Türk profesör: Koronavirüs kendi kendini yok edecek
Türk Profesör Kemalettin Aydın yaptığı açıklamada koronavirüs mutasyonunun bağışıklığı hızlandıracağını artık olağanüstü tırmanışlar yerine kendi kendini yok etme durumuna doğru seyredeceğini dile getirdi.
Kovid 19'un Avrupa ve Türkiye'de de görülmeye başladığı aylarda Dünya Sağlık Örgütü'nün (DSÖ) eski yöneticilerinden Profesör Karol Sikora, bir aşı geliştirilene kadar koronavirüsün doğal olarak yok olabileceğini savunmuş ancak öyle olmamıştı. Hem koronavirüs birçok ülkede 2 ve 3. kez pik yaptı. Hem de bu arada birçok firma ve bilim insanı tarafından aşılar geliştirilmişti.
Artık milyonlarla ifade edilen aşılamaların etkisi beklenirken bir yandan da İngiltere'den yayılan mutasyonlu koronavirüs ve müthiş bir hızla yayılması tüm dünyayı tedirgin etti. Tüm uçuşların durdurulup denetimlerin sıklaştırılmasına rağmen mutant koronavirüs Türkiye'de de 17 ilde tespit edildi.
Tam da bu konuyla ilgili Prof. Dr. Kemalettin Aydın'dan çok kritik bir son dakika açıklaması geldi. İşte Koronavirüs ile ilgili 4 önemli madde ve kendi kendini yok etme tarihine dair öngörüsü;
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), Covid-19'un hızlı yayılan türüne rağmen dünya genelinde vaka sayılarının son birkaç haftadır düşüşe geçtiğini açıkladı.
Mutasyon bağışıklığı hızlandıracak
Bu açıklamayı yorumlayan Sağlık Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Rektör Yardımcısı, Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Kemalettin Aydın, Türkiye Gazetesi'nde yer alan habere göre şöyle dedi: Vakalar güney ile kuzey yarım küre arasındaki mevsimsel değişim, toplumsal bağışıklığın artması ve aşının etkisi ile azalıyor.
Dünya artık geçtiğimiz aylarda gördüğü günlük bir milyon vakaları bir daha asla görmeyecek. Vakalar aşağı doğru inecek. Eğer denildiği gibi mutant virüsün bulaş hızı yüksek ise toplumsal bağışıklık da bir o kadar hızlı artar. Virüs ne kadar çok insana bulaşırsa mutasyona uğrama oranı o kadar yükselir. Çoğalan mutasyonlar hasta etme yeteneğini kaybedebilir.
Diğer yandan Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Taner Demirer de aşının mutasyona karşı etkili olup olmayacağına ilişkin yaptığı son dakika açıklamasında inaktif (ölü virüs) aşının, mutasyona uğramış yeni tip koronavirüsten (Kovid-19) etkilenmeyecek ya da en az etkilenecek aşı türü olduğunu bildirdi.
Demirer, yaptığı açıklamada, dünyada ve Türkiye'de Kovid-19 salgınının devam ettiğine dikkati çekerek bireylerin rehavete kapılmadan maske, mesafe ve hijyen kurallarına uymasının önemine işaret etti.
Mutasyon aşılara dirençli
Koronavirüslerin sık mutasyona uğrayan virüslerden olduğunu bildiren Demirer, "Mutasyonlu virüsü öncelikle İngiltere'de, daha sonra Brezilya ve Güney Afrika'da gördük. Güney Afrika'daki otoriteler tarafından bu ülkede görülen mutasyonlu virüsün, mevcut mRNA aşılarına daha fazla dirençli olabileceği ifade edildi." dedi.
Demirer, mutasyonlu virüsün Türkiye'de de bazı illerde görüldüğünü hatırlatarak diğer ülkelerde de her an farklı mutasyonların ortaya çıkabileceğine dikkati çekti.
Şu ana kadar yaşanan küçük ölçekli mutasyonların mevcut Kovid-19 aşılarının etkinliğini azaltmadığını dile getiren Demirer, geniş çaplı mutasyon halinde yeni mRNA aşısı üretmenin 4-6 hafta alabileceğini, bu ihtimale karşı Avrupa'da şimdiden yeni aşı kompozisyonları hazırlandığını bildirdi.
Türkiye'de de yapılmaya başlanan inaktif yani ölü aşıların mutasyondan etkilenmediğini ifade eden Demirer şöyle devam etti: "Ölü aşılar mutasyondan etkilenmiyor. Çünkü mRNA aşıları virüsün sadece diken proteinine karşı antikor oluşturuyor. Ama ölü aşılar, virüsün 4 bölümüne birden yani diken proteinine, zarfa, çekirdeğe ve çekirdeğin dışındaki zara karşı antikor oluşturuyor. Dolayısıyla böyle bir mutasyondan ölü aşıların etkilenmesini beklemiyoruz. Bu aşılar etkinliklerini kaybetmeyecekler.
Avrupa ve Kuzey Amerika'nın da önümüzdeki dönemde mutasyonlar yaygınlaşırsa ölü aşılara döneceğini düşünüyorum. Çünkü bu zamana kadar ülkemizde de 2 milyon kişiye yapılan ölü aşılar, güvenli aşılar. Bunlar mutasyondan etkilenmeyecek veya en az etkilenecek aşılar. Çünkü virüsün bütün bileşenlerine karşı antikor oluşumu söz konusu. Bu nedenle Kuzey Avrupa'da da ölü aşı çalışmaları başladı."
Hedef 25 milyon aşılama
Demirer, mutasyonların önlenmesi için kısa zamanda mümkün olduğunca fazla kişinin aşılanması gerektiğini ifade ederek şunları kaydetti:
"Örneğin ülkemizde hedef, nisan sonuna kadar 25 milyon insanımızın, toplumumuzun üçte birinin aşılanması. Mutasyonların varlığı göz önüne alındığında, bu hedefe ulaşırsak avantajlı duruma geçeceğiz.
Şunu da unutmamak gerekiyor: Mutasyonlara karşı ülke çapında dikkatli olunması gerekiyor. Sağlık Bakanlığı gerekli tedbirleri havaalanları, sınırlarda alıyor. Bizlerin maske, mesafe ve hijyen kurallarına uymamız gerekiyor. Özellikle kış döneminde kalabalık ve kapalı yerlerden halkımızın uzak durması gerekiyor."