Öğretmenler Meğer Az Çalışıyormuş

Bu günlerde, üzerinde durulması gereken konuların başında, öğretmen moraligelmektedir....

Hasan Güneş hgunes0202@gmail.com

Bu günlerde, üzerinde durulması gereken konuların başında, öğretmen morali
gelmektedir. Öğrencilerin her gün morali bozuk, öğretmenlerle karşı karşıya kalmaları,
büyük kayıplara neden olmaktadır. Ülkemizde, bu konunun üzerinde, yetkililerce durulduğu
söylenemez.

Öğrenci başarısı, öğretmen morali tarafından etkilendiği bilinen bir gerçektir.

Yine, çok önemli bir toplumsal girişim olan eğitim düzenlemeleri ve uygulamaları
öğretmen başarısı üzerinde etkisi büyük olduğu bilinmektedir. Başka bir ifadeyle, öğretmenin
başarısı, iktidarın eğitim politikaları, düzenlemeleri ve uygulamalarına bağlıdır. İktidarca,
gerekli önlemler alınmadıkça, morali bozuk öğretmenler yüzünden çok küçük sonuçların
alınması kaçınılmazdır.

AKP iktidarınca, öğretmenlerimizin moralini bozarak ve dolayısıyla öğretme-öğrenme
sürecini olumsuz etkileyen birçok düzenleme ve uygulamada imzası bulunmaktadır.
Bu uygulamaların başında, geçen günlerde yürürlüğe giren ve kamuoyunda 4+4+4
zorunlu eğitim yasası olarak bilinen eğitim modeli gelmektedir. Bu yasayla, eğitimimiz daha
da gericileştirilmiştir. Üstelik uygulamanın pedagojik olarak savunulur yanı da yoktur.
Yine, öğrencilerin, öğretmenlerden gördüğü olumsuzlukları bildirmek için Alo 147 hattı
kuruluyor. Bu uygulama, sınıfta öğretmen-öğrenci arasında güven bunalımına neden olduğu
gibi; öğrencileri ispiyonculuğa özendirmektedir.

Bugünlerde de MEB ve Başbakanın açıklamaları, öğretmenin moralini olumsuz
etkileyecek düzeydedir. Geçenlerde MEB’in soru önergesine verdiği yanıt; öğretmen
maaşlarının kişi başına düşen Gayri Safi Yurtiçi Hasılaya oranına bakıldığında Türkiye
OECD ülkeleri arasında ikinci sırada yer alıyor.

İstatistikleri ve rakamları manipüle ederek kamuoyunu kandırmak için çok büyük yalan
söylüyorlar.

Diğer taraftan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın memurları bölmek için öğretmenler
haftada 15 saat çalışıyor 2 ay da dinleniyor diye açıklamada bulunması oldukça
düşündürücüdür. Başbakan ve MEB’ nın açıklamaları Öğretmenleri aşağılamaktan öteye
gidemez.

Bildiğimiz öğretmenlerimizin mevcut durumlarından pek memnun olmadığı yönündedir.
Yapılan öğretmen eylemleri ve son iş bırakma eylemi bu durumun önemli kanıtıdır.
Erdoğan iktidarı, öğretme-öğrenme sürecinin en önemli öğesi olan öğretmenlerimizin
moralini ve dolayısıyla eğitim sürecini olumsuz etkileyecek düzenlemelere, uygulamalara
imza atmaktan öte bir şey yapmamaktadır

Aslında, hükümetçe öğretmenlerimiz ile ilgili yapılan düzenlemeler, uygulamalar
gösteriyor ki Erdoğan iktidarının, Türkiye cumhuriyetinin yılmaz aydınları öğretmenlerle
sorunları var.

">

Bu günlerde, üzerinde durulması gereken konuların başında, öğretmen morali
gelmektedir. Öğrencilerin her gün morali bozuk, öğretmenlerle karşı karşıya kalmaları,
büyük kayıplara neden olmaktadır. Ülkemizde, bu konunun üzerinde, yetkililerce durulduğu
söylenemez.

Öğrenci başarısı, öğretmen morali tarafından etkilendiği bilinen bir gerçektir.

Yine, çok önemli bir toplumsal girişim olan eğitim düzenlemeleri ve uygulamaları
öğretmen başarısı üzerinde etkisi büyük olduğu bilinmektedir. Başka bir ifadeyle, öğretmenin
başarısı, iktidarın eğitim politikaları, düzenlemeleri ve uygulamalarına bağlıdır. İktidarca,
gerekli önlemler alınmadıkça, morali bozuk öğretmenler yüzünden çok küçük sonuçların
alınması kaçınılmazdır.

AKP iktidarınca, öğretmenlerimizin moralini bozarak ve dolayısıyla öğretme-öğrenme
sürecini olumsuz etkileyen birçok düzenleme ve uygulamada imzası bulunmaktadır.
Bu uygulamaların başında, geçen günlerde yürürlüğe giren ve kamuoyunda 4+4+4
zorunlu eğitim yasası olarak bilinen eğitim modeli gelmektedir. Bu yasayla, eğitimimiz daha
da gericileştirilmiştir. Üstelik uygulamanın pedagojik olarak savunulur yanı da yoktur.
Yine, öğrencilerin, öğretmenlerden gördüğü olumsuzlukları bildirmek için Alo 147 hattı
kuruluyor. Bu uygulama, sınıfta öğretmen-öğrenci arasında güven bunalımına neden olduğu
gibi; öğrencileri ispiyonculuğa özendirmektedir.

Bugünlerde de MEB ve Başbakanın açıklamaları, öğretmenin moralini olumsuz
etkileyecek düzeydedir. Geçenlerde MEB’in soru önergesine verdiği yanıt; öğretmen
maaşlarının kişi başına düşen Gayri Safi Yurtiçi Hasılaya oranına bakıldığında Türkiye
OECD ülkeleri arasında ikinci sırada yer alıyor.

İstatistikleri ve rakamları manipüle ederek kamuoyunu kandırmak için çok büyük yalan
söylüyorlar.

Diğer taraftan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın memurları bölmek için öğretmenler
haftada 15 saat çalışıyor 2 ay da dinleniyor diye açıklamada bulunması oldukça
düşündürücüdür. Başbakan ve MEB’ nın açıklamaları Öğretmenleri aşağılamaktan öteye
gidemez.

Bildiğimiz öğretmenlerimizin mevcut durumlarından pek memnun olmadığı yönündedir.
Yapılan öğretmen eylemleri ve son iş bırakma eylemi bu durumun önemli kanıtıdır.
Erdoğan iktidarı, öğretme-öğrenme sürecinin en önemli öğesi olan öğretmenlerimizin
moralini ve dolayısıyla eğitim sürecini olumsuz etkileyecek düzenlemelere, uygulamalara
imza atmaktan öte bir şey yapmamaktadır

Aslında, hükümetçe öğretmenlerimiz ile ilgili yapılan düzenlemeler, uygulamalar
gösteriyor ki Erdoğan iktidarının, Türkiye cumhuriyetinin yılmaz aydınları öğretmenlerle
sorunları var.

Tüm yazılarını göster