Öğretmenlerin Yaz Tatili Süresi

    Milli Eğitim Bakanı Ömer DİNÇER, öğretmenlerin 3 (üç)ayın tamamında tatil...

Hasan Güneş hgunes0202@gmail.com

    Milli Eğitim Bakanı Ömer DİNÇER, öğretmenlerin 3 (üç)ayın tamamında tatil yapamayacaklarını belirterek, en az 1(bir) ay süre ile öğretmenlerin eğitime tabi tutulacağını belirtmektedir. Bunu her öğretmeni değişik illere, taşıyarak yapmayacaklarını ifade eden DİNÇER” Herkesi kendi ilinde kendi ilçesinde eğitime tabi tutacağız” demektedir.

       Öğretmenlerin tepkiyle karşıladığı bu düşüncenin birçok eleştirilecek yönü vardır.

       Bakan tarafından, her ne kadar tatilin 3 (üç) ay olduğu açıklansa da bir ay zaten seminer çalışmaları için ayrılmaktadır. Yani, açıklandığı gibi öğretmenin yaz tatili 3 (üç) ay değil, 2 (iki) ay.

     Yine, bakanın açıklamasında “Öğretmenlerin hem mesleki alanlarındaki gelişmelerini, hem dünyadaki ve ülkemizdeki değişme ve gelişmeleri ve nihayet müfredatı yapılacak değişme ve gelişmeleri, hem de kendi bulundukları çevre ile ilgili ve mesleki formasyonları ile alakalı eğitime tabi tutulacaktır” denilmektedir. Yıllara sığdırılacak bu çalışmanın içeriği bakımından 1 (bir) ay gibi kısa bir süreye sığdırılması tartışılabilir.

     Yine tartışılacak konulardan biri de eğitimin verileceği illerin ve ilçelerin yaz koşullarında iklim koşullarının ne ölçüde elverişli olup olmadığıdır. Çünkü mevsim sıcağı yaklaşık 45 dereceyi bulan iller var.

    Eleştirilmesi ve tartışılması gereken noktalardan biri de öğretmenlik mesleğinin, diğer meslek alanlarıyla kıyaslandığında, niteliğinin tam olarak anlaşılmamış olmasıdır.

   Öğretmenlik sadece derse girmekle sınırlı değildir. Derse hazırlık aşaması da öğretmenin iş yükü çerçevesinde düşünülmelidir. Ayrıca, öğretmenin toplum içinde aydın olma gibi görevlerini de hesaba katmak gerekir.

    Görüldüğü gibi öğretmenlik mesleği diğer mesleklerle kıyaslandığında yoğun tempo, performans ve zaman gerektiren bir meslektir. Bütün bu anlatılanlar, öğretmenlerin uzun süreli bir tatil sürecini  geçirmelerini gerektirmektedir. Aslında, sadece öğretmenin dinlenmesi olarak algılanan yaz tatili, öğrenciler açısından da olumlu bir işleve sahip olduğu düşünülmelidir. Çünkü, uzmanlarca etkin yaz tatili ruh sağlığının önemli koşullarından biri sayılmaktadır. Bu olumlu psikolojik durumdan sadece öğretmenlerimiz değil  öğrencilerimizde etkilenecektir. Başka bir ifadeyle, uzun süren bir öğretmen tatili etkili öğretme-öğrenme etkinlikleri için bir kazanç sayılmalıdır.  

">

    Milli Eğitim Bakanı Ömer DİNÇER, öğretmenlerin 3 (üç)ayın tamamında tatil yapamayacaklarını belirterek, en az 1(bir) ay süre ile öğretmenlerin eğitime tabi tutulacağını belirtmektedir. Bunu her öğretmeni değişik illere, taşıyarak yapmayacaklarını ifade eden DİNÇER” Herkesi kendi ilinde kendi ilçesinde eğitime tabi tutacağız” demektedir.

       Öğretmenlerin tepkiyle karşıladığı bu düşüncenin birçok eleştirilecek yönü vardır.

       Bakan tarafından, her ne kadar tatilin 3 (üç) ay olduğu açıklansa da bir ay zaten seminer çalışmaları için ayrılmaktadır. Yani, açıklandığı gibi öğretmenin yaz tatili 3 (üç) ay değil, 2 (iki) ay.

     Yine, bakanın açıklamasında “Öğretmenlerin hem mesleki alanlarındaki gelişmelerini, hem dünyadaki ve ülkemizdeki değişme ve gelişmeleri ve nihayet müfredatı yapılacak değişme ve gelişmeleri, hem de kendi bulundukları çevre ile ilgili ve mesleki formasyonları ile alakalı eğitime tabi tutulacaktır” denilmektedir. Yıllara sığdırılacak bu çalışmanın içeriği bakımından 1 (bir) ay gibi kısa bir süreye sığdırılması tartışılabilir.

     Yine tartışılacak konulardan biri de eğitimin verileceği illerin ve ilçelerin yaz koşullarında iklim koşullarının ne ölçüde elverişli olup olmadığıdır. Çünkü mevsim sıcağı yaklaşık 45 dereceyi bulan iller var.

    Eleştirilmesi ve tartışılması gereken noktalardan biri de öğretmenlik mesleğinin, diğer meslek alanlarıyla kıyaslandığında, niteliğinin tam olarak anlaşılmamış olmasıdır.

   Öğretmenlik sadece derse girmekle sınırlı değildir. Derse hazırlık aşaması da öğretmenin iş yükü çerçevesinde düşünülmelidir. Ayrıca, öğretmenin toplum içinde aydın olma gibi görevlerini de hesaba katmak gerekir.

    Görüldüğü gibi öğretmenlik mesleği diğer mesleklerle kıyaslandığında yoğun tempo, performans ve zaman gerektiren bir meslektir. Bütün bu anlatılanlar, öğretmenlerin uzun süreli bir tatil sürecini  geçirmelerini gerektirmektedir. Aslında, sadece öğretmenin dinlenmesi olarak algılanan yaz tatili, öğrenciler açısından da olumlu bir işleve sahip olduğu düşünülmelidir. Çünkü, uzmanlarca etkin yaz tatili ruh sağlığının önemli koşullarından biri sayılmaktadır. Bu olumlu psikolojik durumdan sadece öğretmenlerimiz değil  öğrencilerimizde etkilenecektir. Başka bir ifadeyle, uzun süren bir öğretmen tatili etkili öğretme-öğrenme etkinlikleri için bir kazanç sayılmalıdır.  

Tüm yazılarını göster