Kendini gerçekleştirme güdüsü ve öğretmenlik mesleği

...

Hasan Güneş hgunes0202@gmail.com

                               

Güdülerin/ihtiyaçların karşılanması her insanın hakkı olduğu gibi öğretmenlerimizin en doğal hakkıdır. Fizyolojik olsun psikolojik olsun bütün güdülerin kaynağını öz gerçekleşim olduğu literatürde ifade edilmektedir. İzleyen satırlarda öz gerçekleşim güdüsünün hiyerarşik yapısı, bunların öğretmenler açısından önemi ve bu güdülerin karşılanacağına ilişkin bilgilere yer verilmiştir.

  Bilindiği gibi, Abraham Maslow’un öne sürdüğü Özgerçekleşim güdüsü bir sıra izlemektedir. Bunlar, fizyolojik, güvenlik, ait olma, sevgi ve saygı, kendini gerçekleştirmedir. 

  Fizyolojik ihtiyaçlar denildiğinde yeme içme vb.leri gelmektedir. Kasım 2014’de açıklanan bir araştırmaya göre, dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken gıda harcaması tutarı harcaması tutarı açlık sınırı 1.224.87TL. Yine, gıda harcaması ile birlikte giyim, konut (kira, elektrik, su, yakıt) ulaşım, eğitim sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer harcamaların toplam tutarı ( yoksulluk sınırı) ise 3.989.80TL’dir. Oysa, öğretmenlerimizin maaş ortalaması 750-1000 dolar arasındadır.   

 Bu veriler ışığında, öğretmenlerin bazı fizyolojik ihtiyaçlarının tam olarak karşılanması mümkün görünmemektedir. Maslow’a göre, bir sonraki aşama öğretmenlerin güvenlik ihtiyacının karşılanmasıdır. Ancak, öğretmene  bazı velilerce ve öğrencilerce uygulanan şiddeti kim inkar edebilir.

    Eğitim Sen’in yaptığı bir çalışmaya göre, öğretmenlerden yüzde 8’i şiddet mağduru.  Meslek hayatında şiddete maruz kaldığını ifade eden öğretmenlerden %33.78’si öğrencisi, yüzde 32.75’i yöneticileri, yüzde 22.61’i meslektaşı ve yüzde 10.87’i eşi tarafından şiddete maruz kaldığını belirtmektedir. Bu koşullara sahip bir ortamda tam anlamıyla öğretmenlerimizin güvenlik ihtiyacının karşılandığını kim söyleyebilir?

      Öğretmen bir gruba ait olmak ister. Bunun için okullardaki meslektaşlarının oluşturduğu grup bir fırsat olabilir. Okullarda etkinliklere daha çok yer verilebilir. Yine, öğretmenler arasında ortak amaçlar belirlenerek, aralarında dayanışmayı arttırabilir. Bu durumda da öğretmenler açısından ait olma duygusu artacaktır.

   Maslow’a göre, saygı ihtiyacının karşılanması önemli yer tutmaktadır. Bunun için de öğretmenin kendini yeterli başarılı olarak algılama ihtiyacını karşılanması gerekir. Öğretmenlerin saygı ihtiyacının karşılanması için okul yöneticilerinin okulda demokratik bir iklim yaratmaları önemli bir yer tutmaktadır.

    Maslow’a göre güdü/ihtiyaçlar hiyerarşisinin en son aşaması kendini gerçekleştirmedir. En başta öğretmenlerimize doğuştan getirdiği potansiyelin/gizil güçlerini gerçekleştirme fırsatı tanınmalıdır. Devletce desteklenmelidir. Yine kaliteli, iyi yaşam kendini gerçekleştirmede önem taşıyor. Bunu sağlayacak devletin kendisidir. Yine eğitim yöneticilerine de büyük roller düşmektedir. Ancak, öğretmenlerimiz kaliteli yaşam açısından sınırlı olanaklara sahiptir. Kısaca, öğretmenlerimizin mutlu uyumlu bir yaşam sürdürmeleri bir ölçüde kendini gerçekleştirme güdüsünün karşılanmasına bağlıdır. Ancak gerek uygulanan eğitim politikaları gerekse sağlanması gereken olanakların  çok yetersiz olduğu söylenebilir.   

