CHP nereye koşuyor?
CHP’de konuşulan tek konu: ‘’Kemal Bey, istifa edecek mi, kurultaya gidecek mi ?’’
Kim kimin adayı? Özgür Özel ‘’tavşan’’ aday mı?
Kemal Kılıçdaroğlu, Genel Başkanlığı bırakır mı? Bırakırsa yerine kim gelir? İşte CHP bu sorunun cevabını arıyor.
CHP’lilerin sorduğu bir başka soru: Kemal Beyin, Gemiyi yanaştırmak istediği ‘’güvenli liman’’ kim veya neresi?
14 ve 28 Mayıs seçimlerini CHP mi kaybetti, Kemal Kılıçdaroğlu mu? Yoksa bu seçimin kaybedeni ‘’Millet İttifakı mı?’’
CHP tabanının konuştuğu tek konu; ‘’Kemal Bey, istifa edecek mi? Kurultaya gidecek mi?
İşte CHP bir yandan bu soruların cevabını arıyor diğer yandan ‘’değişim’’ tartışması yaşıyor. Peki değişim isteyenler neyin değişimini istiyor. İşte bir başka tartışma konusu da bu.
‘’Değişim’’ tartışması seçimlerden hemen sonra 29 Mayıs günü İstanbul Maltepe’de Ekrem İmamoğlu tarafından seslendirildi. İmamoğlu, ‘’Ben geçmişi temsil etmiyorum. Öğrenilmiş çaresizlikler benim defterimde yok. Biz o dünyaları değiştirmek istiyoruz’’ diyerek Kemal Kılıçdaroğlu’na ve yönetimine bayrak açtı.
Kılıçdaroğlu, İmamoğlu’nun restine ‘’MYK’’ değişikliği yaparak cevap verdi. Ama bu değişiklik İmamoğlu’nu ve diğer muhalifleri memnun etmedi.
Muhalifler, ‘’Gövde yenilenecek ama kafa aynı’’ diyerek değişimi yetersiz buldular.
İmamoğlu, ‘’Aynı şeyleri yapıp yol yürüme gafletine kapılamayız. Değişim kurul, heyet değişimi ile olmayacağını hepimiz biliriz’’ diyerek yol ayrımına girdi.
Kemal Bey bu defa, ‘’Değişimin önünü sonuna kadar açacağım’’ diyerek İmamoğlu ve istifasını isteyenlere TBMM Grubundan cevap veriyordu ama şerh koyarak;
‘’Gemiyi sağlam limana götürmek yine kaptanın görevidir. Gemiyi sağlam limana götüreceğimi herkes bilsin’’.
CHP’de bu defa ‘’Sağlam Liman’’ kim ve neresi? Tartışmaları başladı.
CHP kurmaylarının ortak görüşü, Kemal Beyin, ‘’istifayı’’ düşünmediği. CHP’yi Yerel Seçimlere taşımak istediği yönünde. Yani Kemal Beyin, kafasında ‘’değişim’’ var. Ama muhaliflerin istediği gibi değil. Kemal Bey, kongrelerde öncelikle örgütleri gençleştirmek ve yenilemek istiyor.
Bu arada Kemal Bey, hem mecliste hem de MYK yapılanmasında yeni bir siyasi yapılaşmaya hazırlanıyor. Buna göre, MYK üyelerinin çoğunluğu milletvekili olmayan Parti Meclisi üyelerinden oluşacak.
Örgütlerde değişim. Bölgelerin yapısına göre ‘’örgüt’’ kurmak istiyor. İç Anadolu Örgütleri, o bölgenin yaşam tarzını temsil eden kişilerden, Doğu Anadolu ve Güney Doğu Anadolu’da bu bölgelerin yapısını ve yaşam tarzını temsil eden kişilerden. Yani CHP’yi çok parçalı örgütler bekliyor. Kongrelerde bu değişim yapmak istiyor. Kemal Bey, kafasında bu değişikliği yapabilmek için Belediye Başkanlarına güveniyor.
Kemal Beyin özellikle örgütlerde yapmak istediği değişime tepki var.
Kemal Anadol, Kılıçdaroğlu’nu CHP’yi rayından çıkartmak ve sağcılaştırmakla suçluyor.
Kemal Beyin planları arasında Büyük Kongre’yi, yerel seçim sonrasına bırakmak da var.
