Lafı baştan söyleyelim. Bu haber bir " Taraf Gazetesi, taraf olalı böyle zülüm görmedi” haberidir. Bu haber bir “Taraf Gazetesi Mehmetçik Vakfı’na bağış yapacak, Ahmet Altan’ın tansiyonu çıkacak” haberidir.
Peki, Taraf Gazetesi “Mehmetçik Vakfı”na nasıl mı bağış yapacak ?
Okuyun bakalım...
* * *
Takvimler 2008 yılının temmuz ayını göstermektedir.
Ümraniye’de bir gecekonduda bulunan el bombaları ile başlayan ve adına “Ergenekon” denilen operasyon hızla büyümektedir.
Önce emekli, sonra da muazzaf subayların tutuklanması ile giderek büyüyen operasyon, ülke gündemine bomba gibi düşmüştür.
5 Temmuz günü yapılan son operasyon, 6 Temmuz tarihli gazetelerin yine manşetindedir. Bu kez gözaltına alınanlar arasında emekli bir amiral de vardır. Askeri çevreler, özellikle de deniz kuvvetleri camiası şoktadır. Çünkü emekli amiral İlker Güven, Ergenekon operasyonu çerçevesinde gözaltına alınmıştır !
Sabah erken saatlerde büyük bir merakla gazete okuyanlar arasında Emekli Amiral İlker Güven de vardır ! Gazete manşetlerinde kendisinin tutuklandığını(!) okuyan ve fotoğrafını gören emekli amiral İlker Güven, şoktadır !
Koltuğuna yaslanan İlker Paşa, “Allah kahretsin, bir gün böyle bir şey olacağı kimin aklına gelirdi ?” diye söylenirken, evin telefonu ve ve cep telefonu, durmadan çalmaktadır..
Emekli Güverte Tümamiral İlker Güven
Gelin şimdi 48 yıl öncesine gidelim...
* * *
Yıl 1962. Deniz Albay Enver Güven’in oğlu İlker, çoğu bahriyeli çocuğu gibi en büyük hayali olan baba mesleğini seçmek için Deniz Harp Okulu’nu girmiştir. (Genç İlker’in babası Enver Albay, daha sonra 1969 yılında amiral olacaktır.)
Heybeliada’da eğitim gören genç İlker için her şey güzel gitmektedir. 1964 yılında güverte teğmen olarak Donanma’ya katılan Teğmen İlker Güven’i ilginç bir süpriz beklemektedir.
Küçük bir camia olan Bahriye’de tek İlker Güven o değildir. Kendisinden 5 yıl önce teğmen çıkan bir başka İlker Güven daha vardır. Denizaltı subayı İlker Güven.
Bu isim benzerliği çoğu kez karışıklıklara yol açar. Önce denizaltı subayı İlker Güven, daha sonra da güverte subayı İlker Güven kurmay olurlar. Bahriyenin bu iki parlak kurmayı hızla yükselmektedir.
1989 yılında denizaltı subayı İlker Güven, 1993 yılında da güverte subayı İlker Güven amiral olur. Artık bahriye tarihinde ilk kez, muhtemelen de son kez, iki tane aynı adı taşıyan Amiral vardır.
Denizaltıcı İlker Güven 1995 yılında tuğamiral rütbesinde emekli olur. Güverte subayı İlker Güven ise, daha sonra tümamiral rütbesine terfi eder. Güverte subayı İlker Güven tümamiral rütbesini takarken, “Oh be, nihayet bir farkımız oldu” diyerek espiri yapar.
Güverte Tümamiral İlker Güven de 2004 yılında emekli olur. İlker Paşalar emekli hayatının keyfini sürerken, 5 Temmuz günü hayatları bir anda kabusa dönüşür. Denizaltıcı olan emekli tuğamiral İlker Güven Ergenekon operasyonu çerçevesinde gözaltına alınır.
Ancak bir çok gazete aynı hatayı yaparak, tutuklanan denizaltıcı emekli tuğamiral İlker Güven yerine, evinde oturan güverte subayı emekli tümamiral İlker Güven’in resmini yayınlar.
