Wall Street’den çaylakça bir dezenformasyon

Haber3.com yazarı Haluk Özdalga yazdı: Wall Street’den çaylakça bir dezenformasyon

Haluk Özdalga haluk.ozdalga@haber3.com

Savaş nedeniyle Batı medyasında giderek köpürtülen dezenformasyon çılgınlığı, aslında Batı’nın Ukrayna’da ne kadar zor duruma düştüğünün bir göstergesi. Çünkü yoğun dezenformasyon sadece medyadan kaynaklanmıyor; kamuoyunu yanıltmaya dönük bu tip haberlerin arkasında sıklıkla, medya kurumlarıyla yakın işbirliği yapan Batılı devletlerin istihbarat teşkilatları vardır.

Son dezenformasyon, çaylakça yazılmış bir senaryo üzerinden Amerika’nın ünlü Wall Street Journal (WSJ) gazetesinde çıktı: Baltık Denizi dibindeki Kuzey Akım boru hatlarını Ukraynalı dalgıçlar imha etmiş!

Eylül 2022’deki sabotajda, Rusya’dan Almanya’ya doğal gaz taşıyan Avrupa’nın en büyük altyapı yatırımlarından biri yok edildi.

Çelişki ve mantık boşluklarıyla dolu WSJ haberini tebessümle okudum. Konuya biraz aşina olanların kolayca anlayabileceği gibi, naif bir dezenformasyon parçası.

Nitekim Almanya’da Hristiyan Demokrat milletvekili ve Bundestag Dış İlişkiler Komisyonu üyesi Roderich Kiesewetter hemen, WSJ’nin iddialarını “ihtiyatla” karşılamak gerektiğini, “dezenformasyon” olabileceğini açıkladı.

Gaz hatlarını ABD Başkanı Biden’in talimatıyla CIA imha etti. Bunu yapacaklarını Biden savaş başlamadan açıkladı: “Ruslar işgale başlarsa Kuzey Akım 2 olmayacak. Onun sonunu getireceğiz”. Dışişleri Bakan Yardımcısı Nuland da o günlerde aynısını tekrarladı: “Rusya Ukrayna’yı işgal ederse Kuzey Akım 2, şu veya bu şekilde olmayacak”. Belli ki Amerikalılar konuyu çalışmıştı ve neyin nasıl yapılacağını biliyordu.

Teknik açıdan zor ve karmaşık terör eylemini CIA’in nasıl yaptığını, Amerikalı araştırmacı gazeteci Seymour Hersh ayrıntılı şekilde ortaya çıkardı.

*     *     *

WSJ’nin dezenformasyonu özetle şöyle:

Mayıs 2022’de bir akşam Ukraynalı bazı subaylar ve işadamları barda kafayı çekerken, Rusya’nın gaz satışından elde ettiği milyonlarca avro geliri ülkelerine karşı savaşta kullanmasını önlemek için Baltık dibindeki gaz hatlarını imha etmeye karar verir.

İşadamları parayı sağlar, Almanya’da küçük bir yat kiralanır. Bir kaptan, dört tecrübeli dalgıç, bir kadın denize açılıp bombaları dibe yerleştirir, hatları imha ederler. Kadın, olağan turist grubu görüntüsü vermek için.

Bilgilendirilen Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodymyr Zelensky önce eylemi onaylamış, Ukrayna devleti yardımcı olmuş. Ama Hollanda istihbaratı planı öğrenmiş, CIA’ye bildirmiş. CIA de Zelensky’ye ‘bu işi yapmayın’ demiş. Bunun üzerine Zelensky sabotajı durdurun talimatı vermiş, ama engelleyememiş.

Sabotajı yapan dalgıçlardan adı verilen biri, muhtemelen hepsi Ukrayna’ya dönmüş. Ama Ukrayna suçluları iade etmediği için Almanya yargılayamıyormuş! Ayrıca, yargıya sunulabilecek bir delil de yokmuş!

(Halbuki aynı haberde, kullanılan teknenin adı veriliyor. Kimler tarafından kiralandığının belirlendiği, Alman polisinin teknede parmak izi ve patlayıcı kalıntıları tespit ettiği yazıyor- hö).