Kendi belirleyeceği Belediye Başkanları ve Belediye Meclis üyeleri ile Büyük Kongreyi yapmak istiyor.
Gelelim Kemal Beye, ‘’istifa’’ ve ‘’ değişim’’ çağrısı yapanlara.
Ekrem İmamoğlu’ndan sonra ‘’değişim’’ isteyen TBMM eski Grup Başkanvekili Engin Altay’a Kemal Bey, sitemkar.
Çünkü, Engin Altay şu anda CHP’nin Kemal Bey ile birlikte aralıksız en uzun vekillik yapan ismi. 21 yıldır milletvekili. CHP’de Parti Meclisi, MYK ve Grup da görev yaptı. Alınan kararların çoğunda imzası var. Yani bugün gelinen noktadan Kemal Bey kadar sorumlu.
Bu eleştirileri ben yapmıyorum. Bunu durum tespiti yapan Kemal Beyin kurmayları söylüyor.
Kemal Beyin, Ekrem İmamoğlu ile ilgili tespitleri de ilginç !
İmamoğlu’nun ‘’Değişim’’ talebine CHP Genel Merkezinden yapılan yorum:
‘’Neyin değişimi. Kişileri tartışarak değişim olmaz. Kuralları koyarak değişim olur. Bir de şunu sormak gerekli, (partide mi Türkiye’de mi değişim). Bu arada Ekrem Bey, kendini yeni mi zannediyor. Siz de bu ekibin içindesiniz. Sizde ilk günden son güne kadar seçimin içindeydiniz. Bu yenilgi ise Belediye Başkanlarının da yenilgisi değil mi? ’’.
CHP Genel Merkezi’nin İmamoğlu’na bir diğer eleştirisi, ‘’MYK’’ değişimi ile ilgili;
‘’Son MYK’ya ‘’düşük profilli’’ demek. CHP delegelerine ve üyelerine hakaret. Büyük Kongre’de 1270 delegenin seçtiği isimleri beğenmemek samimiyetsizlik. 60 kişilik Parti Meclisi’nin yarısı Bilim Platformu ve Kadın kotası. 30 kişi yüzlerce adayın arasından seçilerek geliyor. İşte bu 30 kişinin birçoğu beğenmediğiniz MYK’da görev alıyor.’’
CHP Genel Merkezi İmamoğlu’nun CHP Genel Başkan adaylığını da erken buluyor. Sebebine gelirsek, oluşmuş ‘’siyaset tarzı’’ yok. Önce bir siyaset tarzı oluşmalı bunu da halk kabul etmeli.
Bir diğer önemli engel de İmamoğlu CHP’nin ‘’dokusundan değil’’ görüşünü öne sürüyorlar.
Kemal Beyin kurmayları şimdilik gelişmeleri izlemekten yana. CHP’deki gelişmeleri sessizce izleyen başka gruplarda var. Kimler mi? İşte CHP’de fotoğrafın netleşmesini bekleyenler.
Selin Sayek Böke; Eski Genel Sekreter hem partideki hem de milletvekilliği görevini bıraktı şimdilik izlemede. Yeniden sıcak siyasetin içine dönerse İlhan Cihaner ve sol kanat ile hareket etmesi bekleniyor.
Oğuz Kaan Salıcı- Canan Kaftancıoğlu: Hem Kemal Kılıçdaroğlu hem de Ekrem İmamoğlu için en ciddi rakip. Salıcı, Genel Başkan yardımcılığı döneminde örgütlerden sorumlu olması kongre sürecinde kendine güç katıyor.
Canan Kaftancıoğlu, İstanbul’dan sorumlu olsa dahi Türkiye genelinde CHP’de karşılığı var. Ama bu ekip Kemal Bey, çekilmeden devreye girmeyecek gibi. Bekleme de kalır.
Gürsel Tekin : Bir dönem Kılıçdaroğlu’nun en yakınındaki isimdi. Ama artık Kemal Beye eski yakınlık yok gibi. Milletvekili olmaması da dezavantaj. Aday olmak için ‘’Kılıçdaroğlu’nun çekiliyorum’’ demesini bekliyor. Kılıçdaroğlu, devam derse gönlünden geçen ‘’İstanbul il Başkanlığı’’.
