Uzlaşma kültüründe okulların rolü

         Toplumsal uzlaşma; bir kişinin veya grubun...

Hasan Güneş hgunes0202@gmail.com

         Toplumsal uzlaşma; bir kişinin veya grubun, toplumun diğer kesimlerin haklarını yok saymaya, ortadan kaldırmaya çalışmamasıdır. Herkesin, birbirinin yaşam biçimine tahammül etmesidir.

        Ülkemiz; toplumsal uzlaşmanın yoksunluğunun geçmişte olduğu gibi; bugünde yaşıyor. 12 Eylül öncesi yaşananlar hala hafızalarda silinmiş değil. Toplumsal uzlaşma yoksunluğunun sonucu olarak binlerce yurttaşımız yaşamını yitirmiştir.

     Yine; bugünlerde uzlaşma kültürünün yoksunluğundan dolayı, ülkemizde endişe verici durumlarla karşılaşıyoruz. Elbette, bu olayların sosyal, ekonomik ve siyasal yönleri bulunuyor. Ancak, her duyarlı yurttaşın sorunun çözümüne katkıda bulunması gerekiyor.

     Asıl bizi düşündüren ve eğitimci olarak bir türlü sağlanamayan uzlaşma kültüründe rolümüzün ne olduğudur? Ayrıca;  bu bağlamda okul ve sınıf ikliminin açıklanmasıdır.

      Acaba eğitimci olarak sınıfa ve öğrenci karşısında kendimize ait dünya görüşlerini unutabildik mi? Ulusal ve evrensel değerler doğrultusunda öğrencilerimizi yetiştirme sorumluluğunu taşıyabildik mi? Yine; öğrencilerin öncelikle model aldıkları öğretmenlerinin kendi aralarında hoşgörülü olduklarına tanık oldular mı? Veya oluyorlar mı?

  Diğer taraftan;  öğretmenler öğrencilerin etnik, cinsiyet, sosyal-ekonomik farklılıkları nasıl görmektedirler? Genel olarak bu sorulara verilen yanıt olumsuzdur. Çünkü; gelinen nokta gösteriyor ki; geçmişte olduğu gibi uzlaşma kültürünün sağlanamamasında eğitim boyutu ile ilgili olumsuzluklar bulunuyor.

     Bütün bu anlatılanlar bundan sonra okul ve sınıf ikliminin nasıl olması gerektiğini gündeme getirmektedir. Bu durumu sağlamak uygar yaşamı sağlamak adına önem taşıyor. Bunu sağlamak için sınıf iklimin şu özelliklere sahip olması gerekiyor.

      1.Öğretmenler, öğrencilerin konuşmasına fırsat sağlamalıdır.

      2. Öğretmenler, öğrenciler arasında baş gösteren çatışmaların çözümüne, yardımcı olmalıdır.

      3.Öğretmenler; öğrencilerin empati kurmasına yardımcı olmalıdır.

      4. öğretmen ve öğrenci; öğrenci ve öğrenci arasında çok yönlü iletişim kanallarının sağlanmalıdır.

      5.Öğrencilerin olaylar ve olgular karşısında farklı düşünebilmesi sağlanılmalıdır.

      6. Öğrenciler karara katılmalıdır.

       7.Yine; öğretmen sınıf yönetimi konusunda yeterli olmalıdır.

         Sonuç olarak; ülkemizde bir türlü uzlaşma kültürü oluşamamaktadır. Uzlaşma kültürünün sağlanmasında, eğitim boyutu açısından öğretmenlerin sağlayacağı sınıf iklimi önem taşıyor.

">

         Toplumsal uzlaşma; bir kişinin veya grubun, toplumun diğer kesimlerin haklarını yok saymaya, ortadan kaldırmaya çalışmamasıdır. Herkesin, birbirinin yaşam biçimine tahammül etmesidir.

        Ülkemiz; toplumsal uzlaşmanın yoksunluğunun geçmişte olduğu gibi; bugünde yaşıyor. 12 Eylül öncesi yaşananlar hala hafızalarda silinmiş değil. Toplumsal uzlaşma yoksunluğunun sonucu olarak binlerce yurttaşımız yaşamını yitirmiştir.

     Yine; bugünlerde uzlaşma kültürünün yoksunluğundan dolayı, ülkemizde endişe verici durumlarla karşılaşıyoruz. Elbette, bu olayların sosyal, ekonomik ve siyasal yönleri bulunuyor. Ancak, her duyarlı yurttaşın sorunun çözümüne katkıda bulunması gerekiyor.

     Asıl bizi düşündüren ve eğitimci olarak bir türlü sağlanamayan uzlaşma kültüründe rolümüzün ne olduğudur? Ayrıca;  bu bağlamda okul ve sınıf ikliminin açıklanmasıdır.

      Acaba eğitimci olarak sınıfa ve öğrenci karşısında kendimize ait dünya görüşlerini unutabildik mi? Ulusal ve evrensel değerler doğrultusunda öğrencilerimizi yetiştirme sorumluluğunu taşıyabildik mi? Yine; öğrencilerin öncelikle model aldıkları öğretmenlerinin kendi aralarında hoşgörülü olduklarına tanık oldular mı? Veya oluyorlar mı?

  Diğer taraftan;  öğretmenler öğrencilerin etnik, cinsiyet, sosyal-ekonomik farklılıkları nasıl görmektedirler? Genel olarak bu sorulara verilen yanıt olumsuzdur. Çünkü; gelinen nokta gösteriyor ki; geçmişte olduğu gibi uzlaşma kültürünün sağlanamamasında eğitim boyutu ile ilgili olumsuzluklar bulunuyor.

     Bütün bu anlatılanlar bundan sonra okul ve sınıf ikliminin nasıl olması gerektiğini gündeme getirmektedir. Bu durumu sağlamak uygar yaşamı sağlamak adına önem taşıyor. Bunu sağlamak için sınıf iklimin şu özelliklere sahip olması gerekiyor.

      1.Öğretmenler, öğrencilerin konuşmasına fırsat sağlamalıdır.

      2. Öğretmenler, öğrenciler arasında baş gösteren çatışmaların çözümüne, yardımcı olmalıdır.

      3.Öğretmenler; öğrencilerin empati kurmasına yardımcı olmalıdır.

      4. öğretmen ve öğrenci; öğrenci ve öğrenci arasında çok yönlü iletişim kanallarının sağlanmalıdır.

      5.Öğrencilerin olaylar ve olgular karşısında farklı düşünebilmesi sağlanılmalıdır.

      6. Öğrenciler karara katılmalıdır.

       7.Yine; öğretmen sınıf yönetimi konusunda yeterli olmalıdır.

         Sonuç olarak; ülkemizde bir türlü uzlaşma kültürü oluşamamaktadır. Uzlaşma kültürünün sağlanmasında, eğitim boyutu açısından öğretmenlerin sağlayacağı sınıf iklimi önem taşıyor.

Tüm yazılarını göster