Ali Koç'tan Aziz Yıldırım'a: Fenerbahçe'den büyük değilsiniz
Başkan Adayı Ali Koç, Fenerbahçe'nin seçimli kongresinde açıklamalarda bulundu.
Koç'un konuşmalarından satırbaşları şu şekilde:
Umarım bugün ve yarın Fenerbahçemiz'de hayırlara vesile olur. 31 Mayıs 2018'de şehit düşen Türk Silahlı Kuvvetleri'nin 3 kahraman askerine Allah'ta rahmet diliyorum. Tesisleşme, stat, salonumuz, amatör şubelerdeki başarı. Hayatınızı Fenerbahçe'ye vakfetme. Her Fenerbahçeli gibi ben de bunlar için minnettarım. Bizlere vermiş olduğunuz cesaret yalnız Fenerbahçe'ye değiş, tüm Türkiye'ye örnek olmuştur. Bunun için de size bilhasa minnettarız. Her zaman yanınızda olduk, olmaya da devam edeceğiz. Fenerabahçe camiası alçak FETÖ'ye karşı dimdik duruşunu sergilemiştir. Ne şikeşi Türkiye elden gidiyor sözünün anlaşılması biraz geç oldu. Liderliğiniz olmasa ülke daha farklı yerlere gelebilirdi. Allah korusun bundan sonraki süreçte arzulamadığımız bir sonuç çıktığı takdirde, saçınızın kılına zarar gelirse bu camia aynı refleksi bir daha gösterecektir. Seçim takviminde bu noktaya gelene kadar birçok şey yaşadık. Arzulamadığımız söylemler ve ifadeler oldu. Benimle ilgili muhtelif hususlarda itham ve iddialarda bulunuldu. Yaşanan hadiselerle ilgili, siyah ile beyaz kadar farklı bir biçimde ifade ettik. Tek tek gelip yanıtladı verdiğim bu hususlarla ilgili, hep karşılıklı televizyona çıkarıp dertleşelim istedim, araya fitne girmesin, bizi birbirimize kırdırmasınlar diye çağrıda bulundum; ama siz yanaşmadınız. Bu konuda sizin vaktinizi almayacağım.
49 ayrı etkinliğe katıldık. Buralarda dilimiz döndüğü kadar özlediğimiz, hayal ettiğimiz Fenerbahçe'ye, Fenerbahçe'nin hak ettiği zirveye nasıl ilerlememiz gerektiğini anlatmaya çalıştım. Futbol anlayışımızı baştan aşağı değiştirmemiz gerktiğini, futbol yatırımlarımız ile ilgili nasıl yeni bir felsefe getireceğimizi, asıl hedefimizin felsefe değişikliği olduğunu belirttik.
FENERBAHÇE'DEN BÜYÜK DEĞİLSİNİZ
Fenerabahçemizin bütünlüğünü, geçmişini, yarınını tehdit eden yaralardan bahsediyorum. Taraftarımızın neden tepkili olduğunu, sokaktaki Fenerabahçelinin neden kan ağlarığını küstüğünü, kombineleri bıraktığını, bazılarının maç. seyredemez hale geldiğini anlayacağımızı düşünüyorum. Hiçbir ses Fenerabahçe'den büyük değil demiştiniz. Siz de Fenerabahçe'den büyük değilsiniz, siz de bunu unuttunuz. Her başarının, her hikayenin, dayanışmanın an faktörü olan insandan bahsedeceğim. Fenerbahçe tarihi bir bütündür. İnsan faktöründe yaptığınız sayısız hatayı anlayınca, yapılan yüz milyonlarca yatırıma rağmen neden evdeki hesapların çarşıya uymadığını anlayacağınızı ümit ediyorum. Siz kendi yorumlarınıza, ilişki ve kararlarınıza rağmen işinize gelmeyen bölümleri yok saydınız. Her başarıyı sahiplendiğiniz, her başarısızlığı başkalarına faturaladınız. Bu sene de kaçan şampiyonluktan ben dahil herkesi sorumlu tuttunuz. Hem bugün hem genelde içinde bulunduğunuz durum hakkında neden özeleştiri yapmadığınızı, pişman olmadığınızı bugün çok daha iyi anlıyorum. Revivoları, Rüştüler, Van Hooijdonkları kendi televizyonumuzda göremiyoruz. Bu isimler silinmiş gibi adeta.
