O antrenörlerden randevu talebi !
Fenerbahçe'den gönderilen yardımcı antrenör Turgay Altay, Murat Öztürk ve Alper Aşçı, Başkanı Ali Koç'tan randevu talep ettiklerini söylediler.
Fenerbahçe’de görevlerine son verilen yardımcı antrenörlerden Anadolu Ajansı’na son dakika açıklaması geldi. Fenerbahçe’de görevlerine son verilen teknik heyetten analist Turgay Altay, kaleci antrenörü Murat Öztürk ve kondisyoner Alper Aşçı, başkan Ali Koç ile görüşme talebinde bulunduklarını duyurdu. Fenerbahçe’den gönderilen antrenörler, yaptıkları ortak yazılı açıklamada, “Biz bu hassas süreçte gereken her şeyi yüz yüze anlatmak ve tüm detaylarıyla neler yaşandığını ifade edebilmek için başkanımız Ali Koç ile görüşme talebinde bulunduk” ifadelerini kullandı.
Yaşanan durumla ilgili bugüne kadar hiçbir değerlendirmede bulunulmadığı vurgulanan açıklamada, şu görüşlere yer verildi:
“Şunun bilinmesini isteriz ki iddialarla ilgili cevap veremeyeceğimiz hiçbir husus yoktur. Ancak öncelikle konuyu kamuoyu önüne getirmek yerine, sayın başkanımıza anlatmak istedik. Kendilerinin bize dönüşlerini bekliyoruz. Bu vesileyle belirtmek isteriz ki bugüne kadar yaptığımız her hangi bir açıklama olmamıştır. O yüzden tarafımızdan bir açıklama gelmedikçe, sürece zarar verecek tondaki haberlere ve değerlendirmelere itibar edilmemesini rica ederiz.”
ALİ KOÇ FENERBAHÇE’DEN KOVULAN ANTRENÖRLER İÇİN NE DEMİŞTİ?
Fenerbahçe Başkanı Ali Koç geçtiğimiz günlerde FB TV’de tüm Türkiye’nin gündemine oturan önemli açıklamalar yaptı. Sarı lacivertli takımda yaşananları anlatan Koç, kulüp içerisinden bilgi sızdırılmasına, yardımcı hocaların Cocu için kullandığı, ‘cenazesini halıya saracağız!’ sözlerine kadar bir çok konuda açıklama yaptı.
Fenerbahçe ile ilişkileri kesilen yardımcı antrenörler Turgay Altay, Murat Öztürk ve Alper Aşçı için;
“Aykut Kocaman’la teknik ekibi ile ilgili konuştuk. Teknik ekibinin gayet başarılı olduğunu ifade etti. Comolli de teknik kadro ile konuştu. Onun da raporu olumluydu. Yumuşak bir geçiş yaptık. Bir şeyi kapatıp yepyeni bir şey açmıyoruz. Aykut hocamızla konuştuğumuz zaman ‘Benim ekibimle yolları ayırırsanız ne olur haklarını koruyun’ dedi. Ben de onların haklarını koruyacağım dedim. Sezon açılışına birkaç gün kala istifa ettiler. Biz ‘Çalışmak istiyoruz’ dedik. Hocamız da bizimle çalışmaları için talimat verdi. Hocamız da referans vermişti, güvendik. Yola çıktık. 4 ayın sonunda neler oldu? Ne yapmaya çalıştıysak dirençle karşılaştığımızı, değişime çok fazla inanç olmadığını gördük. Eskinin daha iyi olduğu, sanki eski düzenin devam etmesi gerektiği yayıldı ve olumsuz etki yaptı. Burada bir rapor okuyacağım. 7-8 kişilik bir ekip.
