Mardin’de yaşayan ve yoksul bir ailenin kızı olan 14 yaşındaki N.Ç. “daha iyi bir yaşam” vaadiyle kandırılıp bölgenin çoğu kamu görevlisi olan 26 kişiye pazarlandı. Olay ilk defa N.Ç.’nin 2002 yılının Temmuz ayında Emniyet’e başvurmasıyla ortaya çıktı; ancak yedi ay sonra, yani Şubat 2003’te olayın gazete manşetlerinde yer almasıyla halk haberdar olabildi.
Mahkemelerde N.Ç., kendisini kandırdığı iddia edilen iki kadının gözetiminde, aralarında Kaymakamlık Yazıişleri Müdürünün, TEDAŞ çalışanlarının, bir ilkokulun müdür yardımcısının ve bir jandarma yüzbaşının da bulunduğu 26 kişinin boşaltılan köylerde, eski hükümet konağında, ve Kaymakamlık Yazıişleri Müdürü’nün odasında kendisine tecavüz ettiğini söyleyerek sanıkları teşhis etti. Sanıklarsa duruşmalarda kendilerinin komploya kurban gittiğini iddia ediyorlardı.
Toplam iki yüz kişiye 20 milyon TL. karşılığı pazarlanan N.Ç.’ye destek olmak için duruşmalara katılmak isteyen Diyarbakır ve Batman Kadın platformlarının üyeleri ve İnsan Hakları Derneği üyeleri engellendi ve adliye koridorlarını dolduran sanık yakınları tarafından fiziksel saldırıya uğradılar.
N.Ç.’nin bu cesur çıkışı, benzer olaylara maruz kalan Kahramanmaraşlı G.K.’ya ilham kaynağı olarak onu da polise başvurmaya itti. Küçük yaşta evlendirilen, fakat resmi nikah kıyılamadığı için dayısı Mehmet Kabalcı tarafından evden alındıktan sonra bir yıldır fuhuş yapmaya zorlanan G.K. da 12 yaşında. G.K’nin 32 yaşındaki nikahsız eşi Duran Koca, dayısı ve bir yıl boyunca G.K.’nın pazarlandığı 11 kişi tutuklu olarak yargılanıyor.
Benzer bir olay da Mersin’de yaşayan 16 yaşındaki Ş.Ş ‘ nin başına geliyor.
Çoğu Sanayi Sitesi’nde kalfa ve çırak olarak çalışan 40 kişi ile cinsel ilişkiye girmeye zorlanıyor. Sanık yakınları ise Ş.Ş.’nin akli dengesinin bozuk olduğunu, yolda gördüğü herkesi “Bana tecavüz etti” diye suçladığını ileri sürüyorlar.
Bu üç genç kıza daha doğrusu kız çocuğuna baktığımızda bu çocukların yakınları tarafından insanlara organize biçimde pazarlandığını ve maalesef satıldığını görüyoruz.
Son dönemde Türkiye’deki çocuk fahişeliğindeki görünür artış, rakamlara da yansıyor. 1. İstanbul Çocuk Kurultayı’nda sunulan, öğretim üyeleri Esin Kuntay ve Güliz Erginsoy’un raporuna göre, sadece İstanbul’da 500 kız çocuğu seks işçisi olarak çalışıyor. 500 çocuktan kendilerine yüz yüze ulaşılabilen 30’u arasında birinin ilk cinsel deneyini henüz 10 yaşındayken yaşamış olması ise tüyler ürpertici. İstanbul dışında, cinsel sömürüye uğrayan çocukların tespit edildikleri yerler arasında Ankara, İzmir, Antalya, Bursa, Çanakkale, Denizli, Diyarbakır, Edirne, Erzincan, Kastamonu, Konya, Manisa, Uşak, Fethiye, Bodrum ve Şarköy bulunuyor.
N.Ç Davası umarız bir utanç davası olarak akıllara kazınır ve diğer çocukların bir daha cinsel istismarlara uğramaması ve cinsel köle olarak kullanılmamasına örnek teşkil eder ve suçlular artık hak ettiklerince ağır ve caydırıcı cezalar alırlar....
