Türkiye son günlerde terörün acı ve kanlı yüzü ile sarsılıyor.
Türkiye’de hiçbir dönemde bu kadar çok ana kuzusu toprağa verilmemişti.
Timsah gözyaşı dökenleri bir kenara bırakırsak terörün bıraktığı bu acı ateşin düştüğü yeri yakıyor. Kürt veya Türk, Doğu veya Batı fark etmez çocuğu toprağa düşen her annenin yüreği yanıyor. Asker veya terörist… Hepsi bu ülkenin evladı…
Türkiye’deki terörün dış destek gördüğünü hepimiz net olarak biliyoruz. Ama biz önce içimizdeki birlikteliği tekrar hayata geçirebilmeli ve birbirimize tekrar nasıl güvenebiliriz sorusuna cevap aramalıyız!
Artık hepimiz biliyoruz… Artık Türk ve Kürt kitleleri arasında güven ortamında ciddi bir zedelenme söz konusu. Bu zedelenme acilen tamir edilmezse telafisi zor sonuçlar doğuracaktır.
Terörden beslenenler
Terör dünya’nın birçok yerinde olduğu gibi bir sektör haline geldi Türkiye’de… Birileri ölecek, birileri öldürecek ki; tüccarlar silah satacak! Terör sektörü sadece silahla da beslenmiyor. Günümüzde bir hayli revaçta olan mikrofon kahramanlığı da terör sektörünü canlı tutuyor.
Kimi zaman içerden kimi zaman dışarıdan beslenen bu sektörün kurbanı bu ülkenin evlatları… Sırtı sıvazlanan, kahramanlaştırılan bu evlatlar bir hayalin peşinde kanla çizilen kaderini yaşamak için silahlarını kuşanıp, düşüyor dağlara.
Kürt halkının geleceğini kurgulama heveslisi ve Kürt devletinin kurucuları arasında olma hayali taşıyan çoğu Kürt siyasetçi, rahat koltuklarından ve sıcak yataklarından kalkıp terörü destekleyen açıklamalarla gençlerin savaşçı ruhunu kışkırtıyorlar. Gençler dağlara çıkarken onlar rahat yaşamlarına tekrar dönüyorlar.
Bu tür açıklamalarla gençlere dağları yaşanabilir gösteriyorlar ve bir anlamda terörü teşvik etmeye yönelik siyaset yapıyorlar… Buna çağdaş hukukta, “terör propagandası" yapmak derler ve bu büyük bir suçtur.
Barış, hemen şimdi!
Binlerce yıldır bu ülkede farklı dil ve ırktan insanlar barış içerisinde yaşadı. Bu birlikteliği kimsenin bozmasına izin vermeyecek olan özelikle Kürt annelerdir. Birileri terörün kaymağını yerken oğlunu elleriyle toprağa veren Kürt babalarıdır. Teröre artık dur diyecek olan terörün insanlık suçu olduğunu, dönüp kendini de yakacağını bilen Kürt aydınıdır.
Vurarak, öldürerek değil, akılla, bilinçle ve birlikteliğin verdiği güçle birbirimize silah doğrultmadan da yaşayabiliriz.
Bu uzun yıllarca başarılmıştır.
Şimdi neden olmasın?
">
Türkiye son günlerde terörün acı ve kanlı yüzü ile sarsılıyor.
Türkiye’de hiçbir dönemde bu kadar çok ana kuzusu toprağa verilmemişti.
Timsah gözyaşı dökenleri bir kenara bırakırsak terörün bıraktığı bu acı ateşin düştüğü yeri yakıyor. Kürt veya Türk, Doğu veya Batı fark etmez çocuğu toprağa düşen her annenin yüreği yanıyor. Asker veya terörist… Hepsi bu ülkenin evladı…
Türkiye’deki terörün dış destek gördüğünü hepimiz net olarak biliyoruz. Ama biz önce içimizdeki birlikteliği tekrar hayata geçirebilmeli ve birbirimize tekrar nasıl güvenebiliriz sorusuna cevap aramalıyız!
Artık hepimiz biliyoruz… Artık Türk ve Kürt kitleleri arasında güven ortamında ciddi bir zedelenme söz konusu. Bu zedelenme acilen tamir edilmezse telafisi zor sonuçlar doğuracaktır.
Terörden beslenenler
Terör dünya’nın birçok yerinde olduğu gibi bir sektör haline geldi Türkiye’de… Birileri ölecek, birileri öldürecek ki; tüccarlar silah satacak! Terör sektörü sadece silahla da beslenmiyor. Günümüzde bir hayli revaçta olan mikrofon kahramanlığı da terör sektörünü canlı tutuyor.
Kimi zaman içerden kimi zaman dışarıdan beslenen bu sektörün kurbanı bu ülkenin evlatları… Sırtı sıvazlanan, kahramanlaştırılan bu evlatlar bir hayalin peşinde kanla çizilen kaderini yaşamak için silahlarını kuşanıp, düşüyor dağlara.
Kürt halkının geleceğini kurgulama heveslisi ve Kürt devletinin kurucuları arasında olma hayali taşıyan çoğu Kürt siyasetçi, rahat koltuklarından ve sıcak yataklarından kalkıp terörü destekleyen açıklamalarla gençlerin savaşçı ruhunu kışkırtıyorlar. Gençler dağlara çıkarken onlar rahat yaşamlarına tekrar dönüyorlar.
Bu tür açıklamalarla gençlere dağları yaşanabilir gösteriyorlar ve bir anlamda terörü teşvik etmeye yönelik siyaset yapıyorlar… Buna çağdaş hukukta, “terör propagandası" yapmak derler ve bu büyük bir suçtur.
Barış, hemen şimdi!
Binlerce yıldır bu ülkede farklı dil ve ırktan insanlar barış içerisinde yaşadı. Bu birlikteliği kimsenin bozmasına izin vermeyecek olan özelikle Kürt annelerdir. Birileri terörün kaymağını yerken oğlunu elleriyle toprağa veren Kürt babalarıdır. Teröre artık dur diyecek olan terörün insanlık suçu olduğunu, dönüp kendini de yakacağını bilen Kürt aydınıdır.
Vurarak, öldürerek değil, akılla, bilinçle ve birlikteliğin verdiği güçle birbirimize silah doğrultmadan da yaşayabiliriz.
Bu uzun yıllarca başarılmıştır.
Şimdi neden olmasın?