Dün akşam Reha Muhtar" ın programında , Zeynep Tokuş" un çarşaflı görüntülerini izledik.
Konuk olarak da, pek esaslı bir kadın olarak gördüğüm, gazeteci Zeynep Göğüş, türbanlı bir sunucuyken sonradan başını açan bir hanım pek bir ağır ve yeknesak bir tarzda konuşuyordu. Laflarının sonunu dinleyemedim. Neyse, konuklar konuşurken habire aynı görüntüleri döndürüyorlar ekranda; kara çarşaflı ağzı kulaklarında gülen bir Zeynep Tokuş
Sonra başlıyor komplo teorileri, işte bu kadının çocuğu prematüre doğmuştu, e e
. onunda bu nedenle sinirleri bozuldu, e e
, kocasıyla Amerika" ya Fetullah Gülen" e gittiler. Demek ki, bu görüntüler ve o davranışlar arasında bağlantı var. Yoruma da bak, ya böyle bir şey olabilir mi? En derin komplo teorisyenlerini geçtiniz. Anlıyorum iktidardan memnun değilsiniz, her türlü eleştirecek, anlamsız olayları, iktidara dayandırmak için, böyle bahaneler bulacaksınız ama
İyi güzel de, millet beğenmediği bir iktidar bile olsa, sürekli karşısına fos haberlerle çıkıp, anlamsız polemiklere girip, luzumsuz gündemler yaratanların aklıyla mı hareket edecek. Sadece programcılar değil, muhalefet partisi de bazen, gereksiz konulara giriyor..
Bir Kılıçdaroğlu fırtınası esti, gürledi, sonra ne oldu, ortaya atılan iddialardan elle tutulur, gözle görülür hiçbir şey yok. Habire çıktı, Topbaş" a açıklayın, açıklamazsanız ben açıklayacağım diye. Ne açıkladı, efendim, bir yerin ihaleye açılma şartları ve rakamları ne kadarmış, vatandaşın bunu bilmeye hakkı varmış. Kendisi bilmiyormuş, öğrenmek istiyormuş konuyu, onun için açıklayın diyormuş. Böyle olur mu? Elinde yolsuzluk yapılan bir ihale bilgisi vardır da, dersinki bunu açıkla, yoksa ben söylerim, belgem bilgim var. Bunlar yoksa, ne diye ortaya çıkıyorsun? Gerçi, Atasay Kuyumculuk ve Başbakan" ın çocukları arasındaki, ticari bağlantıyı ortaya çıkardı ama bürokrat çocuklarının ticaret yapmaya hakkı yok mu diye durumu kapattılar..
Bir önceki hafta, Pazar günleri yayınlanan, benim programımla aynı saate gelmesine rağmen, genellikle beğenerek izlediğim, Ruhat Mengi" nin programındaysa, hala bu hukumet şeriat tehlikesi yaratır mı konuşuluyordu. Artık bu kadar da olmaz, kaç yıldır AKP iktidarda, yani bunun şeriatı, hakikatı mı kalmış Allah aşkına..
Muhalefet yapmak da biraz akıl işimi nedir? Aslında hukumeti eleştirecek o kadar çok konu var ki, bu kadar işsizlik, yüksek oranlı vergiler, çok düşük oran da maaşlar varken , adeta yılan hikayesine dönmüş, gerçekleşmesi çok zor bir Avrupa Birliği hikayesi varken .
Daha ne arıyorsunuz hukumeti eleştirecek konuyu , bazı ismi malum bakanların hakkında bir sürü yolsuzluk haberleri çıkmış, bazısı istifa etmiş, bazısı yerinde duruyor, ekonomi tepe taklak aşağı gidiyor, Başbakan bunu dünyadaki ekonomik krize bağlıyor.
Zaten bütün bunlar bir hukumetin başarısızlığını göstermezmiş gibi, yok kız İran" da dizi çekimine gitmiş, belli ki bir espri yapmış çarşafa girmiş, ya da reklam olsun diye giymiş. Yok türbandı, yok çarşaftı, diğer haber kanallarında gösterilen, CHP" li belediye başkan adayına, çarşaflı protestolarmış falan.
Boş gündem bunlar arkadaşlar, bir çok gazeteci meslekdaşım işsiz, parasız, ev kiralarını bile ödeyemeyecek durumdalar. Üstelik yalnız gazeteciler değil, bir sürü nitelikli, niteliksiz insan işsiz.. Hastalansalar, doktora gidip tedavi olacak paraları yok, siz hala boş konularla gündem yaratmaya, habercilik adına program saatlerinizi doldurmaya uğraşıyorsunuz. Vatandaşın eline geçen , asgari ücret brüt 666, net 527 lira iken, milletvekili maaşları 9469 lira .
Böyle fark olur mu, bu ne adaletsiz durum demek varken, hukumet asıl icraatini, önce bu düzensizliği değiştirerek göstersin demek varken, bu millet üç kuruş paralara nasıl yaşıyor, bir de bunları çekip göstermek varken. Daha siz Zeynep Tokuş" un, çarşafıyla psikolojisiyle uğraşmaya devam edin. Biz de işimiz gücümüz değilken bu konulara girelim..
