Türkiye, Dicle Kalkanı için hazırlıklarını tamamladı

'Türkiyesiz Musul Operasyonu' ihtimallerine karşılık Ankara önemli bir planı devreye sokmaya çalışıyor. Adı 'Dicle Kalkanı'.

Musul’da Türkiye’siz formülün asla başarılı olamayacağını savunan Ankara Türkiye’nin 2 yıldır elinde olan Başika Üssü konusunda asla geri adım atmayacak. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ndeki güvenlik zirvesi ve Bakanlar Kurulu toplantılarında tüm detaylar konuşuldu. Tehdit olursa Türkiye Başika’yı güçlendirecek katliam olursa Irak’a girecek

Büyük Musul operasyonunda Türkiye’nin yeri, konumu ve gelişmelere göre hayata geçireceği B ve C planları tartışılırken, devletin zirvesinde ‘en kötü’ senaryolara dahi hazırlık yapıldı. Diplomatik, siyasi ve askeri adımlar en ince detayına kadar belirlendi. İşte senaryolar ve gelişmelere göre atılacak adımlar...

En ince detayına kadar diplomasi ve müzakere kanalları işletilecek. Ancak eşzamanlı diğer hazırlıklar yürüyor. Musul’a 12 kilometre uzaklıkta çok stratejik bir bölgede yer alan Başika Üssü’ne ve Türk askeri varlığına yönelik bir tehdit, saldırı olması durumunda üssün boşaltılması bir yana, zırhlılarla ve yeni birliklerle takviye edilmesi söz konusu. Bölgede demografik değişim, sivillere yönelik katliam ya da göçe zorlama gibi gelişmeler yaşanırsa Türkiye, Suriye’de olduğu büyük birliklerle Irak’a girebilecek. Bölgede birçok ülkenin üssü var ve Türkiye, kendi güvenliğini sağlamak amacıyla orada.

'Dicle Kalkanı'

Türkiye’ye yönelik terör tehdidi yaşanması durumunda, bu kimden gelirse gelsin, Türkiye meşru müdafaa hakkını kullanacak. PKK’nın, Sincar’da fiili olarak oluşturduğu kantonal yapılanma, Telafer’e ya da Irak’ın diğer bölgelerine yönelirse meşru müdafaa hakkı gereği müdahale edilecek. Etnik, mezhebi çatışma riski ya da bu yönde bir girişim Türkiye’nin kırmızı çizgisi. DEAŞ’ın çatışmaların boyutunu etkileyecek, dehşete yol açacak olası eylemleri de Türkiye’yi harekete geçirecek. Gerekirse Suriye’de başlatılan ve sonuçları alınan Fırat Kalkanı harekâtının bir benzeri Irak’ta hayata geçirilecek. Bu operasyonun adı ise “Dicle Kalkanı” olacak.

Türkiye’nin bir başka kırmızı çizgisini, DEAŞ terör örgütü militanlarının Musul’dan Suriye’ye geçerek oradaki çatışmalara müdahil olması, Türkiye’nin kazanımlarını tehdit etmesi oluşturuyor. Bu tehditten Rusya da rahatsız. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, böyle bir gelişme yaşanması durumunda askeri ve siyasi karar alacaklarını açıkladı. Suriye’nin kuzeyinde yaklaşık 100 kilometre eninde bir alana hâkim olan Türkiye, burada terör koridoruna asla izin vermeyecek.

 Zorla göçe müdahale

“Musul, Musullularındır” parolasıyla yola çıkan Türkiye, bölge halkının göçe zorlanması durumunda; hem bu dalgayı karşılamak hem de göçle birlikte oluşabilecek güvenlik risklerini bertaraf etmek için hazırlıklar yapıyor. Böyle bir durumda TSK öncülüğünde yerel unsurların da desteğiyle Irak’ın kuzeyinde siviller için bir ‘güvenli bölge’ oluşturulacak. Terörist unsurların da Türkiye’ye sızmaları engellenecek. Bir enerji koridoru ve bölge için güvenli liman olan Türkiye, krizin çözülmesinde diplomasi ve müzakere kanallarını açık tutacak. Musul’da ve Irak’ta Türkiye olmadan bir denklemin kurulamayacağını vurgulayan yetkililer, “sınır aşan sular” konusu ve “enerji koridoru” kartlarını hatırlatıyor.

Sonraki Haber