Samimiyet

Sevgili okurlar, İran’la Batı dünyasının ilişkileri giderek ısınmakta. Ekim 2003’de...

Engin Civan engin.civan@haber3.com

Sevgili okurlar, İran’la Batı dünyasının ilişkileri giderek ısınmakta. Ekim 2003’de yazdığım “Samimiyet Var Mı ?” konulu yazımda İran’ın niyetinin içten olup olmadığını analiz etmiştim. Aradan geçen 2 yılı aşkın sürede İran rejimi kimseyi takmadan nükleer projesine devam etti. İran liderinin sağda solda bir devlet başkanına yakışmayacak demeçleri eğer İran rejimi için bir gösterge ise, elinde nükleer silahı bulunan bir İran dünyanın başına büyük dert olur. Rusya’nın Girişimleri : Moskova dönüşü İran Milli Güvenlik Kurulu Sekreteri Ali Laricani Rus teklifine sıcak baktıklarını ve biraz ince ayar gerektiğini belirtti. ABD Dışişleri Bakanı Rice global anlamda İran aleyhine sürekli lobi yaparak Uluslararası Atom Enerjisi Ajansını 2 Şubat tarihinde olağaüstü toplantıya çağırdı. Toplantının sonucunda ABD İran’ın BM Güvenlik Konseyine sevk edilmesine çalışmakta. İran’da Taktik Çok : İran beklendiği gibi 2 Şubat toplantısı öncesi söylemini yumuşatarak Rusya’nın diğer Batılı devletleri ikna etmesine zemin hazırlamakta. Rusya, Avrupa ve Amerikayı , İran’ın nükleer programının kontrol edilebileceğine dair ikna etmeye çalışacak. Avrupalıların başaramadığını Rusya başarmaya çalışacak. Ve Putin global lider konumunu koruyacak. Eğer Ruslar başarılı olursa konu BM Güvenlik kuruluna sevk edilmeyecek ve böylece İran rahatlayacak. Rusları Batı’nın üzerine salan İran, Çin’le ayrı ( deal = iş bitirme ) peşinde. 26 Ocak günü Çin’e giden Ali Laricani, Çin’in ikinci büyük enerji kaynağı olan İran’ın BM Güvenlik Konseyine sevk edilmesine Çinlilerin isteksiz kalmasına çalışmakta. Hindistan da Devrede : Bush önümüzdeki Mart ayında Hindistanı ziyaret edecek. Ziyaretten önce ABD Hindistan büyükelçisi, Atom Enerji Komisyonununda Hindistanın İran’ı BM Güvenlik Konseyine sevk edecek oy kullanmasını rica etti. Hindistan hükümeti, bir yandan Amerika’dan nükleer teknoloji transferi için izin almaya çalışırken diğer yandan koalisyon ortağı sol partilerin İran’a yaptırım uygulamaya isteksiz olmaları nedeni ile, köşeye sıkışmış durumda. Hindistan’ın çıkış noktası, kadim dostu Rusya ile görüşüp, konuyu oylamaya almamak. Böylece İran rahat bir nefes alacak. İran Blair’i ‘Kafa Kola’ Almış Durumda : Avrupa grubunda İran’ın en kolay ikna edeceği ülke İngiltere olarak gözükmekte. İngiliz dışişleri bakanı Rus teklifine sıcak baktıklarını şimdiden ifade etti bile. İran’da son üç ayda yapılan ve onlarca insanın ölümü ile sonuçlanan bombalama olaylarında İngiliz ajanlarının işbirliğinin ortaya çıkması İngilterenin İranla ilişkilerini zora sokmakta. Uluslararası Satrançta İran Şanslı : Sonuç olarak İran’ın konuyu sürüncemede tutması için şartlar İran lehine gözükmekte. İran ’uranyum zenginleştirmesi’ yaparak atom bombasına hergün biraz daha yaklaşmakta. Uluslararası çıkar çatışmalarını kendi yönünde kullanmakta. Bu oyunda bilinmeyen joker, ABD’nin sabrının taşıp, İsrail’e doğrudan müdahale için yeşil ışık yakıp yakmayacağı. Eğer İsrail İran’ın nükleer tesislerini, Saddam’a yaptığı gibi, bombalarsa, o zaman Orta Doğu’da, hele hele Hamas’ın Filistinde iktidar olduğu bir ortamda neler olacağını, taahayyül etmek bile zor. Orta Doğulunun ’herkese herşeyi yapabilme hakkının her zaman mahfuz’ olduğu bir coğrafya, doğal olarak Türkiye’yi de zora sokacaktır.


