Türkiye İnsan Hakları Ve Eşitlik Kurumu Kuruluyor
CHP Samsun Milletvekili Zeybek:"Ülkemizde son 13, 14 yıllık dönemde AKP'nin adaletsizliği hat safhaya varmıştır ve ülkenin adalet kurumları baskı altındadır"- HDP İstanbul Milletvekili Paylan:"Siyaset kurumu devrede olmadan, en muhteşem kurumları da ihdas
TBMM (AA) - CHP Samsun Milletvekili Kemal Zeybek, "Ülkemizde son 13, 14 yıllık dönemde AKP'nin adaletsizliği hat safhaya varmıştır ve ülkenin adalet kurumları baskı altındadır." dedi.
Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu Kanun Tasarısı'nın görüşmelerine TBMM Genel Kurulu'nda devam ediliyor.
HDP Van Milletvekili Bedia Özgökçe Ertan, tasarının 28'inci maddesi üzerinde yaptığı konuşmada, tasarının beklentileri karşılayacak nitelikte olmadığını, hatta insan haklarının korunması noktasında geriye gidiş anlamına geldiğini savundu.
Ertan, tasarının amacının devletin neden olduğu insan hakları ihlallerini gizlemek olduğunu da ileri sürdü.
CHP Samsun Milletvekili Zeybek de Türkiye'nin son 13 yıllık AK Parti iktidarı döneminde insan hakları ve eşitlik konularında son derece kötü bir konuma geldiğini ifade etti.
AK Parti iktidarının hayatın her alanında uyguladığı yanlış politikaların sonucunu yarattığı sanal düşmanlara yüklediğini öne süren Zeybek, "Demokrasinin olmazsa olmaz kavramlarında sicili son derece bozuk olan AKP'ye toplumun inancı kalmamıştır. Maalesef ülkemizde son 13, 14 yıllık dönemde AKP'nin adaletsizliği hat safhaya varmıştır ve ülkenin adalet kurumları baskı altındadır." ifadelerini kullandı.
HDP İstanbul Milletvekili Garo Paylan ise Türkiye'nin AB ile vize anlaşması için acele ile düzenlemeler yaptığını ve bu kapsamda yeni bir kurumun daha ihdas edilmeye çalışıldığını söyledi.
Önemli olanın kurumların oluşturulması değil, görev ve sorumluluklarını yerine getirebilmesi olduğunu belirten Paylan, "Siyaset kurumu devrede olmadan, en muhteşem kurumları da ihdas etseniz çalışamaz. Çünkü, siyaset kurumu dün Sayın Bahçeli, 'Taş üstünde taş, baş üstünde baş koymayın' dedi. Bugün Sayın Cumhurbaşkanı çıktı, 'Oraları boşaltıp, uzaktan toplarla vuracağız' diyebildi. Böyle bir iklimde siyaset kurumu devrede değilken hangi kurumu ihdas edersek edelim, bir işe yaramaz." görüşünü savundu.
Garo Paylan, "Ermeni" kelimesinin kullanılmasına yönelik eleştiride de bulunarak, "Sayın Cumhurbaşkanı çıkıyor, 'Ermeni Asala, Ermeni Komitacılar, Ermeni örgütler' diye dillendirebiliyor. Her halkın ismi onun onurudur. Eşitlik kurumu dediğimiz şey bunu korumakla yükümlüdür. Ama önce bizi, siyaset kurumu koruyacak." görüşünü dile getirdi.
- "Türkiye Cumhuriyeti Devleti bunu mu seyredecek?"
MHP Adana Milletvekili Seyfettin Yılmaz, sataşma nedeniyle yaptığı konuşmada, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, "taş üstünde taş, baş üstünde baş bırakmayın" ifadesini devletin varlığına, milletin bekasına kast edenlere karşı kullandığını vurguladı.
Çözüm Süreci'ni de eleştiren Yılmaz, "Her gün orada yerleştirilen bombalarla, çaydanlıklarda yapılan bombalarla, evlere döşenen bombalarla bu vatanın evlatları şehit oluyor. Türkiye Cumhuriyeti Devleti bunu mu seyredecek? 6 ay içinde 432 vatan evladı şehit oldu. Bunları katledenlerle, 'taş üzerinde taş, baş üzerinde baş bırakmayacak şekilde' Yüce Türk Milleti ve Yüce Türk Devleti bu mücadeleyi götürmek zorundadır." diye konuştu.
HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken ise sataşma nedeniyle yaptığı konuşmada, "(Taş üzerinde taş, baş üzerinde baş bırakılmasın) cümlesi açık ve net bir şekilde devreye konan savaş konseptinde hiçbir ahlaki ve hukuki kriterin tanınmaması çağrısıdır." değerlendirmesinde bulundu.
Çözüm Süreci'nin amacının "taş üzerine taş koymak, başları bombalardan korumak" olduğunu belirten Baluken, "Keşke devam etseydi. Keşke bir 5 yıl daha konuşmuş olsaydık, bu ölümler olmasaydı." şeklinde konuştu.