Hürriyet gazetesinde deprem !
Yalçın Doğan ve Diyarbakır Temsilcisi'nin aralarında olduğu çok sayıda isim Hürriyet'ten çıkarıldı.
Kıdemli gazeteci Yalçın Doğan'ın Hürriyet gazetesindeki yazılarına son verildi. "Baskılara dayanamadığı" gerekçesiyle Doğan'ın işine son verdiği internet medyasına yansıyan Hürriyet yönetiminin "ekonomik nedenlerle karar verilen genel tensikat kapsamına bu kez yazarları da dâhil ettiği" gerekçesini dile getirdiği öğrenildi.
Yalçın Doğan'ın yazısı, bugün yazı günü olmasına rağmen Hürriyet'te yayımlanmadı. Alınan bilgilere göre, Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni Sedat Ergin, dün Doğan'ı telefonla arayarak görüşmeye davet etti. Ancak Doğan İstanbul'da olmadığı için, Ergin, telefon sohbeti sırasında, üzgün olduğunu belirterek yazılarına son verildiğini kendisine iletmek durumunda olduğunu söyledi.
Muhalif yazılarıyla da bilinen Yalçın Doğan'ın siyasi baskılar nedeniyle işine son verildiği konuşuldu, bu yöndeki yorumlar internet medyasına da yansıdı.
T24'ün aldığı bilgilere göre, Hürriyet yönetimi, "ilan gelirlerindeki düşüşün de etkili olduğu ekonomik nedenlere dayanan gerekçelerle genel bir tensikata gidilmesini" gerekçe gösterdi.
Küçülme operasyonu kapsamında geçen sonbaharda 40 kişinin işine son veren Hürriyet, o tensikata yazarları dâhil etmemişti. Hürriyet'te, bu kez yazarları da kapsayan bir tensikat kararı alındığı, bütün servislerde işten çıkarmalar olduğu, dün tebliğ edilmeye başlanan kararlar kapsamında Diyarbakır Temsilcisi Faruk Balıkçı ve Trabzon Temsilcisi'nin de aralarında bulunduğu gazetecilerin işine son verildiği öğrenildi.
Yalçın Doğan kimdir?
Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni Sedat Ergin'in kariyerinde önemli bir aşama olan Cumhuriyet Ankara Bürosu'ndaki diplomasi muhabirliği sırasında Cumhuriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi olan Yalçın Doğan, 1945 yılında İstanbul'da doğdu. Alman Lisesi'nin ardından İstanbul Üniversitesi İktisat Bölümü'nü bitirdi.
Cumhuriyet gazetesinde ekonomi muhabirliği ve Ankara Temsilciliği yaptı. Dönemin Genel Yayın Yönetmeni Hasan Cemal ile düştüğü ihtilafın ardından Cumhuriyet'ten ayrılan Doğan, Sabah gazetesinde haber koordinatörlüğü görevini üstlendi. Daha sonra köşe yazarı olduğu Milliyet'te, gazete yönetimini Genel Yayın Koordinatörü ve Genel Yayın Yönetmeni olarak iki ayrı dönemde Umur Talu'yla birlikte üstlendi.
O sırada Doğan grubu bünyesinde bulunan Miliiyet patronajının, Egebank skandalı sırasında, Cenajans'ın sahibi Nail Keçili'nin, bankanın sahibi Murat Demirel'le varlığını reddettiği ilişkisini belgeleyen ve taşra baskılarında yayımlanan fotoğrafın şehir baskılarında çıkarılması talebine Umur Talu'yla birlikte direndi. Fotoğrafın, patron talimatına rağmen şehir baskılarında da yayımlanması üzerine, Doğan ve Talu, ertesi gün, 14 Ekim 2000'de Milliyet yönetiminden alındı. Bir süre Milliyet'te yazar olarak devam eden Doğan ve Talu, daha sonra işten çıkarıldılar.
İlhan Selçuk'un daveti üzerine bir süre Cumhuriyet'te yazan Yalçın Doğan, Aydın Doğan'ın davetiyle Hürriyet'te yazmaya başladı.
Sedat Simavi, Türk Dil Kurumu, Bülent Dikmener'n de aralarında bulunduğu çok sayıda ödülün sahibi olan Yalçın Doğan, "IMF Kıskacında Türkiye", "Fenerbahçe Cumhuriyeti", "Dar Sokakta Siyaset" adlı kitapları yazdı, Komünist Enternasyonelde Faşizmin Tahlili'nin tercümesini yaptı. Evli olan Yalçın Doğan'ın bir kızı var.
Faruk Balıkçı kimdir?
1961'de Diyarbakır'da doğan Faruk Balıkçı, 1983 yılında Anadolu Ajansı'nda gazeteciliğe başladı, kısa süre sonra Milliyet gazetesine geçti. 1987'de Hürriyet gazetesi Diyarbakır bürosunda çalışmaya başladı.
2004 yılında "Ölümün İki Yakasında" adlıkitabı yayımlandı. Üç kez Musa Anter, üç kez Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti ve bir kez de Metin Göktepe Yılın Başarılı Gazetecisi ödüllerini aldı.
1981-1985 yılları arasında Diyarbakır Sıkıyönetim Askeri Mahkemesi'nde PKK davalarını takip etti. 1991 yılında Irak sınırını kaçak geçerek bir süre Körfez Savaşı'nı izledi.
2004 yılında Irak savaşını 4 ay boyunca cephede takip etti.1993 yılında Cizre'de Newroz kutlamalarını izlerken, fiili sokağa çıkma yasağının olduğu sırada birlikte beyaz bayrak taşıdığı Sabah gazetesinden meslektaşı İzzet Kezer açılan ateş sonucu yanı başında öldürüldü.
1996 yılında PKK'nın Zap kampında kaçırılan 7 asker ile görüştü. Bu görüşmenin ardından oluşturulan heyetin temaslarıyla askerler bırakıldı. Mesud Barzani, Celal Talabani ile de söyleşiler yapan ve Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti Başkanlığı'nı da üstlenen Balıkçı, evli ve 2 çocuk babası.