Savcı Mehmet Selim Kirazın şehit edilmesi
Başbakan Davutoğlu: (1)"Toplumların sınavdan geçtiği anlardır, bu anlar. Biz devlet olarak bu saldırıyı sadece değerli savcımıza, Mehmet Selim Kiraz’a yönelik bir saldırı olarak değil aynı zamanda Türk yargısına, Türk demokrasisine, Türkiye’deki bütün vat
ANKARA (AA) - Başbakan Ahmet Davutoğlu, İstanbul Cumhuriyet Savcısı Mehmet Kiraz'ın şehit edildiği terör eylemine ilişkin, "Toplumların sınavdan geçtiği anlardır, bu anlar. Biz devlet olarak bu saldırıyı sadece değerli savcımıza, Mehmet Selim Kiraz’a yönelik bir saldırı olarak değil aynı zamanda Türk yargısına, Türk demokrasisine, Türkiye’deki bütün vatandaşlarımıza dönük bir saldırı olarak görüyoruz" dedi.
Davutoğlu, AK Parti genel merkezinde, gazetecilere yaptığı açıklamada, saat 12.36’da Çağlayan Adliyesi’ne gelen teröristlerin, Savcı Kiraz’ı rehin aldığını, rehin alma süreci sonrasında da onun şehit olmasına sebep olacak bir terör eyleminde bulunduğunu söyledi.
Olayı haber alır almaz süratle kriz yönetimi sürecine geçtiklerini ifade eden Davutoğlu, şunları belirtti:
"Burada İçişleri Bakanımız, Adalet Bakanımız, Ulaştırma Bakanımız, ilgili güvenlik birimlerimizin yetkilileriyle süratle konuya müdahil olundu. İstanbul’da bütün emniyet birimlerimiz harekete geçirildi. Verilen talimat açık şekilde iki boyutluydu. Birincisi: Savcımız Mehmet Selim Kiraz’ın her ne süratte olursa olsun zarar görmemesini teminen her türlü çalışmanın yapılması, her türlü yöntem uygulanarak çalışmanın yapılması. İkincisi de: Herhangi bir şekilde başka bir olumsuz senaryonun gelişmesi halinde ise en etkin bir şekilde olaya müdahil olunmasıydı."
Davutoğlu, 6 saate yakın süre, saat 20.24’e kadar her türlü yöntemin denendiğini, dünyanın herhangi bir yerinde söz konusu olan teröre karşı mücadelede uygulanabilecek her türlü çabanın gösterildiğini vurgulayarak şunları söyledi:
"Bu çabalar maalesef karşılık bulmayıp, aksine tam saat 20.24’te bir avukatın içeriyle temas halinde, yine bir şekilde bu meseleyi çözmek amacıyla görüştüğü esnada, silah seslerinin gelmesi üzerine emniyet birimlerimiz, güvenlik güçlerimiz bu silah sesi üzerine olaya derhal müdahil olmuşlar. 20.25’te başlayan operasyon kısa zamanda tamamlanmış, savcımız ağır yaralı olarak hastaneye kaldırılmış, çok yoğun çabalara rağmen de maalesef biraz önce başhekimle de görüşmelerim olmuştu, hayatını kaybetmiştir. Savcı Mehmet Selim Kiraz’a Allah’tan rahmet diliyorum, eşi hanımefendi, kendileri de hakimedir, vefatı öncesinde görüşmüştüm, ona ve ailesine taziyelerimi sunuyorum."
-"Toplumların sınavdan geçtiği anlardır, bu anlar"-
Terörün insanlık suçu olduğunu, dünyanın neresinde olursa olsun masum insanlara yönelik olarak yapılan terör eylemlerinin en alçakça saldırı olarak nitelendiğini ifade eden Davutoğlu, "Toplumlar böylesi günlerde böylesi anlarda büyük dayanışma örneği sergilemişlerdir. Yakın zamanda Fransa’da yine geçtiğimiz hafta Tunus’ta bu tür olaylar yaşandı. Toplumların sınavdan geçtiği anlardır, bu anlar. Biz devlet olarak bu saldırıyı sadece değerli savcımıza, Mehmet Selim Kiraz’a yönelik bir saldırı olarak değil aynı zamanda Türk yargısına, Türk demokrasisine, Türkiye’deki bütün vatandaşlarımıza dönük bir saldırı olarak görüyoruz" diye konuştu.
Seçim öncesinde bu tür provokatif terör eylemlerinin her zaman olabileceğini bildiren Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Buna karşı da toplumumuzu, bütün toplum kesimlerimizi sükunete, teenniye ve bu tür alçakça saldırılar karşısında birlik ve beraberliğe davet ediyorum. Farklı yaklaşımlar, siyasi görüşler içinde olunabilir. Değişik hukuk anlayışları içinde olaylara yaklaşabiliriz. Bunları medenice tartışırız ama şu an itibarıyla kahraman savcımızın şehit düşmesine yol açan bu terör eylemi karşısında bütün bu farklılıkların unutulup omuz omza verme vaktidir. Nasıl başka ülkelerde görülen örneklerde böylesine birlik beraberlik sağlanmışsa Türkiye, zor zamanlarda omuz omza vermiş bir halkın diyarı olan bu ülke, bu tür durumlarda da eminim birlikte omuz omza olma sınavını başarıyla verecektir. Bütün vatandaşlarımızı, yargı mensuplarımızı ve bu anlamda bütün toplum kesimlerimize, medyamıza, teröre karşı mücadelede en etkin dayanışmayı gösterme çağrısında bulunuyorum."
