Üç insan ve üç yaşam..

Bizim kızlar muhteşem, yani liseden arkadaşlarımla, ben her ne kadar sevmesem de, facebook...

Ebru Eğinlioğlu eeginlioglu@gmail.com

Bizim kızlar muhteşem, yani liseden arkadaşlarımla, ben her ne kadar sevmesem de, facebook sayesinde yeniden buluştuk. Önce onlar buluşmuş, sonra ben de onların tekrar bir araya geldiğini öğrenince, onlara dahil oldum. Sanki her şey hiç değişmemiş, biz hiç büyümemiş, acılar çekmemiş, ya da çocuk sahibi olmamış gibi oldu .

Buluştuğumuzda her şeye kaldığımız yerden devam ettik. Şimdi kalabalık bir grup, sürekli toplanıp bir yerlere gidiyoruz, aynı zamanda birbirimize güzel mailler atıyoruz, yani çok eğleniyoruz.

Gerçi zaman zaman, hastalıklardan falan konuşuyoruz ama genel anlamda diyaloglarımız çok keyifli geçiyor. Hepsi çok derli toplu, şeker ve iyi aile eğitimi almış kızlar. İçlerinde, mühendisler, banka müdürleri, mimarlar var . Hepsini buradan bir kez daha öpüyorum, onları çok seviyorum.

Biraz sex and the city, biraz desperate houswives durumları denebilir.

Dedikten sonra, sevgili Gülsüm" cüm, Gülsüm Küçükersen harika bir mail göndermiş.

Şöyle ki; Bir hikaye anlatılıyor, bana gelen mail de ama kişiler ve olaylar gerçek yani true story…

İki çocuk isimleri Can ve Gazi olan, babalarına daha doğrusu, Can" ın babasına gidiyorlar . Biz Amerika" ya okumaya gitmek istiyoruz diye. Can" da bunun için para biriktirmiş. Babasına, param da hazır, bana ayrıca para vermesen de olur, 1 yıldır biriktiriyorum diyor.

Neyse, babası hiç düşünmeden, oğlum senin gitmen doğru olmaz, ben bir bakan olarak, oğlumu yurt dışında okutursam, vatandaşların gözünde, yanlış yapmış olurum ama Gazi isterse onu gönderirim diyor. Can çok üzülüyor ama kabulleniyor bu durumu. Biriktirdiği tüm parasını da, arkadaşı Amerika" ya gidip okusun diye ona veriyor.

Bence bu muhteşem bir yüce gönüllülük örneği. Şimdi sıkı durun bu hikayede adı geçen kişiler kimler diye tahminde bulunanlar olmuştur belki.

Hemen söylüyorum, hikayedeki Can isimli çocuk, bu gün hayatta olmayan, muhteşem şiirleri, aykırı duruşuyla ünlü şair Can Yücel, diğer çocuk, Amerika" da bir yıldız gibi parlayan beyin cerrahı Dr Gazi Yaşargil. Can" ın babası da, devrinin en dürüst diye tanınan, bilinen bakanlarından, Hasan Ali Yücel…..

Tek kelimeyle muhteşem bir hikaye, tüylerim diken diken oldu .Daha bunun üstüne yorum yapacak bir şey yok..

Yani hepimiz yaşamın içinde, doğrularımız ve yanlışlarımızla yuvarlanıp gidiyoruz ama böyle asil, böyle milliyetçilik duyguları yüksek ve böyle onurlu yaşayan insanların da var olduğunu bilmek, geleceğe dair de olsa, insana cesaret veriyor..

">

Bizim kızlar muhteşem, yani liseden arkadaşlarımla, ben her ne kadar sevmesem de, facebook sayesinde yeniden buluştuk. Önce onlar buluşmuş, sonra ben de onların tekrar bir araya geldiğini öğrenince, onlara dahil oldum. Sanki her şey hiç değişmemiş, biz hiç büyümemiş, acılar çekmemiş, ya da çocuk sahibi olmamış gibi oldu .

Buluştuğumuzda her şeye kaldığımız yerden devam ettik. Şimdi kalabalık bir grup, sürekli toplanıp bir yerlere gidiyoruz, aynı zamanda birbirimize güzel mailler atıyoruz, yani çok eğleniyoruz.

Gerçi zaman zaman, hastalıklardan falan konuşuyoruz ama genel anlamda diyaloglarımız çok keyifli geçiyor. Hepsi çok derli toplu, şeker ve iyi aile eğitimi almış kızlar. İçlerinde, mühendisler, banka müdürleri, mimarlar var . Hepsini buradan bir kez daha öpüyorum, onları çok seviyorum.

Biraz sex and the city, biraz desperate houswives durumları denebilir.

Dedikten sonra, sevgili Gülsüm" cüm, Gülsüm Küçükersen harika bir mail göndermiş.

Şöyle ki; Bir hikaye anlatılıyor, bana gelen mail de ama kişiler ve olaylar gerçek yani true story…

İki çocuk isimleri Can ve Gazi olan, babalarına daha doğrusu, Can" ın babasına gidiyorlar . Biz Amerika" ya okumaya gitmek istiyoruz diye. Can" da bunun için para biriktirmiş. Babasına, param da hazır, bana ayrıca para vermesen de olur, 1 yıldır biriktiriyorum diyor.

Neyse, babası hiç düşünmeden, oğlum senin gitmen doğru olmaz, ben bir bakan olarak, oğlumu yurt dışında okutursam, vatandaşların gözünde, yanlış yapmış olurum ama Gazi isterse onu gönderirim diyor. Can çok üzülüyor ama kabulleniyor bu durumu. Biriktirdiği tüm parasını da, arkadaşı Amerika" ya gidip okusun diye ona veriyor.

Bence bu muhteşem bir yüce gönüllülük örneği. Şimdi sıkı durun bu hikayede adı geçen kişiler kimler diye tahminde bulunanlar olmuştur belki.

Hemen söylüyorum, hikayedeki Can isimli çocuk, bu gün hayatta olmayan, muhteşem şiirleri, aykırı duruşuyla ünlü şair Can Yücel, diğer çocuk, Amerika" da bir yıldız gibi parlayan beyin cerrahı Dr Gazi Yaşargil. Can" ın babası da, devrinin en dürüst diye tanınan, bilinen bakanlarından, Hasan Ali Yücel…..

Tek kelimeyle muhteşem bir hikaye, tüylerim diken diken oldu .Daha bunun üstüne yorum yapacak bir şey yok..

Yani hepimiz yaşamın içinde, doğrularımız ve yanlışlarımızla yuvarlanıp gidiyoruz ama böyle asil, böyle milliyetçilik duyguları yüksek ve böyle onurlu yaşayan insanların da var olduğunu bilmek, geleceğe dair de olsa, insana cesaret veriyor..

Tüm yazılarını göster