“OYUNCULAR DİYOR Kİ MAÇA YORGUN ÇIKIYORUZ”
Teknik direktör tarafından çalışmalar yetersiz bulunuyor. Kendisinin yerine başkası bulunuyor. Bu gelişme yollarını ayırdığımız 3 kişiye olumsuz etki yapıyor. Aksaklıklar yaşanmaya başlıyor. Erwin Koeman göreve getirildikten sonra Turgay Altay’ın yetkileri Erwin’e devrediliyor. Yeni teknik ekibe yardımcı olma konusunda isteksizlik yaşıyorlar. Sorunları nasıl aşarız şeklinde görüşmeler yapılıyor. Turgay Altay aleni bir biçimde ‘Banane. Benim sorunum mu F.Bahçeliler düşünsün’ diyor. Saha antrenmanları konusunda sorumluluk almamaya özen gösteriyor. Oyuncular diyor ki maça yorgun çıkıyoruz. Performans antrenörüne iletiyor. Bunu teknik direktörün istediğini söylüyor. Oyuncuların bu serzenişinin teknik direktöre iletilmediği ortaya çıkıyor. Kayserispor maçının 2 gün sonrasında yoğun bir antrenman gerçekleştiriliyor. Oyuncular tepki gösteriyorlar. Durumu teknik direktöre iletiyorlar. Dayanıklılık testinin zamanlamasının yanlış olduğu ortaya çıktı. Bu metodun çok ağır sonuçlar vereceği ortaya çıktı.
“HOCANIN CENAZESİNİ HALIYA SARACAĞIZ’ DİYE DALGA GEÇİYORLAR”
Konyaspor maçı öncesinde performans antrenörü Alper Taşçı’nın görev tanımı değiştiriliyor. Antrenman planlarına hiçbir şekilde karışmaması gerektiği ifade ediliyor. Ekip olarak bu isimler oyuncuların motivasyonları düşürücü etkileri ortaya çıkıyor. Mevcut işleyişin başarısız olmasına özen gösteriyor. Beşiktaş maçı öncesi primin dağıtılış şeklinin, mevcut yönetimin yetersiz olduğunu ifade ediyorlar. Soyunma odasında yerde rulo şeklinde halı var. Bu halı niye burada diyorlar. ‘Bugün Beşiktaş bizi yenecek. Hocanın cenazesini halıya saracağız’ diyorlar ve dalga geçiyorlar. Bu takımı yenemeyiz. Bu hoca bilmiyor. Maç başlayacak ya. Motivasyonu düşürmek için çaba harcıyorlar. Maç bitiminde yaşadıkları hayal kırıklıklarını ifade ediyorlar. Teknik direktörden futbolculara kadar herkes olumsuz etkileniyor.
“SAFINIZI BELLİ EDİN”
“Safınızı belli edin” diye söylemlerde bulunuyorlar. Bunu söyleyecek kadar kendilerinde cüret buluyorlar. Beşiktaş maçındaki halı, stada geldiklerinde yere serilmiş. Biz yenileceğiz hocanın cenazesini kaldıracağız diyorlar. Spartak Trnava maçından sonra ‘Fenerliler yüzünüz gülüyor, maçı kazandınız ya’ diyorlar. Bunu böyle birebir anlattım. Biz hocalarla yola devam etmeme kararı aldık. İçerden bilgi sızdığı şeklinde şüphemiz var. Samandıra’ya girmelerini yasakladık. Ondan sonra kötü şeyler oldu. Hala sıkıntı yaşıyorum. Fakat yaptılar. 28 Haziran’dan itibaren idman programları, idmanlarla ilgili videolar dahil, tüm maç istatistikleri ve raporları dışarı sızdırıyorlar. Fenerbahçe.org’tan kendi gmail adresine gönderip dışarı sızdırıyorlar. Ne amaçla niye bilmiyorum. Sizin bilginiz dışarı sızdıktan sonra birçok yere gidebilir. Samandıra’da hard-disklerde o bilgiler toplanıyor.
“SANAYİDE BÖYLE BİR ŞEY OLSA BUNA ENDÜSTRİYEL CASUSLUK DENİR”
İronik durumda şu; geçen senenin bütün idman verileri silinmiş. Niye silindi dediğimiz zaman, yeterli hafıza yoktu deniliyor. Mevcut bilgiler dışarı sızdırılıyor, geçen senenin bilgileri siliniyor. Aslında bu kararı almakta geç bile kaldık. Siz oradan ekmek yiyorsanız, sadakatiniz orayadır. Burada bu sözkonusu değil. Bu arkadaşlarla sıkıntılı bir süreç yaşayacağız. Sanayide böyle bir şey olsa buna endüstriyel casusluk denir. Bekliyorum bakalım ne çıkıp söyleyecekler. Bunun devamı da var. Şimdilik bunu noktalayalım. Fenerium ilk ayında yüzde 100 artış yaptı. Sizden rica ediyorum lütfen büyük resmi görün.”