*     *     *

Hersh’in kapsamlı raporunun geniş bir özetini burada yayınladık; okuyanlar, WSJ haberinin nasıl acemice imal edilmiş bir dezenformasyon olduğunu hemen görecektir. Yine de birkaç hususa işaret edelim.

– Daha ilk cümle dezenformasyonu ele veriyor. Verilen tarihte denizdeki hatlardan gaz sevkiyatı durmuştu ve Rusya oradan gelir elde etmiyordu. ABD’nin hatları imha etmesinin nedeni Rusya’nın savaşta kullanacağı gelir kaynağını kesmek değildi; böyle bir durum yoktu.

Almanya’nın yarın ne yapacağına güvenmeyen Washington, o kapıyı tamamen köreltme fırsatını kullandı. Dışişleri Bakanı Blinken’in sözcükleriyle: “Rus enerjisine bağımlılığı geri dönülmez kesinlikte ortadan kaldırmak ve öylelikle emperyal amaçlarını gerçekleştirmek için enerjiyi silah olarak kullanmayı Vladimir Putin’in elinden almak muazzam bir fırsattır.”

– Ama Ukrayna’dan geçen hat üzerinden gaz satışı kısmen devam ediyordu. Üstelik çok daha kolay olmasına rağmen, Ukraynalı ayyaş kafadarlar niçin karadaki hattı imha etmek yoluna gitmedi?

– İsveç ve Danimarka bu terör eylemiyle ilgili soruşturma yürüttü, failler ortaya çıkmadı, dosya kapatıldı. Almanya’da soruşturma uzun süredir devam ediyor. Bu soruşturmalara adı geçen devletlerin istihbarat örgütleri yoğun şekilde katıldı ve katılıyor. Eğer Hollanda ve Amerika istihbaratları ilk günden itibaren failleri ve olayı biliyorsa, diğer üç Avrupalı ülkenin istihbarat örgütleriyle bu bilgiyi neredeyse iki yıldır paylaşmamış olması düşünülemez. Olay şimdiye kadar niçin açıklanmadı?

– Baltık Denizi’nde sabotajın yapıldığı yerde yoğun deniz trafiği var, özellikle çok sayıda Rus gemisi sefer halinde. Yaklaşık 90 metre derinlikte en az üç (aslında dört) ayrı konumda dalma ve bomba yerleştirme, birkaç saatte yapılabilecek iş değil. Görülmeden yapılması neredeyse imkansız. CIA bu zor görevi, 6. Filo dahil pek çok askeri gemi ve aracın katıldığı NATO’nun planlı tatbikatı BALTOPS 22 sırasında, dalış egzersizi de programlayarak gerçekleştirdi. Ukraynalı dalgıçlar nasıl becerdi?

– O bölgede dolaşan Rus askeri gemilerinde, su altındaki patlayıcıları belirleme ve imha teknolojisi var. İşin en zor taraflarından biri bu idi. Patlayıcıların ve onları tutan beton gömleğin, bölgeyi tarayan Rus gemileri tarafından fark edilmeyecek şekilde imal edilmesi, deniz suyunun tuzluluk oranına uyum sağlaması ve deniz dibinin doğal bir parçası gibi görüntü vermesi gerekiyordu. Bu zor problemi CIA değil, ancak Norveç istihbaratı çözebildi. Ukraynalı dalgıçlar nasıl becerdi?

– Ukraynalı dalgıçlar arabayla ve AB pasaportuyla Almanya’ya girmiş. Bombalar ve infilak düzenekleri acaba Almanya gümrüğünden nasıl geçti?

– Almanya bu terör eyleminden çok büyük zarar gördü. Olay çözüldü ise Almanya niçin Amerika’dan sonra Ukrayna’ya en büyük yardım sağlayan ülke olmaya devam ediyor?

Daha soru çok, ama bu kadar yeter.

Evet, Batılı medyanın bu dezenformasyonu yaymasının belli bir mantığı var. Ama bizim bazı medyamız niçin gözü kapalı alet oluyor bu işe, anlamak kolay değil.

