TÜBİTAK'ta 10 milyar dolarlık sanayi casusluğu

FETÖ'nün TÜBİTAK'ta 80 binden fazla sanayi projesinin kritik ve mahrem bilgilerini yabancı istihbarat birimlerine sattığı iddia edildi.

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) hain planlarının teknoloji merkezi konumunda bulunan 17-25 Aralık darbe girişimlerinden sonra sahte delil üretimi ve kriptolu telefon dinleme gibi birçok skandalla gündeme gelen TÜBİTAK, şimdi de 10 milyar dolarlık sanayi casusluğu iddiasıyla sarsılıyor. İddialara göre kuruma teşvik için sunulan projelerin çoğu üçüncü şahısların yanı sıra yabancı istihbarat servisleriyle de paylaşılmış. Şirketlerin kritik bilgilerinin dışarı sızması, Türkiye'nin sanayi stratejinde atacağı adımların da rakip ülkelerin eline geçmesi anlamına geliyor. Türkiye'de dağıtılan teşviklerin merkezi olarak dizayn edilen kuruma bugüne kadar binlerce şirket en mahrem projelerini teslim ederek, teşvik talebinde bulundu. Sadece 2009- 2013 arasında 80 binden fazla sanayi projesini inceleyen kurumda halen 6 bin 152 proje üzerinde çalışılıyor. KOBİ'lerin ve Türkiye'nin önde gelen dev şirketlerinin yanı sıra üniversitelere ait en mahrem projeler de kurumun arşivinde yer alıyor.

 TÜBİTAK'taki sanayi casusluğu iddialarını 2014'te ilk kez SABAH gündeme getirmişti. Devlet Denetleme Kurumu raporlarına dayandırlan haberde TÜBİTAK ve TÜBİTAK MAM'da görev yapan bazı yöneticilerin, teşvik başvurusu yapan projeleri, kişisel çıkarları doğrultusunda yasadışı olarak arşivlediği, milyar dolarlık projelerle ilgili bilgilerin yurtiçi ve yurtdışındaki rakip firmalara satıldığı anlatılmıştı. SABAH'ın son olarak edindiği bilgilere göre ise kurumdaki bilim hırsızlığının boyutları görünenden çok daha büyük. Konunun bireysel bilim hırsızlığını aşarak ülkeler arası sanayi casusluğuna evrildiğini ifade eden yetkililer, soruşturmaların da bu yöne kaydırıldığını ifade ediyor. 2013 yılı Sayıştay Raporu'nda yer alan tespitlere göre kurum, 2010'da büyük yapılanmaya gitti. Teşvik birimlerinin yöneticileri de bu tarihte değişti. Sekreter kadrosunda bulunan 13 kişi, bilimsel araştırma ve geliştirmelere paralel yürütülen projelerde personel olarak işe alındı. Alımlar Türkiye İş Kurumu'ndan ve ilgili bakanlıkla temasa geçilmeden yapıldı. Çok sayıda açıktan atamanın yapıldığı kurumda 2008 ile 2010 arasında 650 uzman tasfiye edildi ve yerlerine FETÖ'ye yakın isimler atandı. Ancak bu tespitler, 2 yıl boyunca sümen altı edildi.

3.5 MİLYAR LİRA DAĞITTI

 TÜBİTAK, 2005-2014 yılları arasında yaklaşık 3.5 milyar liralık teşvik dağıttı. Bu rakamın 1.5 milyarı özel sektöre giderken geri kalanı ise üniversitelerin bilim ve sanayi projelerine aktarıldı. Bu dönemde 157 üniversiteye 13 bin 426 proje için 2.3 milyar liralık destek sağladı. En büyük payı ise İstanbul ve Ankara'daki üniversiteler aldı.

80 BİN MAHREM PROJE GÜVENDE Mİ ?

TÜBİTAK'a yapılan proje başvurularının çalındığı ya da rakiplerin eline geçtiği iddiasıyla açılan çok sayıda dava bulunuyor. Bunlardan biri Ankara OSTİM'de bulanan bir firmaya ait. Kısa süre önce savunma sanayisinde faaliyet gösteren bu şirketin bir projesinin Polonya'daki bir rakibi tarafından kopyalandığı ortaya çıkmıştı. Kuruma son 5 yılda yapılan proje başvurularının değeri ise 10 milyar doları buluyor.

ŞİKÂYET EDEN KOVULMUŞ

Konuyla ilgili olarak SABAH'a konuşan eski bir TÜBİTAK çalışanı ise kurumdaki FETÖ üyelerinin çalışma esaslarına ilişkin önemli ipuçları vererek, şunları anlattı: "TÜBİTAK, FETÖ tarafından üç aşamalı olarak kullanıldı. Bunlardan ilki sahte dijital verileri üretimi konusuydu. Birçok davaya delil olan veriler burada imal edildi. İkinci aşama ise bu mensuplarının projelerine onay verilmesi oldu. Bu yolla eli kanlı örgüte dolaylı yoldan finansal destek sağlandı. Hayali projelere milyonlarca dolar aktı. Üçüncü konu ise Türkiye sanayisinin geleceğini ilgilendiriyor. Çünkü her yıl teşviklerden yararlanabilmek için binlerce gizli sanayi projesi en mahrem sırlarını bu kuruma emanet ediyor. Burada toplanan binlerce buluşun sistematik bir şekilde yabancı istihbarat servisleri ile paylaşıldığını düşünüyoruz. Görevden uzaklaştırıldığım 2012'de bu konuya ilişkin inceleme talimatı vermiştim. Üç ay sonra ise görevden uzaklaştırıldım. Geçen yıl konuyla ilgili olarak Ankara Cumhuriyet Savcılığı'na tekrar ifade verdim."

Sonraki Haber