ALEX'İN GÖNDERİLİŞİNİ İÇİME SİNDİREMEDİM
Alex hiçbir zaman seçim malzemesi yapılmamalıdır. Başkanıma katılıyorum. Alex'in gitme zamanı gelmişti. Ya hocamız ya Alex olacaktı, böyle olunca o kapıyı kapatmak mümkün değil... Kendisi ile veda ediş şeklimizi hiçbir zaman içime sindiremedim. Kim ne yaparsa yapsın zaten Alex'i kimse bu taraftarın gönlünden silemez. Lefter gibi, Can Bartu gibi, diğer sporcularımız gibi... Bunları yok saymak mümkün değildir. Sayın başkan siz her yıl kendinize göre hocaları, futbolcuları aklınıza göre yollarken biz yıkım yaşıyoruz.
Eski dönemlerde her şey sütliman mıydı? Lefter yönetim ile hiç tartışmamış mıydı? Ama Lefter Lefter'dir. Marşında bile hiçbir kulüpte olmayan dostluk dizeleri varken biz aramızdaki dostluk bağlarını ne zaman böyle kaybettik? Başarıya ulaştığımız, şampiyonluğu yakaladığımız her sezonda teknik direktörlerimizi, sanki o mu bizi şampiyon yaptı diye küçümsedi. Biz parayı vermeseydik şampiyon olabilir miydi dediniz. Aslında iyi bir başkan şampiyon yapan teknik direktörü seçer, başarı için cephaneyi verir. Başarıdan sonra da teknik direktörü, futbolcuyu emeği geçen herkesi taçlandırır, mütevazı şekilde zafer yaşamının keyfini çıkarır. İnsan kendisini şampiyon yapan teknik direktöre kamuoyunu hiç ikna etmeyen bir şekilde yol verir mi? Kendisini şampiyon yapan, ertesi sene Şampiyonlar Ligi yarı finalinin kapısından döndüren hocaya, kardeşi yüzünden görevden alınmaz.
Size göre hep onlar suçlu. Bir iş adamı olarak işi hep yanlış yapan adama mı yatırım yapacaksınız? Ben yazık derim. Hiçbirimiz bunları hak etmiyoruz. Kötülük yarışlarından hiçbir şey kazanmadık bugüne kadar. Unutmayın ki Allah, her zaman doğrunun ve iyinin yanındadır. Rakip yöneticileri deplasmana geldiği zaman iyi ağırlayacağız. Sevilmek istiyorsanız sevmelisiniz.Ulu önder Atatürk'ün tarif ettiği güzellikte, ahlakta, centilmenlikte sporcularla, taraftarlarla hareket ederek bu tarife uygun halde yürüyeceğiz. Kan davası güder gibi kin tutmayacağız.
Statlarda küfüre karşıyız. Bunun da savaşını başkanımız verdi, seneler önce. Statlarda edilen küfürü büyük bir saygısızlık olarak kabul ediyorum, hiç kimsenin başkanımıza küfretme hakkı yoktur; ama bunun yanında yöneticinin de taraftarlara küfretme hakkı yoktur. Bu kulübün sahibi taraftardır. Kongre üyeleri taraftar olduğu için kongre üyesidir. Taraftarlar her zaman hancı, diğerleri yolcudur. Taraftar tribüne gelmezse, yenilerini getiririz dediniz' hayretlerle izledim. Hangi yenilerini getireceksiniz?
Öz kaynağımızdan futbolcu yetiştirmek zorundayız. Altyapıda 10 yaşından beri futbol öğrenmiş, kanı sar-lacivertlilerle akan, Fenerabahçe tarihini bilen sporcular yetiştirmek zorundayız. A takımda sürekli oynayan genç oyuncumuz olmadı.Tuncaylar, Salih Uçanlar bunlar direkt A takımda oynadılar. Bir düşünün kaç yıl boyunca Barcelona'nın kadrosunu ezbere sayabildiniz. İskeleti koruyup her yıl birkaç takviye ile her zaman tepeye oynadılar. Tekelerleği yeniden icat etmeye gerek yok. Terraneo denilen zata her yetkiyi verdik. O ne yaptı? Takımın en ateşli, taraftara en yakın futbolcularını bir günde harcadı. 8-9 tane futbolcu aldı. Yine şampiyon alamadık. Tarihin en kötü transferi, sakat Van Persie'yi aldı. Suçu ona attınız, kandırdı bizi dediniz. Ona biye hala ayda 78 bin Euro ödüyoruz? Özetle her başarısızlıkta başkalarını suçlu bulan, hatalarından hiç ders almayan bir bakış açısı ile ilerlemek mümkün değil. Bu kutsal göreve bizleri layık gördüğünüz halde ortak aklın hakim olduğu, rasyonel ve tutarlı bir tutum sergileyeceğiz.