">

Savaş nedeniyle Batı medyasında giderek köpürtülen dezenformasyon çılgınlığı, aslında Batı’nın Ukrayna’da ne kadar zor duruma düştüğünün bir göstergesi. Çünkü yoğun dezenformasyon sadece medyadan kaynaklanmıyor; kamuoyunu yanıltmaya dönük bu tip haberlerin arkasında sıklıkla, medya kurumlarıyla yakın işbirliği yapan Batılı devletlerin istihbarat teşkilatları vardır.

Son dezenformasyon, çaylakça yazılmış bir senaryo üzerinden Amerika’nın ünlü Wall Street Journal (WSJ) gazetesinde çıktı: Baltık Denizi dibindeki Kuzey Akım boru hatlarını Ukraynalı dalgıçlar imha etmiş!

Eylül 2022’deki sabotajda, Rusya’dan Almanya’ya doğal gaz taşıyan Avrupa’nın en büyük altyapı yatırımlarından biri yok edildi.

Çelişki ve mantık boşluklarıyla dolu WSJ haberini tebessümle okudum. Konuya biraz aşina olanların kolayca anlayabileceği gibi, naif bir dezenformasyon parçası.

Nitekim Almanya’da Hristiyan Demokrat milletvekili ve Bundestag Dış İlişkiler Komisyonu üyesi Roderich Kiesewetter hemen, WSJ’nin iddialarını “ihtiyatla” karşılamak gerektiğini, “dezenformasyon” olabileceğini açıkladı.

Gaz hatlarını ABD Başkanı Biden’in talimatıyla CIA imha etti. Bunu yapacaklarını Biden savaş başlamadan açıkladı: “Ruslar işgale başlarsa Kuzey Akım 2 olmayacak. Onun sonunu getireceğiz”. Dışişleri Bakan Yardımcısı Nuland da o günlerde aynısını tekrarladı: “Rusya Ukrayna’yı işgal ederse Kuzey Akım 2, şu veya bu şekilde olmayacak”. Belli ki Amerikalılar konuyu çalışmıştı ve neyin nasıl yapılacağını biliyordu.

Teknik açıdan zor ve karmaşık terör eylemini CIA’in nasıl yaptığını, Amerikalı araştırmacı gazeteci Seymour Hersh ayrıntılı şekilde ortaya çıkardı.

*     *     *

WSJ’nin dezenformasyonu özetle şöyle:

Mayıs 2022’de bir akşam Ukraynalı bazı subaylar ve işadamları barda kafayı çekerken, Rusya’nın gaz satışından elde ettiği milyonlarca avro geliri ülkelerine karşı savaşta kullanmasını önlemek için Baltık dibindeki gaz hatlarını imha etmeye karar verir.

İşadamları parayı sağlar, Almanya’da küçük bir yat kiralanır. Bir kaptan, dört tecrübeli dalgıç, bir kadın denize açılıp bombaları dibe yerleştirir, hatları imha ederler. Kadın, olağan turist grubu görüntüsü vermek için.

Bilgilendirilen Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodymyr Zelensky önce eylemi onaylamış, Ukrayna devleti yardımcı olmuş. Ama Hollanda istihbaratı planı öğrenmiş, CIA’ye bildirmiş. CIA de Zelensky’ye ‘bu işi yapmayın’ demiş. Bunun üzerine Zelensky sabotajı durdurun talimatı vermiş, ama engelleyememiş.

Sabotajı yapan dalgıçlardan adı verilen biri, muhtemelen hepsi Ukrayna’ya dönmüş. Ama Ukrayna suçluları iade etmediği için Almanya yargılayamıyormuş! Ayrıca, yargıya sunulabilecek bir delil de yokmuş!

(Halbuki aynı haberde, kullanılan teknenin adı veriliyor. Kimler tarafından kiralandığının belirlendiği, Alman polisinin teknede parmak izi ve patlayıcı kalıntıları tespit ettiği yazıyor- hö).

