Artık ne yapıp, edip şu katsayı meselesinin sonuna gelinmesi gerektiğine inanıyorum.
Türban nasıl yıllarca kimi partilerin elinde seçim malzemesi yapıldıysa, katsayı meselesinin de siyasetçilerin elinde seçim malzemesi yapılmasının engellenmesi gerekiyor.
Geçtiğimiz hafta Danıştay’ın katsayı ile ilgili kararı iptal etmesinden sonra tartışmalar yeniden alevlendi.
Gerçekten toplumun belli bir oranında Danıştay’ın katsayı uygulamasının kaldırılmasını durdurma kararına tepki gösterenlerin derdinin aslında meslek liseleri olmadığı kanısı hakim.
Çünkü işin temelinde “çocukların önünün kesilmesi” filan yok. Arka bahçenin diri tutulması ve dini duyguların istismarcıları için malzeme temini gerekliliği var.
Tek dert imam hatip öğrencileridir. Her nedense her katsayı tartışmasının temelinde imam hatip öğrencilerinin geleceklerini şekillendirme projesi yatıyor.
Yoksa torna-tesviye okuyan bir liseliyi bugüne kadar kimsenin dert ettiğine şahit olmadım!
Ama temelinde her ne varsa bu temel sağlamlaştırılmalı ve eğitim sistemi yeni baştan ele alınmalıdır. Koskoca bir ülke siyasetçilerin malzeme kavgasının tartışmaları ile zaman kaybetmemeli ve bilime kucak açmalıdır.
Bunca yıldır farklı liselerde okuyan öğrenciler için ortak bir yol bulunamamasının tek sorumlusu dini siyasete alet eden siyasetçilerdir.
Madem tüm dert katsayı eşitsizliği…Öyle ise birleştirin tüm liseleri; kaldırın İmam Hatipleri.
Kaldırın Fen liselerini, spor liselerini ve diğer tüm meslek liselerini.
İmam Hatip ve diğer meslek liselerindeki "mesleki dersler" birleştirilerek düz liselerde seçmeli ders olsun.
Torna, tesviye, elektrik-elektronik vb. sanayi ara elemanı yetiştiren diğer meslek liseleri içinde aynı şey söz konusu olsun.
Açık öğretim ve Çıraklık Okulu gibi okullarla da mesleki eğitim sistemi desteklensin.
İsteyen dini içerikli dersleri haftanın belirli günleri alır ve kendi yolunu çizer. İmam olmak istiyorsa o tarafına yoğunlaşır.
İlahiyat Fakültelerine girmek isteyen öğrenci, tıpkı makine mühendisliği için uğraşan diğer öğrenci kadar emek sarf eder!
Ve üniversite sınavlarına tüm öğrenciler eşit şartlarda girsinler.
Bu sayede kimse imam hatip liselerini “arka bahçe” olarak göremez.
Var mısınız?
İtirazları duyar gibiyim.
Yıllardır süren kayıkçı kavgasının artık bitmesi gerekir. Kaybeden bu ülkenin çocukları ve kaybedilen zaman bu ülkenin geleceğidir.
O yüzden artık siyasetçiler için aynaya bakma zamanı çoktan geldi ve geçiyor. Bu işi kaşıyarak siyasi rant elde etmek işi eski bir seçim stratejisi olarak tarihe gömülsün.
Özeleştiri kültürü bu ülke topraklarına yerleşmedikçe kimse aynadaki suçluyu göremez.
Özeleştiri kültürü insanın hatasını görmesini sağlar. Aynada sadece kendisini görenler simlerle gizlenmiş gerçeğe ulaşamazlar.
Gerçek, görmek isteyenler için aynada duruyor!
http://yolagiden.blogspot.com/
">
Artık ne yapıp, edip şu katsayı meselesinin sonuna gelinmesi gerektiğine inanıyorum.
Türban nasıl yıllarca kimi partilerin elinde seçim malzemesi yapıldıysa, katsayı meselesinin de siyasetçilerin elinde seçim malzemesi yapılmasının engellenmesi gerekiyor.
Geçtiğimiz hafta Danıştay’ın katsayı ile ilgili kararı iptal etmesinden sonra tartışmalar yeniden alevlendi.
Gerçekten toplumun belli bir oranında Danıştay’ın katsayı uygulamasının kaldırılmasını durdurma kararına tepki gösterenlerin derdinin aslında meslek liseleri olmadığı kanısı hakim.
Çünkü işin temelinde “çocukların önünün kesilmesi” filan yok. Arka bahçenin diri tutulması ve dini duyguların istismarcıları için malzeme temini gerekliliği var.
Tek dert imam hatip öğrencileridir. Her nedense her katsayı tartışmasının temelinde imam hatip öğrencilerinin geleceklerini şekillendirme projesi yatıyor.
Yoksa torna-tesviye okuyan bir liseliyi bugüne kadar kimsenin dert ettiğine şahit olmadım!
Ama temelinde her ne varsa bu temel sağlamlaştırılmalı ve eğitim sistemi yeni baştan ele alınmalıdır. Koskoca bir ülke siyasetçilerin malzeme kavgasının tartışmaları ile zaman kaybetmemeli ve bilime kucak açmalıdır.
Bunca yıldır farklı liselerde okuyan öğrenciler için ortak bir yol bulunamamasının tek sorumlusu dini siyasete alet eden siyasetçilerdir.
Madem tüm dert katsayı eşitsizliği…Öyle ise birleştirin tüm liseleri; kaldırın İmam Hatipleri.
Kaldırın Fen liselerini, spor liselerini ve diğer tüm meslek liselerini.
İmam Hatip ve diğer meslek liselerindeki "mesleki dersler" birleştirilerek düz liselerde seçmeli ders olsun.
Torna, tesviye, elektrik-elektronik vb. sanayi ara elemanı yetiştiren diğer meslek liseleri içinde aynı şey söz konusu olsun.
Açık öğretim ve Çıraklık Okulu gibi okullarla da mesleki eğitim sistemi desteklensin.
İsteyen dini içerikli dersleri haftanın belirli günleri alır ve kendi yolunu çizer. İmam olmak istiyorsa o tarafına yoğunlaşır.
İlahiyat Fakültelerine girmek isteyen öğrenci, tıpkı makine mühendisliği için uğraşan diğer öğrenci kadar emek sarf eder!
Ve üniversite sınavlarına tüm öğrenciler eşit şartlarda girsinler.
Bu sayede kimse imam hatip liselerini “arka bahçe” olarak göremez.
Var mısınız?
İtirazları duyar gibiyim.
Yıllardır süren kayıkçı kavgasının artık bitmesi gerekir. Kaybeden bu ülkenin çocukları ve kaybedilen zaman bu ülkenin geleceğidir.
O yüzden artık siyasetçiler için aynaya bakma zamanı çoktan geldi ve geçiyor. Bu işi kaşıyarak siyasi rant elde etmek işi eski bir seçim stratejisi olarak tarihe gömülsün.
Özeleştiri kültürü bu ülke topraklarına yerleşmedikçe kimse aynadaki suçluyu göremez.
Özeleştiri kültürü insanın hatasını görmesini sağlar. Aynada sadece kendisini görenler simlerle gizlenmiş gerçeğe ulaşamazlar.
Gerçek, görmek isteyenler için aynada duruyor!
http://yolagiden.blogspot.com/