UBER'in yasaklanması davasında flaş gelişme !
Araç çağırma uygulaması UBER'e erişimin engellenmesi ile ilgili davada karar çıkmadı.
İnternet üzerinden hizmet veren Uber'e erişimin engellenmesi ve firmanın Türkiye'den men edilmesi talebiyle açılan davada, birleşme kararları sonrası kapsamı artan dosyaya heyetçe bakılması ve tedbir talebiyle ilgili değerlendirmenin de celse arasında yapılması kararlaştırıldı.
İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi'ndeki ikinci duruşmaya, birleşen dosyalardaki davacı ve davalıların avukatları katıldı. Müdahale talebinde bulunan Atatürk Havalimanı Taksiciler Kooperatifi ve İstanbul Taksi Sahipleri Derneği avukatları da duruşmada hazır bulundu.
Duruşmada İstanbul 4. Asliye Ticaret ve İstanbul 16. Asliye Ticaret mahkemelerinde görülen aynı mahiyetteki dava dosyalarının bu dava dosyasıyla birleştirilmesine karar verildiği hatırlatılarak, süresi tamamlanmasına rağmen bilirkişi raporunun henüz mahkemeye sunulmadığı aktarıldı.
Avukatların tedbir konulması talebi
Birleşen dosya davacısı İstanbul Otomobil Esnaf Odası avukatı Seda Kaya'nın birleşmeye itiraz ettiği ve tedbir talebinde bulunduğu belirtilen duruşmada, İstanbul Taksi Sahipleri Derneği tarafından sunulan müdahale dilekçesinde ise davalı tarafından kullanıldığı belirtilen sitelere erişimlerin engellenmesine yönelik tedbir talebinde bulunulduğu ifade edildi.
Davacılardan Birleşik Taksiler Derneği avukatı tarafından 25 Mayıs'ta gerçekleşen yönetmelik değişikliğiyle ilgili basın yayın organlarında çıkan haber çıktılarının da mahkemeye sunulduğu kaydedilen duruşmada, dernek avukatlarınca da davalıların kullanımında olan internet sitelerine erişimin engellenmesine yönelik talepte bulunduğu dile getirildi.
Duruşmada beyanı sorulan davacı avukatlarından Erdem Türkekul, 25 Mayıs'ta yönetmelikte yapılan yeni bir değişiklikle, "D2 belgesi olmayan şahıslara yetki belgesi kullandırılması halinde ceza verileceği"nin belirtildiğini anlatarak, "Uber'de D2 yetki belgesinin bulunmadığı aşikar. Nitekim yönetmelik değişikliğinden sonra da yetkili makamlarca pek çok araca bu nedenle cezai işlem yapılmıştır. Biz yeniden tedbir talebimizin karara bağlanmasını talep ediyoruz." dedi.
Davcı avukatlarından Seda Kaya da söz konusu yönetmelik değişikliğiyle D2 belgesiyle hizmet verilemeyeceğinin ortaya çıktığını, yetkili makamlar tarafından denetimler yapıldığını ve yoğun şekilde cezalar yazıldığını söyledi. Diğer davacı taraf avukatları da dilekçelerini tekrar ederek tedbir kararı verilmesini talep etti.
"Yönetmelik değişikliği bu davaya uygulanacak mı?"
Davalı Uber'in avukatı Tolga Uluay, ocakta yapılan yönetmelik değişikliğine ilişkin 1 saat öncesinden bildirim hususunun, yürürlüğü ertelenmiş bir husus olduğunu savunarak, "Dolayısıyla sistem kurulamadığı için yürürlük ertelenmiş vaziyettedir. 25 Mayıs'ta yapılan yönetmelik değişikliğinin davada uygulanıp uygulanmayacağı ancak bilirkişi incelemesi sonucunda meydana çıkacaktır. Davacıların tedbir talebi dava sonucuyla elde edebilecekleri menfaate yöneliktir. Bu nedenle tedbir talebinin reddi gerekmektedir." savunmasını yaptı.
