Sağlık ocağını kapatıp Kuran kursu yaptılar
Çanakkale’de iki kardeşin babaları adına yaptırdığı sağlık ocağı haber verilmeden Kuran kursuna çevrildi. Kardeşler, yapılan bu usulsüzlüğe karşı “Gerekirse dava açacağız ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne gideceğiz” dedi.
Çanakkale’nin Lapseki ilçesinde iki kardeşin babaları adına yaptırdığı sağlık ocağı haber verilmeden Kuran kursuna çevrildi. Aile, yapılan değişikliğe ve tabelanın indirilmesine tepki gösterdi.
Göksel ve Cüneyt Akdeniz kardeşler, mevcut sağlık ocağının yetersiz kalması nedeniyle Vakıflar Müdürlüğü’ne ait harabe haldeki bir binayı, sağlık ocağı haline getirmek için valiliğe başvurdu. Valilikle protokol imzalayan iki kardeş binlerce lira harcayarak kullanılır, modern bir sağlık ocağı oluşturdu. İki kardeş, protokol kapsamında sağlık ocağına babaları Doğan Akdeniz’in ismini verdi. Sağlık ocağı dönemin valisi Ekrem Özsoy ve belediye başkanı İsmail Özay’ın da katıldığı törenle açıldı, aileye teşekkür plaketi verildi.
KAPATILDIĞINI TESADÜFEN ÖĞRENDİ
Yılda 5 bin 500 yurttaşa hizmet veren sağlık ocağı, nüfusun artması nedeniyle zamanla yetersiz kalınca sağlık ocağı başka yere taşındı. Sağlık ocağının yerine de Kuran kursu açılıp Doğan Akdeniz’e ait tabela da indirildi. Bu değişiklik için aileye bilgi dahi verilmedi.
Cumhuriyet’ten Mehmet İnmez’in haberine göre, iş için zaman zaman Çanakkale dışında yaşamak zorunda kalan Göksel Akdeniz, babası adına yaptırdığı sağlık ocağının, Kuran kursu olduğunu görünce şaşkına döndü. Cumhurbaşkanlığı iletişim Merkezi’ne (CİMER) başvurarak neden isim değişikliği yapıldığını sordu. Gelen yazıda, sağlık ocağının zamanla yetersiz kalmasından dolayı ve Milli Eğitim Müdürlüğü binasına taşındığı için de ismi verilemediği belirtildi.
‘GEREKİRSE DAVA AÇACAĞIZ’
Göksel Akdeniz, “Zorluklar içerisinde, insanların mağdur olmaması için, modern bir bina haline getirdik. Yıllar sonra il sağlık müdürlüğü levhamızı indiriyor. Valilik, benim yaptırdığım binaya Kuran kursunu taşıyor. Peki o zaman neden Kuran kursuna benim babamın adını vermediniz? Biz 5- 10 yıl sonra ‘levha indirilsin’ diye mi hayır yaptık. Biz babamızın adını taşıyan levhanın sağlık ocağına ya da Kuran kursuna asılmasını istiyoruz. Gerekirse dava açacağız ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) gideceğiz” dedi.