Sabah gazetelerde “Tutuklanan Amiral Güven” olarak kendisini gören güverte subayı emekli tümamiral İlker Güven şoktadır. Ailesi perişandır.. Evini arayanlara, “O ben değilim, öteki İlker Paşa” der. Bir yandan da aklı 48 yıllık silah arkadaşındadır. Annesi Makbule hanım kalp krizi geçirir. İlker Paşa hemen annesinin yanına koşar. Oğlunu gören annesi heyacandan yeniden bayılır.
Aradan 2 gün geçmiştir ama, çok sayıda gazete tutuklanan İlker Güven haberinde hala yanlış resmi kullanmaya devam etmektedir. Daha fazla dayanamayan İlker Paşa, avukatına “Yeter artık, derhal dava aç” talimatını verir.
Aradan geçen yaklaşık 1,5 yıl sonunda mahkemeler tek tek sonuçlanmaya başladı. İlker Paşa açtığı tüm davaları kazandı.
Peki İlker Paşa kazandığı bu tazminatları ne yapacak ? Yakın çevresinin verdiği bilgiye göre, İlker Paşa aldığı tazminatı, Mehmetçik Vakfı’na ve Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı’na bağışlayacak !
İlker Paşa’ya tazminat ödeyecek gazetelerden biri de askerlere olan nefreti ile bilinen Taraf Gazetesi. Ankara Asliye 20. Hukuk Mahkemesinin 2009/251 sayılı kararına göre, Taraf Gazetesi İlker Paşaya 7.500 TL ödemeye mahkum oldu.
Yani Taraf gazetesi de böylece askere bağış yapmış olacak !
Anlayacağınız, Taraf Gazetesi, Taraf gazetesi olalı görmediği bir zülmü görecek, tazminat olarak vereceği paralar, nefret ettiği askerlere gidecek...
Ne diyelim, inşallah Ahmet Altan kalp krizi geçirmez.
">
Lafı baştan söyleyelim. Bu haber bir " Taraf Gazetesi, taraf olalı böyle zülüm görmedi” haberidir. Bu haber bir “Taraf Gazetesi Mehmetçik Vakfı’na bağış yapacak, Ahmet Altan’ın tansiyonu çıkacak” haberidir.
Peki, Taraf Gazetesi “Mehmetçik Vakfı”na nasıl mı bağış yapacak ?
Okuyun bakalım...
* * *
Takvimler 2008 yılının temmuz ayını göstermektedir.
Ümraniye’de bir gecekonduda bulunan el bombaları ile başlayan ve adına “Ergenekon” denilen operasyon hızla büyümektedir.
Önce emekli, sonra da muazzaf subayların tutuklanması ile giderek büyüyen operasyon, ülke gündemine bomba gibi düşmüştür.
5 Temmuz günü yapılan son operasyon, 6 Temmuz tarihli gazetelerin yine manşetindedir. Bu kez gözaltına alınanlar arasında emekli bir amiral de vardır. Askeri çevreler, özellikle de deniz kuvvetleri camiası şoktadır. Çünkü emekli amiral İlker Güven, Ergenekon operasyonu çerçevesinde gözaltına alınmıştır !
Sabah erken saatlerde büyük bir merakla gazete okuyanlar arasında Emekli Amiral İlker Güven de vardır ! Gazete manşetlerinde kendisinin tutuklandığını(!) okuyan ve fotoğrafını gören emekli amiral İlker Güven, şoktadır !
Koltuğuna yaslanan İlker Paşa, “Allah kahretsin, bir gün böyle bir şey olacağı kimin aklına gelirdi ?” diye söylenirken, evin telefonu ve ve cep telefonu, durmadan çalmaktadır..
Emekli Güverte Tümamiral İlker Güven
Gelin şimdi 48 yıl öncesine gidelim...