Mustafa Sarıgül: Milletvekilleri arasında en eski CHP’li. CHP’nin her kademesinde görev yaptı. Uzun bir dönem ayrı kalsa da defoları olsa da CHP’nin tabanını en iyi tanıyan isim. Yani partinin dokusundan Kemal Kılıçdaroğlu, Genel Başkan olduğu sürece ‘’beklemede’’ kalır. Partide güç toplar.
Özgür Özel: CHP’nin genç ismi. Kürsü hakimiyeti var. Kemal Bey, milletvekili olmayınca onun TBMM’deki temsilcisi oldu. Yani CHP’nin Grup Başkanı. Ama, Özel’in CHP içindeki geçmişi uzun değil. Bu eksikliğini Malatya Milletvekili Veli Ağbaba ile tamamlamaya çalışıyor. Rakiplerinden Özgür Özel’e eleştiri de çok.
Özel, 7 yıldır CHP’nin TBMM Grup Başkanvekili hem mecliste alınan kararlarda imzası hem de MYK’da alınan her karardan bilgisi var. Bu arada hiçbir ön seçime girmedi.
Özel ile ilgili en ciddi iddia ise, rakipleri tarafından ortaya atılıyor. Özel’in Kemal Bey, tarafından Ekrem İmamoğlu’nun oyunu bölmek için ‘’Tavşan Aday’’ yapıldığı iddia ediliyor..
Bu iddia ne kadar doğru önümüzdeki günlerdeki gelişmeler gösterecek.
Kemal Beye karşı Ekrem İmamoğlu dışında gönlünden adaylığı geçirenler şimdilik bu kadar.
Gelelim Baba-Oğul arasındaki dengelere.
İl ve İlçe kongrelerine giderken CHP’nin 43 il Başkanı seçimle değil atama ile gelmiş durumda. Bu il Başkanlarına ek olarak Ankara ve İstanbul içinde değişiklik talepleri var.
Ekrem İmamoğlu, parti içindeki tüm gruplarla görüşüyor. Dengeleri kontrol ediyor. Adaylığının tabanda ve parti örgütlerinde ‘’yansıması ve ne kadar karşılığı var’’ bu sorunun cevabını arıyor.
İlk tespitler mevcut Büyükşehir Belediye Başkanlarından Adana, Mersin, Ankara’nın desteği kendi yanında. Bolu gibi bazı il Belediye Başkanları da İmamoğlu’nun yanında.
Belediye Başkanlarının desteğini almak önemli il ve ilçe kongrelerinde ‘’kontrol’’ onlarda oluyor.
Antalya’da Büyükşehir Belediye Başkanı ile Muratpaşa Belediye Başkanı arasında şimdiden mahalle delege seçim kavgası başlamış bile.
İmamoğlu’nun önündeki en büyük engel hakkında açılan davalar ve siyasi yasak kararı.
Kemal Bey, ekibine gelirsek ekibin başında partinin ‘’abileri’’ var.
Faik Öztrak ve Bülent Kuşoğlu. Bir de ekibin genç, dinamik ismi Ahmet Akın.
Bu isimlerin dışında muhaliflerin ‘’Kemal Beyin akıl hocası’’ olarak nitelendirdikleri Mehmet Bekaroğlu ekibin öncü isimleri.
Büyükşehir Belediye Başkanlarından Tunç Soyer Kemal Bey ile hareket eden ekibin içinde yer alıyor.
İstanbul ilçe Belediyelerinden de Kadıköy, Bakırköy ve Ataşehir Kemal Bey ile hareket ediyor.
CHP’deki dengeler bugün itibariyle böyle. Kemal Beyin alacağı tavır ve karar dengeleri farklı boyutta değiştirebilir.
Örneğin, Büyük Kongre’nin yerel seçim öncesi yapılması ile sonrası yapılması ayrı dengeler ve sonuçlar çıkarır.
Alınacak yanlış bir karar ile ‘’parti bölünür’’ endişesinde olanlarda var.
Örgüt şekillendirilmesi ve Belediye Başkan adaylıkları tüm dengeleri değiştirir.
Kemal Beyin vereceği her karar kendi siyasi kaderini belirler.
Büyük Kongre Kasım ayında yapılırsa 5 ay var.
Parti de bir değişim olacak. Merak edilen bu değişim sancılı mı olacak, sancısız mı?
Bu köprünün altından daha çok sular akar.
Parti içi dengeler çok değişir.
En iyisi fotoğrafın biraz daha netleşmesini beklemek.
