Sınavı kazanamayanların 5 seçeneği olacak !

Dershaneler 1 Eylül'de kapanacak. Peki sınavı kazanamayan 1 milyon 200 bin aday ne yapacak ?

Dershanelerin kapanmasının ardından sınavı kazanamayan adayları şu seçenekler bekliyor: Halk eğitim merkezleri, okullarda hafta sonu eğitim, sanal dershaneler, özel dersler, son sınıftaki öğrencilerin tek dersten kalması.

Vatan'dan Kenan Butakın'ın haberine göre Milli Eğitim Bakanlığı’nın aldığı karar ile dershaneler 1 Eylül tarihinde tamamen tarih olacak. Dershanelerin kapanmasıyla birlikte ise ilk yıl sınavı kazanamayan adayların ne yapacağı tartışma konusu oldu. Çünkü mezun oldukları için hem okullarına gidemeyecekler hem de kapandığı için dershanelere kayıt yaptıramayacaklar.

Eğitim uzmanları, MEB’in bu konuda resmi olarak ‘Projemiz hazır’ demediklerini söylüyor.  Bu konuyla ilgili son açıklama  Milli Eğitim Bakanlı Nabi Avcı tarafından Vatan gazetesine yaptığı ‘Halk Eğitim Merkezleri devreye girecek’ açıklaması. Ancak bu açıklamadan sonra bakanlık tarafından uygulanacak sistemle ilgili bir açıklama yapılmadı.
 
Dershanelerin yerine neler gelecek?

 
Fakat uzmanlar, 1 milyon 200 bin adaya nerede ve ne şekilde ders verilmesiyle ilgili zorluklara dikkat çekerek, Halk Eğitim Merkezleri’nin fiziki koşullarının buna yetmeyebileceğini belirttiler. Uzmanlar, önümüzdeki yıldan itibaren ilk olarak özel ders alanların sayılarının artacağını, ardından internet üzerinden sanal dershanelerin kurulacağını ve eskiden olduğu gibi üniversiteye hazırlık dergileri sisteminin yaygınlaşacağına dikkat çektiler.  Eğitim uzmanlarının söylediği bir diğer seçenek ise son sınıf öğrencilerinin bir dersten kalmaları. Böylece liseden ayrılmayacakları için imkanların faydalanabilecekler. İşte eğitim uzmanlarının görüşleri;
 
‘Fiziki ve nitelik şartlar tartışmalı’
 
- Sadık Gültekin: Denemelerinde istedikleri üniversiteyi kanamayan öğrenciler ne yapacağına dair kesinleşmiş bir program bulunmuyor. Bu sorun ile ilgili ortada devlet tarafından yapılacağı tahmin edilen iki ihtimal bulunuyor. Birincisi Halk Eğitim Merkezleri’nin ders vermesi. Diğeri ise liselerde akşam saat 18:00’den sonra ve hafta sonları bu çocuklar için ders açılması. Burada ise başka sorunlar ortaya çıkıyor. İlki şu an özel ve devlet liselerinde yaklaşık 800 bin öğrenci eğitim görüyor. Mezun olup sınava giren öğrenciler ise yaklaşık bir milyon 200 bin. Yani fiziki ve nitelik açısından eksiklik ortaya çıkıyor. Ayrıca öğretmen bulmak da zor olabilir. Çünkü ek ders saati ücreti olarak bakanlık 18 TL ödüyor. Öğretmenler bu ücreti yetersiz bulduğu için ders vermeyi kabul etmiyor. Bu karmaşa içersinde ortaya atılan bir başka bir öneri daha var ancak bu öneri sadece son sınıf öğrencilerini kapsıyor. Kazanamayacağını tahmin eden öğrencilerin bir dersten kalması tavsiye ediliyor. Böylece okul ile bağlantıları kesilmez ve bilgiler tazeleyerek ikinci kez şansını denebilir.”
 
 ‘Öğrenciler sınıfta kalma planı yapıyor’
 

- Celil Vardar: (Final Eğitim Kurumları Rehberlik Koordinatörü): “Geçtiğimiz yıl okullarda kurslar açıldı. Çok sayıda öğrenci başvurdu ama bazı öğretmenler kurs vermek istemedi. Ders ücretleri 9 TL’den 18 TL’ye çıkarıldı. Ancak bana göre bazı öğretmenler özel ders varken yine gitmezler. Duyduğuma göre 7-8 öğrenci velisi bir araya gelip evlerinde daha ekonomik olarak çocuklarına özel ders aldırıyorlar. Bazı öğrencilerin daha bugünlerde bu yıl sınavım iyi geçmezse, önümüzdeki yıl da dershaneler olmayacağı için sınıfta kalsam mı diye planlar yaptığını dahi duyuyoruz. Ayrıca online eğitim veren internet siteleri var. Ancak dersin sıcaklığını vermediği için rağbet görmüyor. “ 
 
‘Özel ders veren öğretmenlere rağbet olacak’
 
- Salim Ünsal (Kültür Dershanesi Rehberlik Koordinatörü):
“Mezun öğrencilerin talebi nasıl karşılanacak belli değil. Okullarda sınava hazırlık kursu açılır mı bilmiyoruz. Halk eğitim merkezleri üzeriden yapılabilir ama bununla ilgili henüz bir düzenleme yapılmış değil.  Halk eğitim merkezlerinin fiziki koşulları da yeterli değil. En az 1 milyon 200 bin öğrenciden bahsediyoruz. Dönüşen okullara da böyle bir yetki verilmiş değil. Bu durumda özel ders veren öğretmenlere büyük bir rağbet olacak. Ayrıca internet ve üniversiteye hazırlık dergiciliği de yaygınlaşacak.”
 
‘Durumu iyi olanlar avantaj sağlayacak’
 
- İsmail Koncuk (Türk Eğitim Sen Genel Başkanı):
“Bizce de dershaneler olmamalı. Ama tabi bir yarış var. Bir yarış varsa insanların kendi çocuklarını öne geçirme gayreti de doğal bir şey. Ama şimdi bu durumda, parası olanlar çocuklarına özel ders aldırtacak. Her insanın yapabileceği bir durum değil bu. Durumu iyi olanlar avantaj sağlayacak. Diğer yandan okullardaki kurslarda öğretmenlere geçtiğimiz yıla kadar ders başına 9 TL veriliyordu. Bu yıl ise alınan karar ile 18 TL verilecek. Ama kendi alanlarında başarılı olan öğretmenler bu kurslara katılmayıp özel ders verecek.“ 
 
‘Etüt ve danışma merkezleri çalışıyor’
 
- Ali Yalçın (Eğitim-Birsen Genel Başkanı):
“Yasa ile dershaneler kapatıldı ama etüt ve danışma merkezlerine yasak getirilmediği için bunlar çalışmaya devam ediyor. Bu merkezlere özellikle mezun öğrenciler bakanlık bünyesinde açılan hazırlık kurslarına katılamadıkları için kayıt olmakta. Bu merkezler de durumu fırsata çevirip daha önce 3 bin ile 5 bin lira kayıt ettikleri öğrencilerden 8 ile 10 bin lira arasında ücret talep etmekte. Gerekçe olarak da biz size özel ders vereceğiz demekteler. Bu durumun önüne geçilebilmesi için etüt ve danışma merkezlerinin açılmasına bir standart getirilmeli. Tek yetkili MEB olmalı.”

Sonraki Haber