Türkiye’nin yüzkarası bedelli askerlik bir kez daha gündemde. Bu uygulamayı savunanlara da, bu yasayı çıkartanlara da, “ Yuh Olsun “ diyorum...
Aydın Özdalga yazıyor...
Bence bir yüzkarası ve vicdanı suç olan ” Bedelli Askerlik “ ilk olarak gurbetçiler için çıktı.
Gurbetçilerin tezi şuydu :
“ Eğer askerlik için 1,5 yıl Türkiye’ye gelirsem, dönüşte iş bulamam. Bu süreçde memlekete döviz de yollayamam.Oysa biz gurbetçilere bedelli askerlik yaptırırsanız, hem memlekete döviz gelmeye devam eder, hem de bizden extra bedelli dövizi gelir. Yeme de, yanında yat. Çift katlı kaymak “
Memleketi yönetemeyen ve bir dolar dövize muhtaç eden beceriksiz siyasetçiler bunun üstüne balıklama atladılar ve bedelli askerlik kurumsallaştı.
Sanki Türkiye’de yaşayan ve işini bırakıp, askere giden erkeklerin hepsinin asker dönüşü işleri hazırmış gibi, gurbetçiler bu çarpık mantıkla askerlikten yırttı.
Sakın bana “ Ama gurbetçiler oradan döviz yolluyor “ demeyin. O zaman ben de “ Madem döviz kazandıranlar bu işten para ödeyerek yırtabilmeli, o zaman Türkiye’de yaşayıp da döviz kazandıran kişiler; sözgelişi ihracatcılar ya da otelinde turist ağırlayıp döviz kazandıran otelciler de, aynı haktan yararlanıp, bedelli askerlik yapsın “ derim, susarsınız...
Daha sonra, bu hak sanırım 2 ya da 3 kez de belli yaşın üstündeki “ Asker kaçaklarına “ tanındı. Bu kez gerekçe “ Nufus arttı, askerlik için bekleyenler arttı. “ oldu. Böylece askerden kaçanlara piyango çıktı. Parayı bastıran asker kaçakları, Burdur’da fitness yapıp, biraz kilo vererek askerden yırttılar.
Nasıl olsa bu vatan için askerlik yapan, gerektiğinde şehit olan yoksullar ya da enayiler yeteri kadar vardı.
Örneğin Atilla Çıkın vardı. Yaşasaydı, Atilla bugün 51 yaşında olacaktı
Atilla benim Tuzla Piyade Okulundan manga arkadaşımdı. Aynı ranzada altlı-üstlü yattık. Kura da Atilla’ya Şırnak çıktı ve göreve başladığının 2. ayında, 1985 yılında, alnından vurularak toprağa düştü bu vatan için...
Nasıl olsa ergeç bedelli askerlik çıkacak diye, askerden kaçmak için binbir numara çeviren uyanıklar, şimdi sevinç içinde zil takarak oynuyorlar. Bedelli askerlik yine gündemde.
Benim çevremde de böyle kişiler var.
Hele biri var ki, bir numaralı AKP düşmanıydı. Yolda yürürken ayağı taşa takılsa Tayyip Erdoğan’dan bilirdi. Şimdi, “ Ya aslında Ak Parti güzel işler de yapıyor “ demeye başladı !
Bugün yüzbinlerce mehmetcik bizler için sınırları bekler, terörle mücadele edip, şehit düşerken, askerden kaçmak için bir sürü numara çeviren bu alçakların bedelli askerlik yapması, benim vicdanımı isyan ettiriyor !
Bedelli askerlik, hem gurbetciler, hem de Türkiye’de yaşayan kişiler için kaldırılmalıdır.
Eğer askerlik için bekleyenlerin sayısı fazla ise, askerlik süresi kısaltılmalıdır.
Bedelli askerliği savunanlara da, bu yasanın çıkması için çaba gösteren siyasetçilere de, koca bir “ YUH “ diyorum !
