. Muhabbet ediyoruz, ufkumuz açılıyor. Yapılacak proje ile su altında kalınca köyümüz gibi rafting de kalmayacak. Buna bir çözüm bulunmasını istiyoruz” dedi.
Narlı Köyü gençlerinden Kamil Kaan Kaya, “Köyümüze yaklaşık 1970 yılından beri baraj yapılacağı söyleniyor en sonunda baraj için anlaşma olmuş. Şantiye kurulmak için geldiler. Köyümüzden kimse gitmek istemez. Narlı köyümüzü gelip görsünler, çok güzel. Kendi gençliğimin de gitmesini, baraj yapılmasını istemiyorum” dedi.