">CHP nereye koşuyor?
CHP’de konuşulan tek konu: ‘’Kemal Bey, istifa edecek mi, kurultaya gidecek mi ?’’
Kim kimin adayı? Özgür Özel ‘’tavşan’’ aday mı?
Kemal Kılıçdaroğlu, Genel Başkanlığı bırakır mı? Bırakırsa yerine kim gelir? İşte CHP bu sorunun cevabını arıyor.
CHP’lilerin sorduğu bir başka soru: Kemal Beyin, Gemiyi yanaştırmak istediği ‘’güvenli liman’’ kim veya neresi?
14 ve 28 Mayıs seçimlerini CHP mi kaybetti, Kemal Kılıçdaroğlu mu? Yoksa bu seçimin kaybedeni ‘’Millet İttifakı mı?’’
CHP tabanının konuştuğu tek konu; ‘’Kemal Bey, istifa edecek mi? Kurultaya gidecek mi?
İşte CHP bir yandan bu soruların cevabını arıyor diğer yandan ‘’değişim’’ tartışması yaşıyor. Peki değişim isteyenler neyin değişimini istiyor. İşte bir başka tartışma konusu da bu.
‘’Değişim’’ tartışması seçimlerden hemen sonra 29 Mayıs günü İstanbul Maltepe’de Ekrem İmamoğlu tarafından seslendirildi. İmamoğlu, ‘’Ben geçmişi temsil etmiyorum. Öğrenilmiş çaresizlikler benim defterimde yok. Biz o dünyaları değiştirmek istiyoruz’’ diyerek Kemal Kılıçdaroğlu’na ve yönetimine bayrak açtı.
Kılıçdaroğlu, İmamoğlu’nun restine ‘’MYK’’ değişikliği yaparak cevap verdi. Ama bu değişiklik İmamoğlu’nu ve diğer muhalifleri memnun etmedi.
Muhalifler, ‘’Gövde yenilenecek ama kafa aynı’’ diyerek değişimi yetersiz buldular.
İmamoğlu, ‘’Aynı şeyleri yapıp yol yürüme gafletine kapılamayız. Değişim kurul, heyet değişimi ile olmayacağını hepimiz biliriz’’ diyerek yol ayrımına girdi.
Kemal Bey bu defa, ‘’Değişimin önünü sonuna kadar açacağım’’ diyerek İmamoğlu ve istifasını isteyenlere TBMM Grubundan cevap veriyordu ama şerh koyarak;
‘’Gemiyi sağlam limana götürmek yine kaptanın görevidir. Gemiyi sağlam limana götüreceğimi herkes bilsin’’.
CHP’de bu defa ‘’Sağlam Liman’’ kim ve neresi? Tartışmaları başladı.
CHP kurmaylarının ortak görüşü, Kemal Beyin, ‘’istifayı’’ düşünmediği. CHP’yi Yerel Seçimlere taşımak istediği yönünde. Yani Kemal Beyin, kafasında ‘’değişim’’ var. Ama muhaliflerin istediği gibi değil. Kemal Bey, kongrelerde öncelikle örgütleri gençleştirmek ve yenilemek istiyor.
Bu arada Kemal Bey, hem mecliste hem de MYK yapılanmasında yeni bir siyasi yapılaşmaya hazırlanıyor. Buna göre, MYK üyelerinin çoğunluğu milletvekili olmayan Parti Meclisi üyelerinden oluşacak.
Örgütlerde değişim. Bölgelerin yapısına göre ‘’örgüt’’ kurmak istiyor. İç Anadolu Örgütleri, o bölgenin yaşam tarzını temsil eden kişilerden, Doğu Anadolu ve Güney Doğu Anadolu’da bu bölgelerin yapısını ve yaşam tarzını temsil eden kişilerden. Yani CHP’yi çok parçalı örgütler bekliyor. Kongrelerde bu değişim yapmak istiyor. Kemal Bey, kafasında bu değişikliği yapabilmek için Belediye Başkanlarına güveniyor.
Kemal Beyin özellikle örgütlerde yapmak istediği değişime tepki var.
Kemal Anadol, Kılıçdaroğlu’nu CHP’yi rayından çıkartmak ve sağcılaştırmakla suçluyor.
Kemal Beyin planları arasında Büyük Kongre’yi, yerel seçim sonrasına bırakmak da var.
