Savcı Kiraz'ı şehit eden o terörist...

Savcı Kiraz’ın şehit edildiği hain saldırının ardından İtalya'da yakalanan kişinin doktor Ünal E. olduğu ileri sürüldü.

Çağlayan Adalet Sarayı’nda, Savcı Mehmet Selim Kiraz’ın şehit olmasıyla ilgili İtalyan antiterör timi DIGOS tarafından yakalanıp tutuklanan kişinin, ressam Erdal Ünal değil, doktor Ünal E. olduğu ileri sürüldü. Ünal E.’nin eşi A.E., “Duyduğumuzda eylemi yaptıranın Allah belasını versin dedik” dedi

Türkiye, 31 Mart’ta DHKP-C’li 2 teröristin Savcı Mehmet Selim Kiraz’ı Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’nde şehit etmesiyle sarsıldı. Teröristler Şafak Yayla ve Bahtiyar Doğruyol’un ölü ele geçirildiği olayın ardından 6 Nisan’da ailesiyle İtalya’nın Venedik kentinde bir otele Paskalya tatili için giden bir kişi, İtalya’nın antiterör timi DIGOS tarafından operasyonla yakalandı. Tutuklanıp Venedik’te cezaevine konulan bu kişinin Erdal Ünal olduğu bildirildi. Şüphelinin, ‘Savcı Kiraz’ın şehit edilmesi’ yönündeki talimatı veren isim olduğu iddia edildi. 3 gün sonraysa Erdal Ünal’ın ressam olduğu, Zeki kod adını kullandığı bilgisi ile 4 ayrı resmi paylaşıldı.

‘KOCAM KOMPLO KURBANI’
 
Cezaevine konulan ismin Erdal Ünal değil Almanya’da doktor olan Ünal E. olduğu ileri sürüldü. İtalyan Polisi’nin avukatlarına “Savcı Kiraz’ın öldürüldüğü eylem” nedeniyle suçlandığını bildirdiği Ünal E.’nin Türk eşi, HABERTÜRK’e konuştu. A.E., kocasının iddia edildiği gibi ressam, kendisinin de Avusturyalı olmadığını ifade ederek, “Kocam komplo kurbanı, Savcı Kiraz’ı öldürtenin Allah belasını versin” dedi.
 
Ünal E., Sivas’ta tıp fakültesi öğrencisi olduğu dönemde bazı eylemlere katıldı. Ardından Avrupa’ya kaçtı. Avusturya hükümetinden 15 yıl önce siyasi mülteci olarak oturma izni aldı. Kendisi eczacı olan, biri 5 diğeri yetişkin 2 kız çocucuğu bulunan A.E., şöyle konuştu: “Tıp fakültesi için denklik diploması almak istedi. Türk üniversiteleri kabul etmedi. Burada sınava girdi, bir sınıf atlayıp tıp okumaya başladı. Doktor oldu. Yıllardır ortopedi cerrahı. Almanya’da bir hastanede görevli. Uzun yıllar önce siyasi geçmişine sünger çekti. Eşim, bana ‘Eğer siyasete devam etmek isteseydim. Türkiye’de kalır ve devam ederdim’ demişti. Bizler barıştan ve hukuktan yana insanlarız.”
 
‘GÖZALTINI ŞAKA ZANNETTİK’
 
Otelde kızlarının önünde kocasının gözaltına alındığını belirten A.E., “İki kızımızla kendi halimizde hayatımız vardı. Kocamın adını bu olaya nasıl karıştırdılar anlayamadık. Şoktayız ve ne olduğunu anlamaya çalışıyoruz. Polis oteli bastığında şaka zannettik. İki kızımla perişan olduk. Çocuklarım bana her gün ‘Babamı neden götürdüler’ diye soruyor, cevap veremiyorum” dedi. Savcı Kiraz’ın öldürüldüğü terör saldırısını, Avusturya-Almanya sınırındaki evlerinde televizyon izlerken öğrendiklerini anlatan A. E., “Eşim savcıyı öldürtmekle suçlanıyor. Biz olayı televizyondan öğrendik. Eşimin politik bir geçmişi var. Ama olayı televizyondan öğrendiğimizde ben de eşim de ‘Yaptıranın Allah belasını versin’ dedik” diye konuştu.
 
Ünal E.’nin siyasi mülteci olarak oturma izni bulunduğu Avusturya hükümeti, dosyayla ilgilenmesi için İtalya’daki Avusturya Elçiliği’ni görevlendirdi ve Avusturyalı 2 avukat atadı. A.E.. eşinin Savcı Kiraz’ı öldüren iki isimle de hiçbir ilişkisi olmadığını, tanımadığını belirterek, şunları söyledi:
“Avusturya Hükümeti, eşimin iadesi için her türlü hukuki girişimde bulundu. Asla iade edilmeyecek. Bunun bir komplo ya da büyük bir hata olduğunu düşünüyoruz. Eşimin Avrupa’ya geldikten sonraki sicil kaydı incelendiğinde hiçbir yasadışı olaya katılmadığı görüldü. Eşimin iadesinin görüşüldüğü ön duruşmada da iade talebi reddedildi. Bir yanlışlık varsa hukuki yoldan çözülmeli, savcının öldürülmesi bizi de çok üzdü.”
 
O RESSAMDAN AÇIKLAMA: FACEBOOK BENİM, FOTOĞRAFLAR DEĞİL
 
Zeki kod adını kullandığı ve olayın ‘azmettiricisi’ olduğu iddiasıyla suçlanan isim Erdal Ünal ise yazılı bir açıklama yaptı. Ünal, açıklamasında ‘Erdal Ünal’ ve ‘Erdal Ünal- Art’ adlı 2 ayrı Facebook hesabının kendisine ait olduğunu ancak yayınlanan fotoğrafların kendisine ait olmadığını bildirdi. İtalya’da tutuklanan kişinin kendisiyle aynı adı taşıyıp taşımadığını bilmediğini kaydeden Ünal, açıklamasında ressam olduğunu Almanya’da yaşadığını, bu ülkede kendisine ait resim atölyesi ve çok sayıda tablosu bulunduğunu anlattı. Ünal, “20 yıldan fazladır yurtiçinde ve yurtdışında resim sergilerim oldu. Almanya’nın 3 ayrı şehrinde resim sergim devam etmekte. Tutuklu olan şahısla hiçbir ilgim bulunmamaktadır” dedi. İddialarla kişilik haklarına saldırıldığını, sanat yaşamının tehlikeye girdiğini ifade eden Ünal, şunları kaydetti: “Facebook hesaplarıma, tehdit ve hakaret içeren mesajlar gönderilmiştir. Bu nedenle işim, sanatım tehlike altındadır. Bazı çevrelerin hedefi haline getirilmiş durumdayım. Linç edilmeme yol açacak bir durumla karşı karşıyayım. Yakınlarım ve ben bu nedenle son derece endişeliyiz.”

Sonraki Haber