adv adv Adv Adv
Haber3

Halk TV'deki ROK depremi sonrası Fatih Altaylı'dan sürpriz hamle

Halk TV'deki ROK depremi sonrası Fatih Altaylı'dan sürpriz hamle Halk TV'deki ROK depremi sonrası Fatih Altaylı'dan sürpriz hamle

Gazeteci Fatih Altaylı, Rasim Ozan Kütahyalı'yı konuk eden Halk TV'ye tepki göstererek istifa eden gazetecilere, ''Tüm imkanlarımız emirlerine amadedir.'' diyerek kapı araladı.

Bölücü terör örgütü PKK elebaşı Abdullah Öcalan'ın silah bırakma ve örgütü feshetme çağrısıyla devam eden süreci değerlendirmek için Rasim Ozan Kütahyalı'nın görüşlerine başvuran Halk TV'ye tepki gösteren gazeteciler Murat Ağırel, Şule Aydın, Timur Soykan, Barış Pehlivan ve Barış Terkoğlu kanaldan istifa ettiklerini açıklamıştı.

Usta gazeteci Fatih Altaylı, istifa eden gazetecilere kapı açtı. “Benim Halk TV’den ayrılmak zorunda kalan bu arkadaşlarla ilgili fikirlerimi biliyorsunuz zaten. En güvendiğim gazetecilerin başında geliyorlar” diyen Altaylı, şunları kaydetti:

“Bu yüzden de eğer isterlerse tüm imkanlarımız emirlerine amadedir. Gerçekten bağımsız, canlarının çektiği gibi bir gazetecilik yapma imkanlarını sağlamak benim, bizim görevimiz. Gazeteciliklerini yapabilmek için ne isterlerse. Biz Teke Tek Medya’yı böyle günler ve böyle gazeteciler için kurduk.”

HALK TV'NİN SAHİBİ: YOL KAZASI

Halk TV'nin sahibi Cafer Mahiroğlu da olayın ardından açıklama yaptı. Mahiroğlu "Dün akşam, Youtube kanalımızda yayınlanan bir röportaj nedeniyle sosyal medyada bir grup Halk TV programcısı tarafından bana ve kanala yönelik bir kampanya başlatıldı. Kampanyanın gerekçesine özne olan Rasim Ozan Kütahyalı'nın ne benimle, ne de kanalın yayın çizgisiyle uzaktan yakından ilişkisi yoktur ve olamaz. Bu tamamen bir yol kazasıdır" dedi.

"Ayrıca televizyon kanalı ve internet sitesinden farklı bir yönetime sahip olan Youtube platformumuz için o röportajın yapıldığından bilgim yoktu. Olsaydı onay vermezdim" diyen Mahiroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bir iş insanı olarak her şeyimi riske atarak bu işe girdiğimde, amacım onlarca gazeteciye sözünü söyleyebileceği demokratik bir platform sağlamaktı. Kanalda program yapan arkadaşlarımızın, kanalı ve patronunu rahatlıkla eleştirmesi, eleştirel gazetecilik kültürünü oturttuğumu gösteriyor, bundan dolayı mutluyum.

Fakat söz hakkının kutsallığına olan inancım konusunda hayal kırıklığı yaşıyorum. Sürecin nasıl geliştiğini, o röportajın nasıl yayınlandığını izleyicilerimize anlatmak için Kayda Geçsin ekibinden söz hakkı talep ettiğimde, bu talebim reddedildi. Cevap hakkımı kullanmakta ısrar edince, program yapmamayı tercih ettiklerini ilettiler. Oysa cevap hakkı kutsaldır ve hiçbir demokrat bunu reddetmez.

"Söz hakkını reddetmenin ne vicdanlarda, ne Halk TV kültüründe yeri vardır. Bu tutumu söz hakkının kutsallığına inanan tüm demokratlar, paydaşlar ve izleyicilerimizin vicdanına bırakıyorum."