">

                               

Güdülerin/ihtiyaçların karşılanması her insanın hakkı olduğu gibi öğretmenlerimizin en doğal hakkıdır. Fizyolojik olsun psikolojik olsun bütün güdülerin kaynağını öz gerçekleşim olduğu literatürde ifade edilmektedir. İzleyen satırlarda öz gerçekleşim güdüsünün hiyerarşik yapısı, bunların öğretmenler açısından önemi ve bu güdülerin karşılanacağına ilişkin bilgilere yer verilmiştir.

  Bilindiği gibi, Abraham Maslow’un öne sürdüğü Özgerçekleşim güdüsü bir sıra izlemektedir. Bunlar, fizyolojik, güvenlik, ait olma, sevgi ve saygı, kendini gerçekleştirmedir. 

  Fizyolojik ihtiyaçlar denildiğinde yeme içme vb.leri gelmektedir. Kasım 2014’de açıklanan bir araştırmaya göre, dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken gıda harcaması tutarı harcaması tutarı açlık sınırı 1.224.87TL. Yine, gıda harcaması ile birlikte giyim, konut (kira, elektrik, su, yakıt) ulaşım, eğitim sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer harcamaların toplam tutarı ( yoksulluk sınırı) ise 3.989.80TL’dir. Oysa, öğretmenlerimizin maaş ortalaması 750-1000 dolar arasındadır.   

 Bu veriler ışığında, öğretmenlerin bazı fizyolojik ihtiyaçlarının tam olarak karşılanması mümkün görünmemektedir. Maslow’a göre, bir sonraki aşama öğretmenlerin güvenlik ihtiyacının karşılanmasıdır. Ancak, öğretmene  bazı velilerce ve öğrencilerce uygulanan şiddeti kim inkar edebilir.

    Eğitim Sen’in yaptığı bir çalışmaya göre, öğretmenlerden yüzde 8’i şiddet mağduru.  Meslek hayatında şiddete maruz kaldığını ifade eden öğretmenlerden %33.78’si öğrencisi, yüzde 32.75’i yöneticileri, yüzde 22.61’i meslektaşı ve yüzde 10.87’i eşi tarafından şiddete maruz kaldığını belirtmektedir. Bu koşullara sahip bir ortamda tam anlamıyla öğretmenlerimizin güvenlik ihtiyacının karşılandığını kim söyleyebilir?

      Öğretmen bir gruba ait olmak ister. Bunun için okullardaki meslektaşlarının oluşturduğu grup bir fırsat olabilir. Okullarda etkinliklere daha çok yer verilebilir. Yine, öğretmenler arasında ortak amaçlar belirlenerek, aralarında dayanışmayı arttırabilir. Bu durumda da öğretmenler açısından ait olma duygusu artacaktır.

   Maslow’a göre, saygı ihtiyacının karşılanması önemli yer tutmaktadır. Bunun için de öğretmenin kendini yeterli başarılı olarak algılama ihtiyacını karşılanması gerekir. Öğretmenlerin saygı ihtiyacının karşılanması için okul yöneticilerinin okulda demokratik bir iklim yaratmaları önemli bir yer tutmaktadır.

    Maslow’a göre güdü/ihtiyaçlar hiyerarşisinin en son aşaması kendini gerçekleştirmedir. En başta öğretmenlerimize doğuştan getirdiği potansiyelin/gizil güçlerini gerçekleştirme fırsatı tanınmalıdır. Devletce desteklenmelidir. Yine kaliteli, iyi yaşam kendini gerçekleştirmede önem taşıyor. Bunu sağlayacak devletin kendisidir. Yine eğitim yöneticilerine de büyük roller düşmektedir. Ancak, öğretmenlerimiz kaliteli yaşam açısından sınırlı olanaklara sahiptir. Kısaca, öğretmenlerimizin mutlu uyumlu bir yaşam sürdürmeleri bir ölçüde kendini gerçekleştirme güdüsünün karşılanmasına bağlıdır. Ancak gerek uygulanan eğitim politikaları gerekse sağlanması gereken olanakların  çok yetersiz olduğu söylenebilir.   

Tüm yazılarını göster