*     *     *

Hersh’in kapsamlı raporunun geniş bir özetini burada yayınladık; okuyanlar, WSJ haberinin nasıl acemice imal edilmiş bir dezenformasyon olduğunu hemen görecektir. Yine de birkaç hususa işaret edelim.

– Daha ilk cümle dezenformasyonu ele veriyor. Verilen tarihte denizdeki hatlardan gaz sevkiyatı durmuştu ve Rusya oradan gelir elde etmiyordu. ABD’nin hatları imha etmesinin nedeni Rusya’nın savaşta kullanacağı gelir kaynağını kesmek değildi; böyle bir durum yoktu.

Almanya’nın yarın ne yapacağına güvenmeyen Washington, o kapıyı tamamen köreltme fırsatını kullandı. Dışişleri Bakanı Blinken’in sözcükleriyle: “Rus enerjisine bağımlılığı geri dönülmez kesinlikte ortadan kaldırmak ve öylelikle emperyal amaçlarını gerçekleştirmek için enerjiyi silah olarak kullanmayı Vladimir Putin’in elinden almak muazzam bir fırsattır.”

– Ama Ukrayna’dan geçen hat üzerinden gaz satışı kısmen devam ediyordu. Üstelik çok daha kolay olmasına rağmen, Ukraynalı ayyaş kafadarlar niçin karadaki hattı imha etmek yoluna gitmedi?

– İsveç ve Danimarka bu terör eylemiyle ilgili soruşturma yürüttü, failler ortaya çıkmadı, dosya kapatıldı. Almanya’da soruşturma uzun süredir devam ediyor. Bu soruşturmalara adı geçen devletlerin istihbarat örgütleri yoğun şekilde katıldı ve katılıyor. Eğer Hollanda ve Amerika istihbaratları ilk günden itibaren failleri ve olayı biliyorsa, diğer üç Avrupalı ülkenin istihbarat örgütleriyle bu bilgiyi neredeyse iki yıldır paylaşmamış olması düşünülemez. Olay şimdiye kadar niçin açıklanmadı?

– Baltık Denizi’nde sabotajın yapıldığı yerde yoğun deniz trafiği var, özellikle çok sayıda Rus gemisi sefer halinde. Yaklaşık 90 metre derinlikte en az üç (aslında dört) ayrı konumda dalma ve bomba yerleştirme, birkaç saatte yapılabilecek iş değil. Görülmeden yapılması neredeyse imkansız. CIA bu zor görevi, 6. Filo dahil pek çok askeri gemi ve aracın katıldığı NATO’nun planlı tatbikatı BALTOPS 22 sırasında, dalış egzersizi de programlayarak gerçekleştirdi. Ukraynalı dalgıçlar nasıl becerdi?

– O bölgede dolaşan Rus askeri gemilerinde, su altındaki patlayıcıları belirleme ve imha teknolojisi var. İşin en zor taraflarından biri bu idi. Patlayıcıların ve onları tutan beton gömleğin, bölgeyi tarayan Rus gemileri tarafından fark edilmeyecek şekilde imal edilmesi, deniz suyunun tuzluluk oranına uyum sağlaması ve deniz dibinin doğal bir parçası gibi görüntü vermesi gerekiyordu. Bu zor problemi CIA değil, ancak Norveç istihbaratı çözebildi. Ukraynalı dalgıçlar nasıl becerdi?

– Ukraynalı dalgıçlar arabayla ve AB pasaportuyla Almanya’ya girmiş. Bombalar ve infilak düzenekleri acaba Almanya gümrüğünden nasıl geçti?

– Almanya bu terör eyleminden çok büyük zarar gördü. Olay çözüldü ise Almanya niçin Amerika’dan sonra Ukrayna’ya en büyük yardım sağlayan ülke olmaya devam ediyor?

Daha soru çok, ama bu kadar yeter.

Evet, Batılı medyanın bu dezenformasyonu yaymasının belli bir mantığı var. Ama bizim bazı medyamız niçin gözü kapalı alet oluyor bu işe, anlamak kolay değil.

Tüm yazılarını göster