* * *
Yıl 1962. Deniz Albay Enver Güven’in oğlu İlker, çoğu bahriyeli çocuğu gibi en büyük hayali olan baba mesleğini seçmek için Deniz Harp Okulu’nu girmiştir. (Genç İlker’in babası Enver Albay, daha sonra 1969 yılında amiral olacaktır.)
Heybeliada’da eğitim gören genç İlker için her şey güzel gitmektedir. 1964 yılında güverte teğmen olarak Donanma’ya katılan Teğmen İlker Güven’i ilginç bir süpriz beklemektedir.
Küçük bir camia olan Bahriye’de tek İlker Güven o değildir. Kendisinden 5 yıl önce teğmen çıkan bir başka İlker Güven daha vardır. Denizaltı subayı İlker Güven.
Bu isim benzerliği çoğu kez karışıklıklara yol açar. Önce denizaltı subayı İlker Güven, daha sonra da güverte subayı İlker Güven kurmay olurlar. Bahriyenin bu iki parlak kurmayı hızla yükselmektedir.
1989 yılında denizaltı subayı İlker Güven, 1993 yılında da güverte subayı İlker Güven amiral olur. Artık bahriye tarihinde ilk kez, muhtemelen de son kez, iki tane aynı adı taşıyan Amiral vardır.
Denizaltıcı İlker Güven 1995 yılında tuğamiral rütbesinde emekli olur. Güverte subayı İlker Güven ise, daha sonra tümamiral rütbesine terfi eder. Güverte subayı İlker Güven tümamiral rütbesini takarken, “Oh be, nihayet bir farkımız oldu” diyerek espiri yapar.
Güverte Tümamiral İlker Güven de 2004 yılında emekli olur. İlker Paşalar emekli hayatının keyfini sürerken, 5 Temmuz günü hayatları bir anda kabusa dönüşür. Denizaltıcı olan emekli tuğamiral İlker Güven Ergenekon operasyonu çerçevesinde gözaltına alınır.
Ancak bir çok gazete aynı hatayı yaparak, tutuklanan denizaltıcı emekli tuğamiral İlker Güven yerine, evinde oturan güverte subayı emekli tümamiral İlker Güven’in resmini yayınlar.
Sabah gazetelerde “Tutuklanan Amiral Güven” olarak kendisini gören güverte subayı emekli tümamiral İlker Güven şoktadır. Ailesi perişandır.. Evini arayanlara, “O ben değilim, öteki İlker Paşa” der. Bir yandan da aklı 48 yıllık silah arkadaşındadır. Annesi Makbule hanım kalp krizi geçirir. İlker Paşa hemen annesinin yanına koşar. Oğlunu gören annesi heyacandan yeniden bayılır.
Aradan 2 gün geçmiştir ama, çok sayıda gazete tutuklanan İlker Güven haberinde hala yanlış resmi kullanmaya devam etmektedir. Daha fazla dayanamayan İlker Paşa, avukatına “Yeter artık, derhal dava aç” talimatını verir.
Aradan geçen yaklaşık 1,5 yıl sonunda mahkemeler tek tek sonuçlanmaya başladı. İlker Paşa açtığı tüm davaları kazandı.
Peki İlker Paşa kazandığı bu tazminatları ne yapacak ? Yakın çevresinin verdiği bilgiye göre, İlker Paşa aldığı tazminatı, Mehmetçik Vakfı’na ve Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı’na bağışlayacak !
İlker Paşa’ya tazminat ödeyecek gazetelerden biri de askerlere olan nefreti ile bilinen Taraf Gazetesi. Ankara Asliye 20. Hukuk Mahkemesinin 2009/251 sayılı kararına göre, Taraf Gazetesi İlker Paşaya 7.500 TL ödemeye mahkum oldu.
Yani Taraf gazetesi de böylece askere bağış yapmış olacak !
Anlayacağınız, Taraf Gazetesi, Taraf gazetesi olalı görmediği bir zülmü görecek, tazminat olarak vereceği paralar, nefret ettiği askerlere gidecek...
Ne diyelim, inşallah Ahmet Altan kalp krizi geçirmez.