Kendi belirleyeceği Belediye Başkanları ve Belediye Meclis üyeleri ile Büyük Kongreyi yapmak istiyor.
Gelelim Kemal Beye, ‘’istifa’’ ve ‘’ değişim’’ çağrısı yapanlara.
Ekrem İmamoğlu’ndan sonra ‘’değişim’’ isteyen TBMM eski Grup Başkanvekili Engin Altay’a Kemal Bey, sitemkar.
Çünkü, Engin Altay şu anda CHP’nin Kemal Bey ile birlikte aralıksız en uzun vekillik yapan ismi. 21 yıldır milletvekili. CHP’de Parti Meclisi, MYK ve Grup da görev yaptı. Alınan kararların çoğunda imzası var. Yani bugün gelinen noktadan Kemal Bey kadar sorumlu.
Bu eleştirileri ben yapmıyorum. Bunu durum tespiti yapan Kemal Beyin kurmayları söylüyor.
Kemal Beyin, Ekrem İmamoğlu ile ilgili tespitleri de ilginç !
İmamoğlu’nun ‘’Değişim’’ talebine CHP Genel Merkezinden yapılan yorum:
‘’Neyin değişimi. Kişileri tartışarak değişim olmaz. Kuralları koyarak değişim olur. Bir de şunu sormak gerekli, (partide mi Türkiye’de mi değişim). Bu arada Ekrem Bey, kendini yeni mi zannediyor. Siz de bu ekibin içindesiniz. Sizde ilk günden son güne kadar seçimin içindeydiniz. Bu yenilgi ise Belediye Başkanlarının da yenilgisi değil mi? ’’.
CHP Genel Merkezi’nin İmamoğlu’na bir diğer eleştirisi, ‘’MYK’’ değişimi ile ilgili;
‘’Son MYK’ya ‘’düşük profilli’’ demek. CHP delegelerine ve üyelerine hakaret. Büyük Kongre’de 1270 delegenin seçtiği isimleri beğenmemek samimiyetsizlik. 60 kişilik Parti Meclisi’nin yarısı Bilim Platformu ve Kadın kotası. 30 kişi yüzlerce adayın arasından seçilerek geliyor. İşte bu 30 kişinin birçoğu beğenmediğiniz MYK’da görev alıyor.’’
CHP Genel Merkezi İmamoğlu’nun CHP Genel Başkan adaylığını da erken buluyor. Sebebine gelirsek, oluşmuş ‘’siyaset tarzı’’ yok. Önce bir siyaset tarzı oluşmalı bunu da halk kabul etmeli.
Bir diğer önemli engel de İmamoğlu CHP’nin ‘’dokusundan değil’’ görüşünü öne sürüyorlar.
Kemal Beyin kurmayları şimdilik gelişmeleri izlemekten yana. CHP’deki gelişmeleri sessizce izleyen başka gruplarda var. Kimler mi? İşte CHP’de fotoğrafın netleşmesini bekleyenler.
Selin Sayek Böke; Eski Genel Sekreter hem partideki hem de milletvekilliği görevini bıraktı şimdilik izlemede. Yeniden sıcak siyasetin içine dönerse İlhan Cihaner ve sol kanat ile hareket etmesi bekleniyor.
Oğuz Kaan Salıcı- Canan Kaftancıoğlu: Hem Kemal Kılıçdaroğlu hem de Ekrem İmamoğlu için en ciddi rakip. Salıcı, Genel Başkan yardımcılığı döneminde örgütlerden sorumlu olması kongre sürecinde kendine güç katıyor.
Canan Kaftancıoğlu, İstanbul’dan sorumlu olsa dahi Türkiye genelinde CHP’de karşılığı var. Ama bu ekip Kemal Bey, çekilmeden devreye girmeyecek gibi. Bekleme de kalır.
Gürsel Tekin : Bir dönem Kılıçdaroğlu’nun en yakınındaki isimdi. Ama artık Kemal Beye eski yakınlık yok gibi. Milletvekili olmaması da dezavantaj. Aday olmak için ‘’Kılıçdaroğlu’nun çekiliyorum’’ demesini bekliyor. Kılıçdaroğlu, devam derse gönlünden geçen ‘’İstanbul il Başkanlığı’’.
