Çocukların aşıları bu yol okullarda yapılmayacak
İlköğretim 1. ile 8. sınıf öğrencilerine 'okul sıralarında' yapılan çocukluk çağı pekiştirme aşıları, bu yıl ilk kez pandemi nedeniyle aile hekimliklerine taşınıyor.
Her yıl okulların açılmasıyla beraber bir yıl içerisinde sınıflarda yapılan çocukluk çağı pekiştirme aşıları, Kovid 19 salgını nedeniyle bu yıl ilk kez Aile Sağlığı Merkezlerinde (ASM) yapılacak. Türkiye genelindeki yaklaşık 5 milyon ilköğretim 1. sınıf ve 8. sınıf öğrencisinin 3 ay içinde aşılanmasının tamamlanması gerekiyor. Ayrıca, Sağlık Bakanlığı’nın bu yıl Aşı Danışma Kurulu’nun tavsiyesi ile aşılama takviminde yaptığı değişiklikle, 1 Temmuz 2016 ve sonrasında doğan çocuklar da ilkokul birinci sınıfı beklemeden aile hekimliklerinde pekiştirme aşılarını olacaklar.
Aile Hekimliği Çalışanları Sendikası (AHESEN) Başkanı Dr. Gürsel Özer, Demirören Haber Ajansı’na (DHA) yaptığı açıklamada “Biz çok uzun yıllardır hem ilkokul 1. sınıfta hem de 8. sınıfta aşılamalar yapıyorduk. Bunlar çocukluk çağı aşılarının tamamlama dozları oluyor. 1. sınıfta difteri, boğmaca, tetanos, kızamık, kızamıkçık, kabakulak aşıları; 8. sınıfta da tetanos aşısını yapıyoruz. Eskiden biz bu aşıları okullara gidip 1 yıllık süre içerisinde tamamlıyorduk. Ancak Bakanlığın, Temmuz ayında Aşı Danışma Kurulunun önerileri ile yayınladığı bildiride, 1. Sınıf aşıları 4 yaşa çekildi ve bunlar da ASM’lerde yapılmaya başlandı. Biz Temmuz ayından itibaren başladık aşılamalara” dedi.
“BİR YILDA YAPTIĞIMIZ AŞILARI 3 AYDA BİTİRECEĞİZ, PLANLI OLMAK ZORUNDAYIZ”
Dr. Özer, bu yıl aşılamaların çok planlı programlı yapılmak zorunda olduğunu anlatarak, şöyle konuştu:
“Önceki yıllarda 1 yıl boyunca yapılan bu aşıların, 3 ayda tamamlanması gerekiyor. Malum pandemi var, zatürre aşısı da gününde. Ciddi bir yoğunluk oluşmaya başladı. Aşılarımızı hem transportta hem merkezlerimizde soğuk zincirde korumamız lazım. Evet her ASM’de buzdolaplarımız var. 2 ila 8 derece arasında saklıyoruz aşıları. Ancak bunun kırılmaması için aşıyı belli sayılarda alabiliriz. O nedenle de hepsini birden stoklamamız mümkün değil. Bu yıl Türkiye'de 2.5 milyon çocuk 1. sınıfa başlayacak, 8. sınıflar da 2.5 milyon civarında. Yine bizim geçen seneki rakamlara göre 18 milyon ilköğretim çocuğumuzun da her sene periyodik muayenelerinin yapılması gerekiyor. Örneğin benim kayıtlı kişi sayım 3 bin 900'lerde. Kayıtlı kişi sayılarının 2 bin 500’lere düşürülmesi lazım ki bu yığılmaların önüne geçebilelim. Bunu nasıl aşabiliriz? İş burada ailelerimize düşüyor. Lütfen bizden randevu alarak gelsinler ki bunun önüne geçelim. Okul çağı çocuklarının periyodik izlemleri, zatürre aşısı için gelenler, hepsi için bunu söylüyoruz. Bize başvuruda bulunacaklar, randevularını vereceğiz ve bir planlama içerisinde aşılamaları gerçekleştireceğiz. Çünkü bizim, çocuklarımızı salgından da korumamız gerekiyor. Aileler bize yardımcı olmalı ki biz bunu başaralım. Randevularını alarak o saate çocukları ile beraber gelirlerse yoğunluğun içine girmeden aşılarını yaptırabilirler.”
PNÖMOKOK AŞISI SADECE ZATÜRREDEN KORUR, BU BİR KOVİD AŞISI DEĞİL
Çocukluk çağı aşılarının toplum sağlığı açısından da çok önemli olduğunu vurgulayan Dr. Özer, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Eğer bu tamamlama aşılarını yaptırmazsa aileler, daha önce yaptırılan dozların etkinliği azalır ve çocukların difteri, boğmaca, kızamık ya da tetanos gibi enfeksiyonlara yakalanma riskleri artar. Biliyorsunuz çocuk aşılarından biri de zatürre aşısı. Son zamanlarda pandemiyle beraber bu da gündem oldu. 65 yaş üzeri ve kronik hastalığı olanlara da yapıyoruz bunu. 65 yaşın altında olup da şeker hastalığı, KOAH, astım gibi kronik rahatsızlığı bulunanlar ile bağışıklığı baskılananlara da yapılıyor. Onun haricindeki popülasyona Aşı Danışma Kurulu kesinlikle önermiyor. Ayrıca bu aşı sadece bakteriyel pnömoni’den yani zatürreden korur. Bu bir Kovid aşısı değildir. Vatandaşlarımız bunu kesinlikle karıştırmasın.”
“ZATÜRRE AŞISI KALMADIĞI SÖYLENTİLERİ DOĞRU DEĞİL”
Son günlerde ASM’lerde zatürre aşısı kalmadığına dair söylentilerin de gündeme geldiğine işaret eden Dr. Özer, şu uyarılarla sözlerini noktaladı:
“Bu kesinlikle doğru değil. Aşı için gerekli soğuk zincir koşulları nedeniyle merkezlerimize sınırlı sayıda aşı getirtebiliyoruz. Çünkü tamamını getirip dolaplarımızda saklamamız mümkün değil. Çok büyük dozlarda aşıları alıp aile sağlığı merkezlerimizde tutamayız. Telaşa gerek yok, bu aşının yapılması gereken herkese randevu veriyoruz, planlamalarımızı yapıp dolaplarımızın kapasitesine göre aşı stoklarımızı elimizde bulunduruyoruz ve bu aşıyı olması gereken herkesi randevularına göre çağırıyoruz. Burada da yığılmaların önüne geçmek adına randevusuz aşı olmaya gelinmemesi büyük önem taşıyor.”