">

Sevgili okurlar, İran’la Batı dünyasının ilişkileri giderek ısınmakta. Ekim 2003’de yazdığım “Samimiyet Var Mı ?” konulu yazımda İran’ın niyetinin içten olup olmadığını analiz etmiştim. Aradan geçen 2 yılı aşkın sürede İran rejimi kimseyi takmadan nükleer projesine devam etti. İran liderinin sağda solda bir devlet başkanına yakışmayacak demeçleri eğer İran rejimi için bir gösterge ise, elinde nükleer silahı bulunan bir İran dünyanın başına büyük dert olur. Rusya’nın Girişimleri : Moskova dönüşü İran Milli Güvenlik Kurulu Sekreteri Ali Laricani Rus teklifine sıcak baktıklarını ve biraz ince ayar gerektiğini belirtti. ABD Dışişleri Bakanı Rice global anlamda İran aleyhine sürekli lobi yaparak Uluslararası Atom Enerjisi Ajansını 2 Şubat tarihinde olağaüstü toplantıya çağırdı. Toplantının sonucunda ABD İran’ın BM Güvenlik Konseyine sevk edilmesine çalışmakta. İran’da Taktik Çok : İran beklendiği gibi 2 Şubat toplantısı öncesi söylemini yumuşatarak Rusya’nın diğer Batılı devletleri ikna etmesine zemin hazırlamakta. Rusya, Avrupa ve Amerikayı , İran’ın nükleer programının kontrol edilebileceğine dair ikna etmeye çalışacak. Avrupalıların başaramadığını Rusya başarmaya çalışacak. Ve Putin global lider konumunu koruyacak. Eğer Ruslar başarılı olursa konu BM Güvenlik kuruluna sevk edilmeyecek ve böylece İran rahatlayacak. Rusları Batı’nın üzerine salan İran, Çin’le ayrı ( deal = iş bitirme ) peşinde. 26 Ocak günü Çin’e giden Ali Laricani, Çin’in ikinci büyük enerji kaynağı olan İran’ın BM Güvenlik Konseyine sevk edilmesine Çinlilerin isteksiz kalmasına çalışmakta. Hindistan da Devrede : Bush önümüzdeki Mart ayında Hindistanı ziyaret edecek. Ziyaretten önce ABD Hindistan büyükelçisi, Atom Enerji Komisyonununda Hindistanın İran’ı BM Güvenlik Konseyine sevk edecek oy kullanmasını rica etti. Hindistan hükümeti, bir yandan Amerika’dan nükleer teknoloji transferi için izin almaya çalışırken diğer yandan koalisyon ortağı sol partilerin İran’a yaptırım uygulamaya isteksiz olmaları nedeni ile, köşeye sıkışmış durumda. Hindistan’ın çıkış noktası, kadim dostu Rusya ile görüşüp, konuyu oylamaya almamak. Böylece İran rahat bir nefes alacak. İran Blair’i ‘Kafa Kola’ Almış Durumda : Avrupa grubunda İran’ın en kolay ikna edeceği ülke İngiltere olarak gözükmekte. İngiliz dışişleri bakanı Rus teklifine sıcak baktıklarını şimdiden ifade etti bile. İran’da son üç ayda yapılan ve onlarca insanın ölümü ile sonuçlanan bombalama olaylarında İngiliz ajanlarının işbirliğinin ortaya çıkması İngilterenin İranla ilişkilerini zora sokmakta. Uluslararası Satrançta İran Şanslı : Sonuç olarak İran’ın konuyu sürüncemede tutması için şartlar İran lehine gözükmekte. İran ’uranyum zenginleştirmesi’ yaparak atom bombasına hergün biraz daha yaklaşmakta. Uluslararası çıkar çatışmalarını kendi yönünde kullanmakta. Bu oyunda bilinmeyen joker, ABD’nin sabrının taşıp, İsrail’e doğrudan müdahale için yeşil ışık yakıp yakmayacağı. Eğer İsrail İran’ın nükleer tesislerini, Saddam’a yaptığı gibi, bombalarsa, o zaman Orta Doğu’da, hele hele Hamas’ın Filistinde iktidar olduğu bir ortamda neler olacağını, taahayyül etmek bile zor. Orta Doğulunun ’herkese herşeyi yapabilme hakkının her zaman mahfuz’ olduğu bir coğrafya, doğal olarak Türkiye’yi de zora sokacaktır.


Tüm yazılarını göster