"Chp'ye Zarar Verenlerin Partiden Uzaklaştırılması Gerektiğini Söyledim"

İSTANBUL (AA) - Beşiktaş Belediye Başkanı Murat Hazinedar, belediye meclis toplantısındaki konuşmasında basına yansıdığı şekilde ifadeler kullanmadığını belirterek, "CHP'ye zarar verenlerin muhakkak partiden uzaklaştırılması gerektiğini söyledim. 'Bunlar varsa ben olmayacağım burada' diye ifade kullandım" dedi.

Hazinedar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, medya ve sosyal medyada kendisine yönelik eleştirileri değerlendirdi.

Özel hayatında da siyasette de hep açıklıktan yana olduğunu vurgulayan Hazinedar, eleştirilerin, izlediği "açık siyaset" anlayışından kaynaklandığını söyledi. Hazinedar, şöyle devam etti:

"Bizi eleştirenler, hakkımızda yorum yapanlar şunu iyi bilsinler. Temsil ettiğimiz çağdaş değerler var, Atatürk'ün bu ülkede yeşerttiği değerler. Bunu yaparken karşımıza çıkan herkes bizim değerlerimizi taşımayabilir. Herkesle görüşebilir, konuşabilirim. Belli bir nezaketi korumak ve onun ötesinde belki karşımdaki insanların yanlışlarından ders çıkarmalarını hem kendi adlarına hem açıkçası ortak siyasetin büyümesi adına bunu yapabiliriz. Dolayısıyla burada kiminle görüştüğünüz değil, ne söylediğiniz, ne için mücadele ettiğiniz önemli. Bizim ne için mücadele ettiğimiz belli. Ben milli ve manevi değerlerle barışık ama daha ötesinde özgürlükçü bir insanım."

- Ağar'ın ziyareti

Mehmet Ağar'ın eski içişleri bakanı olduğunu hatırlatan Hazinedar, "Kendisiyle zaman zaman cenazelerde, düğünlerde karşılaşıyoruz. Ziyaret etmek istedi. Beşiktaş'ta oturuyor. Bir eski bakan olarak ziyaretinden fevkalade memnun oldum. Sokakta açık siyaset, belediyede açık siyaset izliyoruz. Kapımız da gönlümüz de herkese açık. Yoksa bir Fatsalı olarak, 12 Eylül'ü yaşamış biri olarak çatışmacı, dışlayıcı zihniyetin açıkçası Türkiye'ye faydalı olmadığına inanıyorum" diye konuştu.

Hazinedar, belediye meclisindeki konuşmasında kullandığı ifadelerin medyada yer bulduğunun ifade edilmesi üzerine de şunları kaydetti:

"Basına yansıdığı şekilde ifadeler kullanmadım. Şunu söyledim; CHP ana muhalefet partisi, iktidarın alternatifi olan bir parti. İktidar partisiyle aramazdaki ciddi oy farkımızı kapatmak durumundayız. Türkiye'nin önüne gerçekten sığınma limanı olabileceğimizi gösterecek bir insicamı, güveni, siyasi duruşu sergilemek durumundayız. CHP'ye zarar verenlerin muhakkak partiden uzaklaştırılması gerektiğini söyledim. 'Bunlar varsa ben olmayacağım burada' diye ifade kullandım. Buradaki amaç şu; ben CHP'nin büyümesini, Türkiye'nin beklentilerine, hassasiyetlerine, hedeflerine uygun güçlü bir muhalefet partisi olmasını arzu ettiğimi, partide buna zarar verenlerin hem millete hem partiye hem değerlerimize zarar verdiğini anlattım."

CHP'den Beyoğlu belediye başkan adayı olan Aylin Kotil'in istifasının hatırlatılması üzerine, bu konuda detaylı bilgiye sahip olmadığını belirten Hazinedar, "Şahsi kararıdır" dedi.

