İngiliz The Guardian gazetesi Müge Anlı için diyor ki "Ancak daha karanlık bir tarafı da var. Van illinin nüfusu çoğu Kürt ve yasa dışı ayrılıkçı PKK'ya bir destek merkezidir. Bir Türk TV sunucusu, bazen polisle çatışan Kürtlerin neden güvenlik personelinden yardım bekledikleri sorusuyla protestolara yol açtı"
İngiliz Times eleştirilere devam ediyor; Türkiye’ nin dış ülkelerden gelen yardım çağrılarını kabul etmeyişini de ; Acımasızlık ve duygusuzluk olarak niteliyor....
Benim de aklıma hemen şu geliyor.
Domino taşı gibi Ortadoğu ve Arap ülkelerini karıştırıp, halkları biribirine düşürüp, baştaki liderleri dikatatörlükle suçlayıp, acımasızca ve barbarca katlederken batılı basın tüm bu insanlık dışı uygulamalara neden sessiz kaldı?
Saddam’ ın ölümü ne kadar dramatik olduysa belki daha da kötüsü Kaddafi’ nin başına geldi. Ben bu tarihe tanıklık ettiğim , insan olarak çaresiz kaldığım ve tepkimi ortaya koyamadığım için, çaresizliğimden kendi adıma büyük utanç duydum.
Kaddafi ve oğlunun öldürülüş videolarını ancak bölük pörçük izleyebildim ve vücut kimyam bozuldu. Daha korkunç bir görüntü izlemedim. Adamı yerlerde sürüdüler, başlarına vura vura öldürüp, ölüsü ile poz poz resim çektirdiler.
Hiç bir devlet başkanı, hiç bir insan böyle öldürülmeyi hak edemez. Soykırım yapanlar v.s hariç tabii ki yani insanlık dışı büyük katliamlardan sorumlu olmamışsa.
Ama onun bile bir şekli olmalı.
Kaddafi’ ye yapılanlar kabul edilir bir yöntem değil.
Batılı basın bizim iyi niyetle doğuya koşan halkımızı görmezden gelip, kusurumuzu arayıp, insanlar arasında nifak tohumları serpeceklerine, bu Kaddafi’ ye yapılan insanlık ayıbını görüp, bir kendilerine dönüp baksınlar....Vicdanlarını bir yoklasınlar yerinde duruyormu acaba diye...
Şimdi Libya’ ya olanlara bakın, ülkeye şeriat geldi ve belki de onlarca yıl geriye gittiler.
Batılıların istedikleri ve yapmak istedikleri şeyler hep aynı. Böl, parçala ve yönet. Tuhaf olan böyle akılları, tarihleri boyunca sömürge ya da kölelikle insanları sömüren zihniyetlerin veriyor olması....
">
İngiliz The Guardian gazetesi Müge Anlı için diyor ki "Ancak daha karanlık bir tarafı da var. Van illinin nüfusu çoğu Kürt ve yasa dışı ayrılıkçı PKK'ya bir destek merkezidir. Bir Türk TV sunucusu, bazen polisle çatışan Kürtlerin neden güvenlik personelinden yardım bekledikleri sorusuyla protestolara yol açtı"
İngiliz Times eleştirilere devam ediyor; Türkiye’ nin dış ülkelerden gelen yardım çağrılarını kabul etmeyişini de ; Acımasızlık ve duygusuzluk olarak niteliyor....
Benim de aklıma hemen şu geliyor.
Domino taşı gibi Ortadoğu ve Arap ülkelerini karıştırıp, halkları biribirine düşürüp, baştaki liderleri dikatatörlükle suçlayıp, acımasızca ve barbarca katlederken batılı basın tüm bu insanlık dışı uygulamalara neden sessiz kaldı?
Saddam’ ın ölümü ne kadar dramatik olduysa belki daha da kötüsü Kaddafi’ nin başına geldi. Ben bu tarihe tanıklık ettiğim , insan olarak çaresiz kaldığım ve tepkimi ortaya koyamadığım için, çaresizliğimden kendi adıma büyük utanç duydum.
Kaddafi ve oğlunun öldürülüş videolarını ancak bölük pörçük izleyebildim ve vücut kimyam bozuldu. Daha korkunç bir görüntü izlemedim. Adamı yerlerde sürüdüler, başlarına vura vura öldürüp, ölüsü ile poz poz resim çektirdiler.
Hiç bir devlet başkanı, hiç bir insan böyle öldürülmeyi hak edemez. Soykırım yapanlar v.s hariç tabii ki yani insanlık dışı büyük katliamlardan sorumlu olmamışsa.
Ama onun bile bir şekli olmalı.
Kaddafi’ ye yapılanlar kabul edilir bir yöntem değil.
Batılı basın bizim iyi niyetle doğuya koşan halkımızı görmezden gelip, kusurumuzu arayıp, insanlar arasında nifak tohumları serpeceklerine, bu Kaddafi’ ye yapılan insanlık ayıbını görüp, bir kendilerine dönüp baksınlar....Vicdanlarını bir yoklasınlar yerinde duruyormu acaba diye...
Şimdi Libya’ ya olanlara bakın, ülkeye şeriat geldi ve belki de onlarca yıl geriye gittiler.
Batılıların istedikleri ve yapmak istedikleri şeyler hep aynı. Böl, parçala ve yönet. Tuhaf olan böyle akılları, tarihleri boyunca sömürge ya da kölelikle insanları sömüren zihniyetlerin veriyor olması....