">
Dün akşam Reha Muhtar" ın programında , Zeynep Tokuş" un çarşaflı görüntülerini izledik.
Konuk olarak da, pek esaslı bir kadın olarak gördüğüm, gazeteci Zeynep Göğüş, türbanlı bir sunucuyken sonradan başını açan bir hanım pek bir ağır ve yeknesak bir tarzda konuşuyordu. Laflarının sonunu dinleyemedim. Neyse, konuklar konuşurken habire aynı görüntüleri döndürüyorlar ekranda; kara çarşaflı ağzı kulaklarında gülen bir Zeynep Tokuş
Sonra başlıyor komplo teorileri, işte bu kadının çocuğu prematüre doğmuştu, e e
. onunda bu nedenle sinirleri bozuldu, e e
, kocasıyla Amerika" ya Fetullah Gülen" e gittiler. Demek ki, bu görüntüler ve o davranışlar arasında bağlantı var. Yoruma da bak, ya böyle bir şey olabilir mi? En derin komplo teorisyenlerini geçtiniz. Anlıyorum iktidardan memnun değilsiniz, her türlü eleştirecek, anlamsız olayları, iktidara dayandırmak için, böyle bahaneler bulacaksınız ama
İyi güzel de, millet beğenmediği bir iktidar bile olsa, sürekli karşısına fos haberlerle çıkıp, anlamsız polemiklere girip, luzumsuz gündemler yaratanların aklıyla mı hareket edecek. Sadece programcılar değil, muhalefet partisi de bazen, gereksiz konulara giriyor..
Bir Kılıçdaroğlu fırtınası esti, gürledi, sonra ne oldu, ortaya atılan iddialardan elle tutulur, gözle görülür hiçbir şey yok. Habire çıktı, Topbaş" a açıklayın, açıklamazsanız ben açıklayacağım diye. Ne açıkladı, efendim, bir yerin ihaleye açılma şartları ve rakamları ne kadarmış, vatandaşın bunu bilmeye hakkı varmış. Kendisi bilmiyormuş, öğrenmek istiyormuş konuyu, onun için açıklayın diyormuş. Böyle olur mu? Elinde yolsuzluk yapılan bir ihale bilgisi vardır da, dersinki bunu açıkla, yoksa ben söylerim, belgem bilgim var. Bunlar yoksa, ne diye ortaya çıkıyorsun? Gerçi, Atasay Kuyumculuk ve Başbakan" ın çocukları arasındaki, ticari bağlantıyı ortaya çıkardı ama bürokrat çocuklarının ticaret yapmaya hakkı yok mu diye durumu kapattılar..
Bir önceki hafta, Pazar günleri yayınlanan, benim programımla aynı saate gelmesine rağmen, genellikle beğenerek izlediğim, Ruhat Mengi" nin programındaysa, hala bu hukumet şeriat tehlikesi yaratır mı konuşuluyordu. Artık bu kadar da olmaz, kaç yıldır AKP iktidarda, yani bunun şeriatı, hakikatı mı kalmış Allah aşkına..
Muhalefet yapmak da biraz akıl işimi nedir? Aslında hukumeti eleştirecek o kadar çok konu var ki, bu kadar işsizlik, yüksek oranlı vergiler, çok düşük oran da maaşlar varken , adeta yılan hikayesine dönmüş, gerçekleşmesi çok zor bir Avrupa Birliği hikayesi varken .
Daha ne arıyorsunuz hukumeti eleştirecek konuyu , bazı ismi malum bakanların hakkında bir sürü yolsuzluk haberleri çıkmış, bazısı istifa etmiş, bazısı yerinde duruyor, ekonomi tepe taklak aşağı gidiyor, Başbakan bunu dünyadaki ekonomik krize bağlıyor.
Zaten bütün bunlar bir hukumetin başarısızlığını göstermezmiş gibi, yok kız İran" da dizi çekimine gitmiş, belli ki bir espri yapmış çarşafa girmiş, ya da reklam olsun diye giymiş. Yok türbandı, yok çarşaftı, diğer haber kanallarında gösterilen, CHP" li belediye başkan adayına, çarşaflı protestolarmış falan.
Boş gündem bunlar arkadaşlar, bir çok gazeteci meslekdaşım işsiz, parasız, ev kiralarını bile ödeyemeyecek durumdalar. Üstelik yalnız gazeteciler değil, bir sürü nitelikli, niteliksiz insan işsiz.. Hastalansalar, doktora gidip tedavi olacak paraları yok, siz hala boş konularla gündem yaratmaya, habercilik adına program saatlerinizi doldurmaya uğraşıyorsunuz. Vatandaşın eline geçen , asgari ücret brüt 666, net 527 lira iken, milletvekili maaşları 9469 lira .
Böyle fark olur mu, bu ne adaletsiz durum demek varken, hukumet asıl icraatini, önce bu düzensizliği değiştirerek göstersin demek varken, bu millet üç kuruş paralara nasıl yaşıyor, bir de bunları çekip göstermek varken. Daha siz Zeynep Tokuş" un, çarşafıyla psikolojisiyle uğraşmaya devam edin. Biz de işimiz gücümüz değilken bu konulara girelim..