3 Temmuz her bir Fenerabahçelinin kırmızı çizgisidir. Sanki biz bu konuyu hafife alıyormuşuz. Allah korusun ne sizin ne mağdur olan yöneticilerimizin bundan sonraki süreçte hiç arzulamadığımız sonuç çıktığı halde aynı reaksiyonu göstereceğimizden şüpheniz olmasın. Yargıtay kararının çıkmamasının benim aday olmama bağlamamız yüce Türk hukukuna saygısızlıktır. Ağızları sulanarak, büyük keyif alarak o tarihte gizlilik olmasına rağmen bizi linç eden insanlar hala aynı herdeler; ama bazıları sizde yakın duruyor. Eğer sizin başkanlık döneminde değil de, bir başkasının başkanlı döneminde tazminat mücadelesi verilmesi gerekiyorsa sizin abiliğiniz ve önderliğinizde bu işe bir çok kimsenin kafa sokacağından hiç şüpheniz olmasın. Kırıldım. Ben her şey 3 Temmuz'a bağlanamaz derken neyi kastediyorum. 3 Temmuz'u hafife alıyormuşum. Artık kavgaları tarihe havale edip, yeni bir hikaye yazmanın, yeni bir atılım yapmanın tam zamanı.
Sizin güveninize layık olmak için her şeyi yapacağız. Hatalar olmayacak mı, elbette olacak. Sizin güveniniz her zaman emniyette olunacak hiçbir zaman suistimal edilmeyecektir. Hep beraber güzel günler göreceğiz. Başarı için, hayallerimizi gerçekleştirmek için gerekli iklimi yaratacağımızı vaat ediyorum. Konuşmanızda beni bazı iddialarla Fenerbahçe'nin gözünde yok etmeye çalışacaksınız. Ne yaparsanız yapın bunu başaramaycaksınız. Artık herkes çok daha bilinçli. Herkes satır aralarını daha iyi okuyor. Taraftar ile aramdaki gönül bağını hiçbir zaman koparamayacaksınız.
FETÖ'cü iması yaptınız, camiayı böldü dediniz, etrafınızdaki insanlardan bazıları aileme laf ettiler. Seçim öncesi başka, seçim sonrası farklı davranıyorsunuz. Açık ortamlarda farklı kapalı ortamlarda farklı konuşuyorsunuz. Kırıldığımız, üzüldüğümüz, kalbimin bir parçasının koptuğunu bilmenizi istiyorum.
Derbi maça gelir gibi özel güvenlikle geldim buraya içim acıdı. Sapla samanı karıştırmayın lüften. Yarın seçimimiz var, kimse oy verirseniz verin lüften gelin. Sandık sayısı, katılımcı sayısının yüksek olması, New York Times'a konu olması... Seçimimiz farklı , camiamız farklı, her şeyimiz farklı...
EL SIKMA GERGİNLİĞİ
Fenerbahçe Başkan Adayı Ali Koç'un konuşmasının sonlarına doğru ortam gerildi. Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım, Koç'un konuşmasına müdahale ederek bir kişinin elini sıkmadığı konusunda kendisine serzenişte bulundu.
Ali Koç, "Başkan, ''Bir tane arkadaşımın elini sıkmadın'' diyor. Haklı ama iş öyle bir noktaya geldi ki; kimin elini sıkıp sıkmayacağını bilemiyorsun başkanım" deyince ortalık karıştı.
İki başkan adayını destekleyen tribünlerde karşılıklı atışmalar oldu. Koç, konuşmasını keserek yerini aldı.