">
Mardin’de yaşayan ve yoksul bir ailenin kızı olan 14 yaşındaki N.Ç. “daha iyi bir yaşam” vaadiyle kandırılıp bölgenin çoğu kamu görevlisi olan 26 kişiye pazarlandı. Olay ilk defa N.Ç.’nin 2002 yılının Temmuz ayında Emniyet’e başvurmasıyla ortaya çıktı; ancak yedi ay sonra, yani Şubat 2003’te olayın gazete manşetlerinde yer almasıyla halk haberdar olabildi.
Mahkemelerde N.Ç., kendisini kandırdığı iddia edilen iki kadının gözetiminde, aralarında Kaymakamlık Yazıişleri Müdürünün, TEDAŞ çalışanlarının, bir ilkokulun müdür yardımcısının ve bir jandarma yüzbaşının da bulunduğu 26 kişinin boşaltılan köylerde, eski hükümet konağında, ve Kaymakamlık Yazıişleri Müdürü’nün odasında kendisine tecavüz ettiğini söyleyerek sanıkları teşhis etti. Sanıklarsa duruşmalarda kendilerinin komploya kurban gittiğini iddia ediyorlardı.
Toplam iki yüz kişiye 20 milyon TL. karşılığı pazarlanan N.Ç.’ye destek olmak için duruşmalara katılmak isteyen Diyarbakır ve Batman Kadın platformlarının üyeleri ve İnsan Hakları Derneği üyeleri engellendi ve adliye koridorlarını dolduran sanık yakınları tarafından fiziksel saldırıya uğradılar.
N.Ç.’nin bu cesur çıkışı, benzer olaylara maruz kalan Kahramanmaraşlı G.K.’ya ilham kaynağı olarak onu da polise başvurmaya itti. Küçük yaşta evlendirilen, fakat resmi nikah kıyılamadığı için dayısı Mehmet Kabalcı tarafından evden alındıktan sonra bir yıldır fuhuş yapmaya zorlanan G.K. da 12 yaşında. G.K’nin 32 yaşındaki nikahsız eşi Duran Koca, dayısı ve bir yıl boyunca G.K.’nın pazarlandığı 11 kişi tutuklu olarak yargılanıyor.
Benzer bir olay da Mersin’de yaşayan 16 yaşındaki Ş.Ş ‘ nin başına geliyor.
Çoğu Sanayi Sitesi’nde kalfa ve çırak olarak çalışan 40 kişi ile cinsel ilişkiye girmeye zorlanıyor. Sanık yakınları ise Ş.Ş.’nin akli dengesinin bozuk olduğunu, yolda gördüğü herkesi “Bana tecavüz etti” diye suçladığını ileri sürüyorlar.
Bu üç genç kıza daha doğrusu kız çocuğuna baktığımızda bu çocukların yakınları tarafından insanlara organize biçimde pazarlandığını ve maalesef satıldığını görüyoruz.
Son dönemde Türkiye’deki çocuk fahişeliğindeki görünür artış, rakamlara da yansıyor. 1. İstanbul Çocuk Kurultayı’nda sunulan, öğretim üyeleri Esin Kuntay ve Güliz Erginsoy’un raporuna göre, sadece İstanbul’da 500 kız çocuğu seks işçisi olarak çalışıyor. 500 çocuktan kendilerine yüz yüze ulaşılabilen 30’u arasında birinin ilk cinsel deneyini henüz 10 yaşındayken yaşamış olması ise tüyler ürpertici. İstanbul dışında, cinsel sömürüye uğrayan çocukların tespit edildikleri yerler arasında Ankara, İzmir, Antalya, Bursa, Çanakkale, Denizli, Diyarbakır, Edirne, Erzincan, Kastamonu, Konya, Manisa, Uşak, Fethiye, Bodrum ve Şarköy bulunuyor.
N.Ç Davası umarız bir utanç davası olarak akıllara kazınır ve diğer çocukların bir daha cinsel istismarlara uğramaması ve cinsel köle olarak kullanılmamasına örnek teşkil eder ve suçlular artık hak ettiklerince ağır ve caydırıcı cezalar alırlar....