Aydın Özdalga
twitter.com/aydinozdalga
">
Türkiye’nin yüzkarası bedelli askerlik bir kez daha gündemde. Bu uygulamayı savunanlara da, bu yasayı çıkartanlara da, “ Yuh Olsun “ diyorum...
Aydın Özdalga yazıyor...
Bence bir yüzkarası ve vicdanı suç olan ” Bedelli Askerlik “ ilk olarak gurbetçiler için çıktı.
Gurbetçilerin tezi şuydu :
“ Eğer askerlik için 1,5 yıl Türkiye’ye gelirsem, dönüşte iş bulamam. Bu süreçde memlekete döviz de yollayamam.Oysa biz gurbetçilere bedelli askerlik yaptırırsanız, hem memlekete döviz gelmeye devam eder, hem de bizden extra bedelli dövizi gelir. Yeme de, yanında yat. Çift katlı kaymak “
Memleketi yönetemeyen ve bir dolar dövize muhtaç eden beceriksiz siyasetçiler bunun üstüne balıklama atladılar ve bedelli askerlik kurumsallaştı.
Sanki Türkiye’de yaşayan ve işini bırakıp, askere giden erkeklerin hepsinin asker dönüşü işleri hazırmış gibi, gurbetçiler bu çarpık mantıkla askerlikten yırttı.
Sakın bana “ Ama gurbetçiler oradan döviz yolluyor “ demeyin. O zaman ben de “ Madem döviz kazandıranlar bu işten para ödeyerek yırtabilmeli, o zaman Türkiye’de yaşayıp da döviz kazandıran kişiler; sözgelişi ihracatcılar ya da otelinde turist ağırlayıp döviz kazandıran otelciler de, aynı haktan yararlanıp, bedelli askerlik yapsın “ derim, susarsınız...
Daha sonra, bu hak sanırım 2 ya da 3 kez de belli yaşın üstündeki “ Asker kaçaklarına “ tanındı. Bu kez gerekçe “ Nufus arttı, askerlik için bekleyenler arttı. “ oldu. Böylece askerden kaçanlara piyango çıktı. Parayı bastıran asker kaçakları, Burdur’da fitness yapıp, biraz kilo vererek askerden yırttılar.
Nasıl olsa bu vatan için askerlik yapan, gerektiğinde şehit olan yoksullar ya da enayiler yeteri kadar vardı.
Örneğin Atilla Çıkın vardı. Yaşasaydı, Atilla bugün 51 yaşında olacaktı
Atilla benim Tuzla Piyade Okulundan manga arkadaşımdı. Aynı ranzada altlı-üstlü yattık. Kura da Atilla’ya Şırnak çıktı ve göreve başladığının 2. ayında, 1985 yılında, alnından vurularak toprağa düştü bu vatan için...
Nasıl olsa ergeç bedelli askerlik çıkacak diye, askerden kaçmak için binbir numara çeviren uyanıklar, şimdi sevinç içinde zil takarak oynuyorlar. Bedelli askerlik yine gündemde.
Benim çevremde de böyle kişiler var.
Hele biri var ki, bir numaralı AKP düşmanıydı. Yolda yürürken ayağı taşa takılsa Tayyip Erdoğan’dan bilirdi. Şimdi, “ Ya aslında Ak Parti güzel işler de yapıyor “ demeye başladı !
Bugün yüzbinlerce mehmetcik bizler için sınırları bekler, terörle mücadele edip, şehit düşerken, askerden kaçmak için bir sürü numara çeviren bu alçakların bedelli askerlik yapması, benim vicdanımı isyan ettiriyor !
Bedelli askerlik, hem gurbetciler, hem de Türkiye’de yaşayan kişiler için kaldırılmalıdır.
Eğer askerlik için bekleyenlerin sayısı fazla ise, askerlik süresi kısaltılmalıdır.
Bedelli askerliği savunanlara da, bu yasanın çıkması için çaba gösteren siyasetçilere de, koca bir “ YUH “ diyorum !
Aydın Özdalga
twitter.com/aydinozdalga