Mustafa Sarıgül: Milletvekilleri arasında en eski CHP’li. CHP’nin her kademesinde görev yaptı. Uzun bir dönem ayrı kalsa da defoları olsa da CHP’nin tabanını en iyi tanıyan isim. Yani partinin dokusundan Kemal Kılıçdaroğlu, Genel Başkan olduğu sürece ‘’beklemede’’ kalır. Partide güç toplar.
Özgür Özel: CHP’nin genç ismi. Kürsü hakimiyeti var. Kemal Bey, milletvekili olmayınca onun TBMM’deki temsilcisi oldu. Yani CHP’nin Grup Başkanı. Ama, Özel’in CHP içindeki geçmişi uzun değil. Bu eksikliğini Malatya Milletvekili Veli Ağbaba ile tamamlamaya çalışıyor. Rakiplerinden Özgür Özel’e eleştiri de çok.
Özel, 7 yıldır CHP’nin TBMM Grup Başkanvekili hem mecliste alınan kararlarda imzası hem de MYK’da alınan her karardan bilgisi var. Bu arada hiçbir ön seçime girmedi.
Özel ile ilgili en ciddi iddia ise, rakipleri tarafından ortaya atılıyor. Özel’in Kemal Bey, tarafından Ekrem İmamoğlu’nun oyunu bölmek için ‘’Tavşan Aday’’ yapıldığı iddia ediliyor..
Bu iddia ne kadar doğru önümüzdeki günlerdeki gelişmeler gösterecek.
Kemal Beye karşı Ekrem İmamoğlu dışında gönlünden adaylığı geçirenler şimdilik bu kadar.
Gelelim Baba-Oğul arasındaki dengelere.
İl ve İlçe kongrelerine giderken CHP’nin 43 il Başkanı seçimle değil atama ile gelmiş durumda. Bu il Başkanlarına ek olarak Ankara ve İstanbul içinde değişiklik talepleri var.
Ekrem İmamoğlu, parti içindeki tüm gruplarla görüşüyor. Dengeleri kontrol ediyor. Adaylığının tabanda ve parti örgütlerinde ‘’yansıması ve ne kadar karşılığı var’’ bu sorunun cevabını arıyor.
İlk tespitler mevcut Büyükşehir Belediye Başkanlarından Adana, Mersin, Ankara’nın desteği kendi yanında. Bolu gibi bazı il Belediye Başkanları da İmamoğlu’nun yanında.
Belediye Başkanlarının desteğini almak önemli il ve ilçe kongrelerinde ‘’kontrol’’ onlarda oluyor.
Antalya’da Büyükşehir Belediye Başkanı ile Muratpaşa Belediye Başkanı arasında şimdiden mahalle delege seçim kavgası başlamış bile.
İmamoğlu’nun önündeki en büyük engel hakkında açılan davalar ve siyasi yasak kararı.
Kemal Bey, ekibine gelirsek ekibin başında partinin ‘’abileri’’ var.
Faik Öztrak ve Bülent Kuşoğlu. Bir de ekibin genç, dinamik ismi Ahmet Akın.
Bu isimlerin dışında muhaliflerin ‘’Kemal Beyin akıl hocası’’ olarak nitelendirdikleri Mehmet Bekaroğlu ekibin öncü isimleri.
Büyükşehir Belediye Başkanlarından Tunç Soyer Kemal Bey ile hareket eden ekibin içinde yer alıyor.
İstanbul ilçe Belediyelerinden de Kadıköy, Bakırköy ve Ataşehir Kemal Bey ile hareket ediyor.
CHP’deki dengeler bugün itibariyle böyle. Kemal Beyin alacağı tavır ve karar dengeleri farklı boyutta değiştirebilir.
Örneğin, Büyük Kongre’nin yerel seçim öncesi yapılması ile sonrası yapılması ayrı dengeler ve sonuçlar çıkarır.
Alınacak yanlış bir karar ile ‘’parti bölünür’’ endişesinde olanlarda var.
Örgüt şekillendirilmesi ve Belediye Başkan adaylıkları tüm dengeleri değiştirir.
Kemal Beyin vereceği her karar kendi siyasi kaderini belirler.
Büyük Kongre Kasım ayında yapılırsa 5 ay var.
Parti de bir değişim olacak. Merak edilen bu değişim sancılı mı olacak, sancısız mı?
Bu köprünün altından daha çok sular akar.
Parti içi dengeler çok değişir.
En iyisi fotoğrafın biraz daha netleşmesini beklemek.