Davaya ilişkin ara kararını açıklayan mahkeme, bilirkişilerin raporlarını henüz mahkemeye sunmadıklarını belirterek, her birine, "2 haftalık süre içerisinde raporlarını mahkemeye sunmaları, aksi takdirde haklarında suç duyurusunda bulunulacağı, Adli Yargı Bilirkişi Bölge Kurulu'nun bilirkişi listesinden geçici ve daimi olarak çıkarılacakları" hususunda uyarı bulunan davetiye çıkarılmasını karara bağladı.
Tedbir talebini heyet değerlendirecek
Müdahale talebinde bulunan İstanbul Taksi Sahipleri Derneği ve Atatürk Havalimanı Taksiciler Kooperatifi'in taleplerini kabul eden mahkeme, dava değeri belirtilmediği için mahkemece tek hakim tarafından yargılamaya devam edildiğini hatırlattı.
Birleşen dosyalar ve taraflar arasındaki hukuki ilişkinin niteliğine göre davanın heyet aracılığıyla görülmesinin uygun olduğunu aktaran mahkeme, açılan davanın niteliğine göre dava dosyasının heyete gönderilmesine, tedbir talebiyle ilgili celse arasında heyetçe karar oluşturulmasına hükmetti.
Mahkeme duruşmayı 7 Kasım'a erteledi.
Taksiciler adliye önünde toplandı
Duruşmanın ardından Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı önünde toplanan bir grup taksici, "Sayın Cumhurbaşkanım taksici esnafının tek umudu sizsiniz" ve "Korsanla mücadeleye devam" yazılı pankartlar açtı.
Grup adına açıklama yapan İstanbul Otomobilciler Esnaf Odası ve İstanbul Taksiciler Esnaf Odası Başkanı Eyüp Aksu, Uber'in ülkedeki yasaları hiçe sayarak faaliyet gösterdiğini ve ekonomiye hiçbir katkısının olmadığını öne sürerek, ''Geçtiğimiz günlerde Başbakanımızın talimatıyla Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığımızın yayımladığı yönetmelik, ardından İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin aldığı birtakım yaptırımlardan sonra Sayın Cumhurbaşkanımızın da yaptığı açıklama son noktayı koymuştur. Şimdi de sistemin tamamen kapatılması için yüce mahkemenin kararını bekliyoruz.'' diye konuştu.
Cumhurbaşkanı, Başbakan, Ulaştırma ve İçişleri bakanları ile taksici esnafına teşekkür eden Aksu, emniyet biriminin yapacağı denetimlerle, devletin aldığı kararlara uymayanlara, global korsanlara asla fırsat tanımayacaklarına olan inançlarının sonsuz olduğunu ifade etti.
Aksu, açıklamasında şunları söyledi:
''Bundan böyle taksici esnafı olarak bakış açımızı değiştirerek, İstanbul halkına daha kaliteli araçlarla daha iyi hizmet vermek zorundayız. Aracımızda çalışan şoförlerimizin kılık kıyafetinden tutun müşteriye davranış biçimine varıncaya kadar düzeltmemiz gerektiğini asla unutmayalım. İstanbul halkı da 3-5 ayda taksici esnafının vizyon ve misyonunu değiştirdiğini, günün teknolojisine ayak uydurduğunu görecektir.''
Dava dilekçesinden
Davacı taksiciler tarafından sunulan dava dilekçelerinde, Türkiye'de herhangi bir vergi kaydı bulunmayan ABD merkezli firmanın internet üzerinden yasal olmayan taşımacılık yaptığı iddia ediliyor.
Dilekçede, "Taksicilerin telafisi güç zararlara uğramasının önüne geçmek, rekabet ve ticaretin korunması, ülkedeki vergi kayıplarının önlenmesi ve ticari hayatın yeniden düzene girmesi için Uber'in tüm internet sitelerine ve mobil uygulamalarına teminatsız olarak ihtiyati tedbir konulması, firmanın internet sitelerine erişimin engellenmesi ve firmanın meni talep edilmektedir." deniliyor.