Suriye Birleşik Türkmenler Derneği Genel Sekreteri Şahin:
"Uluslararası kamuoyuna Türkmen'i DAEŞ ile beraber iş yapıyormuş gibi tanıttılar. Norveç'teki, Kanada'daki bir vatandaşa Suriye Türkmen'i dediğin zaman DAEŞ'in alt kolu gibi biliyor. Biz DAEŞ’in selefi dünya görüşüne sahip bir millet ve onların evlatları
GAZİANTEP (AA) - Suriye Birleşik Türkmenler Derneği Genel Sekreteri Veysel Şahin, Türkmenlerin uluslararası kamuoyuna DAEŞ ile beraber iş yapıyormuş gibi yansıtıldığını belirterek, "Norveç'teki, Kanada'daki bir vatandaşa Suriye Türkmen'i dediğin zaman DAEŞ'in alt kolu gibi biliyor. Biz DAEŞ’in selefi dünya görüşüne sahip bir millet ve onların evlatları değiliz" dedi.
Şahin, dernek binasında gerçekleştirilen Suriye Türkmen Gençliğinin Kuruluş Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, savaşan Türkmen gençlerinin Türkiye'de yaşayan Türkmen gençlerden örgütlenmelerini ve yeni kurulacak Suriye devletinde söz sahibi olmalarını istedi.
Türkmen gençlerinin isteklerini ve sorunlarını dünya kamuoyuna iletmekte aracı olduğunu aktaran Şahin, "Biz gittikten sonra gençler bu davayı yüklenecek. Bize bir Suriye kalacak mı? Suriye’de Türkmenlere bir yer kalacak mı sorusu bir kader sorusu ve cevap verilmesi gereken ağır sorular" dedi.
Gençlerin dünyaya seslerini duyurmak için planlarının olduğunu anlatan Şahin, şöyle devam etti:
"Dünyada yürüyüşler düzenleyerek Türkmen halkının hukuki beklentilerin ve statülerini isteyelim diyorlar. Rusya'nın işlediği savaş suçunun yaptıkları katliamları belgelerle uluslararası mahkemelere gönderelim diyorlar. Gençleri öne çıkaralım diyorlar. Doktorlardan, öğrencilerden, eğitimcilerden, Türkmen iş adamlarından temsilciler istiyorlar. Savaşın gerçek yüzünün Türkmenlerin uğradığı haksızlıkların medya yoluyla anlatılmasını talep ediyorlar. Uluslararası kamuoyuna Türkmen’i DAEŞ ile beraber iş yapıyormuş gibi tanıttılar. Norveç'teki, Kanada'daki bir vatandaşa Suriye Türkmen'i dediğin zaman DAEŞ'in alt kolu gibi biliyor. Biz DAEŞ’in selefi dünya görüşüne sahip bir millet ve onların evlatları değiliz."
- "Türkmenler de kendi federasyonunu oluştursun"
Türkmenlerin tarihsel gelişiminin arşivlerden çıkarılarak anlatılması gerektiğini vurgulayan Şahin, "Osmanlı ve Selçuklu sonrası Suriye’deki Türkmen varlığı, Irak ve Suriye’deki Türkmen halkının tarihsel hukuki belgeleri niteliksel olarak diğer devletlerin arşivlerinden araştırmacı tarihçilerimiz, hocalarımız tez konusu olarak alsın. Ben Türk vatandaşı olarak söylüyorum; Malatya'da, Erzurum’da, Artvin’de daha bundan 2 yıl önce hatta Rus uçağı düşmeden önce Suriye'de Türkmen var mı yok mu kimse bilmezdi." diye konuştu.
Cenevre’de Suriye ile ilgili siyasi toplantıları Lozan Antlaşması'na benzeten Şahin, Lozan'da Türkiye'ye yönelik toplantıların şimdi aynısının Suriye için Cenevre'de yapıldığını ifade etti.
Bu toplantıların siyahla beyazın belirginleşeceği çizgisel toplantılar olduğunu belirten Şahin, şunları kaydetti:
"Halklar kendi kaderini mi belirlesin yoksa biz mi belirleyelim diyorlar. Suriye federatif yapıya kavuşacaksa Türkmenler de kendi federasyonunu oluştursun. Biz buna canımızla kanımızla varız. Eğer Suriye bölünmeyecekse uluslararası kamuoyu 'bölmeyelim, toprak bütünlüğü olsun' diyorlarsa o zaman bu PYD’nin ve Kürdistan denilen yerlerin federatif isimlerin şimdi zamanı mı? Gençlerimiz 'onların hakkı varsa bizim de onlar kadar haklarımız var' diyorlar."
Fatih Sultan Mehmet Tümeni'nden Doğan Aslan da Suriye'de canla başla savaştıklarını belirtti.
Bazılarının Suriye'de Kürt devleti kurmak istediğine işaret eden Aslan, "Onlar bir aradalar Azez'den Telabyad’a kadar olan bölgeler DAEŞ ve PKK arasında paylaşılmış durumda. Halep’e doğru ilerleyip Kürt devleti kurmanın peşindeler. Biz niye böyle bir plan yapmıyoruz. Tugaya gelecek, mücadele edecek Türkmen gençlerine bizim kapılarımız açık, bekliyoruz." şeklinde konuştu.