Zaman zaman her partiden istifaların olabileceğini kaydeden Hazinedar, "Partiden memnuniyetsizlikler olabilir. Ben CHP'nin daha iyi bir noktaya taşınması için, bize oy vermeyenlerin de değerlerine karşı saygılı, üstelik onları da kazanacak bir siyaseti izlemeye çalışıyorum. Bu noktada Beşiktaş'tan İstanbul'a, İstanbul'dan Türkiye'ye sunduğumuz aslında yeni bir dil var. Ben Sayın Genel Başkan'ın açıkçası projeksiyonunun bir parçası olmaya çalışıyorum. Bir partide herkes aynı düşünemez ama aslolan şu; içe dönük siyaseti terk ederek, dışa dönük bir siyaset izlemek zorundayız. Bize oy vermeyen insanların da gönlünü ve desteğini kazanmak zorundayız" ifadelerini kullandı.

- "İspat etsinler istifa edeceğim"

Hazinedar, umre dönüşünde havalimanında işçiler tarafından karşılanma görüntülerinin de eleştirildiğinin hatırlatılması üzerine, işçileri kendisinin ya da çalışma arkadaşlarının davet etmediğini hatta bu karşılamaya karşı çıktığını ancak işçilerin kendi inisiyatifleriyle geldiğini söyledi.

Karşılamadan önce temizlik işçileri arasına birilerinin "Maaşlarınız eski hale gelecek" diye nifak soktuğunu, bu nedenle işçilerin belediye binasına yürüdüklerini ancak daha sonra "bu yanlış"tan dönerek kendisinden özür dilediklerini anlatan Hazinedar, şöyle devam etti:

"Onlara hakkımı helal etmeyeceğimi, çok içerlediğimi söyledim. Pişman olup, imzalarını attılar. Bakın bugün maaşlarını aldılar. Yine çok yüksek alıyorlar. Türkiye'nin en yüksek maaş ödeyen belediyesiyiz. Onlar mahcubiyetlerini beni karşılayarak göstermek istemişler. Buna karşı çıktım. Pazartesi sabahı belediyeye gelsinler, aynı şekilde yürüsünler, bu sefer özür pankartlarıyla dedim ama o özür pankartlarını havalimanına getirdiler. Olayı maksatlı olarak büyütenlere, kendilerinin geçmişte yaptıkları riyakar siyasetin bir benzeriymiş gibi sunmaya çalışanlara buradan hodri meydan. İşçileri havalimanına benim getirdiğimi, aracılık ettiğimi, teşvik ettiğimi ispat ederlerse CHP'den değil belediye başkanlığından istifa edeceğim."

Hazinedar, üçüncü köprü inşaatına yaptığı ziyaretin de eleştiri konusu haline geldiğini aktararak, "CHP, köprüye, havalimanına karşı değil. Bu, çok yanlış bir dezenformasyonun sonucu oluşan bir yorum. Birinci ve ikinci köprülerde her gün yaşadığımız trafiği gördükten sonra üçüncü köprüye karşı gelmek mümkün mü? Üstelik birinci ve ikinci köprüden de güzel üçüncü köprü. Ben çok beğendim. İleride oraya giden herhangi birisi hiçbir şekilde o köprüye karşı çıkmaz, çıkamaz. Ben hiçbir zaman çıkmadım" şeklinde konuştu.

Bir şeyleri yok etmeden de iyi projelerin gerçekleştirilebileceğini ifade eden Hazinedar, "Üçüncü köprünün çok faydalı olacağına inanıyorum, yolun da olacağına inanıyorum ama yol açıldıktan sonraki potansiyel yapılaşmayla ilgili açıkçası samimi bir tartışma imkanının bize sunulması gerekiyor. Ben bir yerel yönetici olarak bunu bilmiyorum. O yolun kenarında oturuyorum şu anda -Göktürk'te- hiçbir şey bilmiyorum. Bir 25 yıllık üst plan tartışmasını yapamadık. Dolayısıyla 50 binlik plan tartışmasını... Biz ne olacağız, bunu bilmiyoruz" dedi.

Beşiktaş Belediye Başkanı Hazinedar'ın, basında, ilçe belediye meclis toplantısındaki konuşmasında "Gücünüz yetiyorsa beni partiden atın" şeklinde ifade kullandığı iddia edilmişti.