Adalet, temelinde eşit toplumsal koşullar ve olanaklar, içinde tüm insanların özgürce çok yönlü gelişmesini, eşit hak ve sorumluluğunun paylaşıldığı bir toplulukta kişilerin yararlı olarak iş görebilmesini, herkese temel eşit hak ve ödevleri tanımış olmasını, kişinin erdemlerinin toplumca ve toplumun tüm üyelerince güvence altına alınmış bulunmasını öngören ve dile getiren etik ve hukuk ilkesine verilen isimdir. Eğitim bağlamında adalet ilkesine farklı açılardan bakmak mümkündür. Bunlardan en önemlisi adalet ilkesine uygun bireylerin yetiştirilmesi gelmektedir.
Bu ilkeye göre tüm bireyler özgürce yetiştirilmelidir. Yine, bireyler eşit hak ve özgürlüklere sahip olacakmış gibi yetiştirilmelidir. Zaten böyle bir anlayış toplumsal bütünleşmeyi sağlayacaktır.
Kuşkusuz adalet ilkesine bağlı bireyler yetiştirilmesi önce aileden başlamalıdır. Ailede ebeveynler adalet konusunda çocuklara karşı rol model olmalıdırlar.
Ebeveynler, çocuklara kendilerini ifade etmeleri için söz hakkı vermelidirler. Böyle bir anlayış çocukların kendilerini değerli hissetmelerine neden olacaktır. Yine çocuklara eşit sorumluluklar verilmelidir. Ayrıca çocuklar karara katılmalıdırlar.
Ebeveynler çocuklar arasında çatışmaları ve kutuplaşmaları çözmek zorundadır.
Okullarda sınıflar adalet ilkesinin hüküm sürdüğü iklime sahip olmalıdır. Bu anlamda öğretmen, öğrencilere eşit hak ve görevler vermelidir. Öğretmenin sınıfta sağlayacağı demokratik sınıf iklimi öğrencileri adalet sever kılacaktır.
Öğretmen, demokratik sınıf ikliminin gereği olarak öğrenciler arasında işbirliğini kurmalıdır. Bunun için grup sürecine ağırlık veren öğretim yöntemleri kullanılabilir. Yine öğretmen sınıf içi kuralları belirlerken öğrencilerle birlikte hareket etmelidir.
Diğer taraftan, okullardaki iklim demokratik olmalıdır. Böyle bir iklimi sağlayacakta okul yöneticileridir. Okul yöneticileri öğretmenler arasında özgürlük ilkesini göz önünde bulundurmak zorundadır. Böyle bir ilkenin de bizi adalete götüreceği açıktır.
">
Adalet, temelinde eşit toplumsal koşullar ve olanaklar, içinde tüm insanların özgürce çok yönlü gelişmesini, eşit hak ve sorumluluğunun paylaşıldığı bir toplulukta kişilerin yararlı olarak iş görebilmesini, herkese temel eşit hak ve ödevleri tanımış olmasını, kişinin erdemlerinin toplumca ve toplumun tüm üyelerince güvence altına alınmış bulunmasını öngören ve dile getiren etik ve hukuk ilkesine verilen isimdir. Eğitim bağlamında adalet ilkesine farklı açılardan bakmak mümkündür. Bunlardan en önemlisi adalet ilkesine uygun bireylerin yetiştirilmesi gelmektedir.
Bu ilkeye göre tüm bireyler özgürce yetiştirilmelidir. Yine, bireyler eşit hak ve özgürlüklere sahip olacakmış gibi yetiştirilmelidir. Zaten böyle bir anlayış toplumsal bütünleşmeyi sağlayacaktır.
Kuşkusuz adalet ilkesine bağlı bireyler yetiştirilmesi önce aileden başlamalıdır. Ailede ebeveynler adalet konusunda çocuklara karşı rol model olmalıdırlar.
Ebeveynler, çocuklara kendilerini ifade etmeleri için söz hakkı vermelidirler. Böyle bir anlayış çocukların kendilerini değerli hissetmelerine neden olacaktır. Yine çocuklara eşit sorumluluklar verilmelidir. Ayrıca çocuklar karara katılmalıdırlar.
Ebeveynler çocuklar arasında çatışmaları ve kutuplaşmaları çözmek zorundadır.
Okullarda sınıflar adalet ilkesinin hüküm sürdüğü iklime sahip olmalıdır. Bu anlamda öğretmen, öğrencilere eşit hak ve görevler vermelidir. Öğretmenin sınıfta sağlayacağı demokratik sınıf iklimi öğrencileri adalet sever kılacaktır.
Öğretmen, demokratik sınıf ikliminin gereği olarak öğrenciler arasında işbirliğini kurmalıdır. Bunun için grup sürecine ağırlık veren öğretim yöntemleri kullanılabilir. Yine öğretmen sınıf içi kuralları belirlerken öğrencilerle birlikte hareket etmelidir.
Diğer taraftan, okullardaki iklim demokratik olmalıdır. Böyle bir iklimi sağlayacakta okul yöneticileridir. Okul yöneticileri öğretmenler arasında özgürlük ilkesini göz önünde bulundurmak zorundadır. Böyle bir ilkenin de bizi adalete götüreceği açıktır.