Olay esnasında bütün yöntemleri deneyerek çalışan, Savcı Kiraz’ı kurtarmak çaba sarf eden ve sonra da etkin müdahale gerçekleştiren emniyet görevlilerine de teşekkür eden Davutoğlu, şunları belirtti:
"Bu mücadele esnasında tabii ki yoğun bir çalışma temposu içinde bulunuldu. Bir yayın yasağı uygulandı. Bu, benzer durumlarda bütün ülkelerde uygulanan bir yöntemdir. Hiçbir şekilde teröristlerin propaganda amaçlı olarak yaptıkları bazı çalışmalara izin vermemek icap ederdi. Toplumsal psikolojiyi korumak, savcımızın sağ salim kurtarılmasını temin etmek için alınan bir tedbirdi. Bu yasağa uyan medya mensuplarımıza teşekkür ediyorum ancak daha olayın ilk aşamasından itibaren özellikle savcımızı kötü şartlarda gösteren resimlerin süratle medyada, sosyal medyada dağıtılmış olması, yayınlanmış olması bizi bir kez daha üzüntüye sevk etmiştir ve hepimizi böyle durumlarda, özellikle psikolojik yoğunluğun arttığı durumlarda sorumlu davranma ihtiyacıyla karşı karşıya bırakmıştır. Bu resimlerin yayınlanması, dağıtılması gerçekten teröre karşı mücadelede dayanışmamızı etkileyen olumsuz bir tavır olmuştur. Ümit ederim bundan sonra bu tür örneklerden ders alarak teröristlerin eylemlerine neredeyse bazı çevrelerce haklılık payı çıkaracak şekilde sosyal medyada yaygınlık bulmasına kesinlikle izin vermemek icap etmektedir."
Gelecek dönemin kritik bir süreç olduğunu, Türkiye’de yoğun bir siyasi kampanya dönemi yaşanacağını dile getiren Davutoğlu, şunları kaydetti:
"Bu siyasi kampanyanın en barışçıl ortamda, güvenlik ortamında yapılması önemlidir. Seçim dönemleri öncesinde geçmişte de olduğu gibi bazı provokasyonlara, bazı siyasal mühendislik çabalarına yönelik olarak bu tür saldırılarla karşı karşıya kalmamız halinde bütün siyasi partilerin, herkesin ortak bir cephede teröre karşı mücadelede birlikte olması, ahlaki ve siyasi bir sorumluluk gereğidir. Son dönemlerde İç Güvenlik Paketi çerçevesinde yaşanan tartışmalara baktığımızda, güvenlik ve özgürlüklerin bir arada gerçekleşeceği bir vakadır."
-"Olay, seyri bakımından bütünüyle araştırılacak"-
Davutoğlu, sözlerine şöyle devam etti:
"Olay, seyri bakımından bütünüyle araştırılacak. Nerede aksamalar olmuşsa ve olayın seyri esnasında ne tür tedbir alınması, bundan sonrası için ne gerekiyorsa bu tedbirler konusunda gerekli adımların atılması talimatını verdik. Özellikle ilk tespitlerimize göre silahın içeri bir avukat giysisi içinde sokulmuş olması, yine şimdiye kadar çok itina gösterdiğimiz bu tür avukatlarımıza ve diğer yargı mensuplarına gösterdiğimiz yakınlığın, ve özgürlük alanının istismar edilmesini engellemek için bundan sonra ne tür adımların atılacağı konusuna da hep birlikte ele almamız gereken husus olarak bakıyoruz.
Değerli vatandaşlarım bugünler büyük ülkeler toplumlar için sınav günleridir. Terör, bütün insanlığın karşı karşıya kaldığı büyük beladır ve büyük insanlık suçudur. Devletimiz, ülkemizi terör belasından son 30 yıl içinde birçok kez büyük kayıplar vererek çıkmıştır ancak her zaman direncini, kararlığını, teröre karşı mücadele azmini muhafaza etmiştir ve hiç kaybetmemiştir. Bugün de sosyal alanda her toplum kesimiyle birlikte hep beraber teröre karşı kararlılıkla mücadele vereceğimizden herkes emin olmalıdır. Önümüzdeki günlerde de bu dayanışmayı en iyi şekilde sergileyeceğimizden, alınması gereken tedbirler neyse bunların alınması için gereken her türlü adımı atacağımızdan kimsenin şüphesi ve tereddüdü olmamalıdır. Tekrar çok değerli savcımız Mehmet Selim Kiraz’a Allah’tan rahmet diliyorum. Muhterem eşlerine, değerli yavrularına taziyelerimizi sunuyorum, milletimize taziyelerimi sunuyorum, yargı mensuplarına taziyelerimizi sunuyorum. Allah bir daha bu tür saldırılarla bizleri karşı karşıya bırakmasın. Bu saldırılar karşısında her zaman birlikte omuz omza olma anlamında sorumluğumuzu yerini getireceğimiz inancıyla tekrar taziyelerimizi ifade ediyorum."
(Sürecek)