Türkiye İnsan Hakları Ve Eşitlik Kurumu Kuruluyor
TBMM Genel Kurulunda, yasa tasarısının 1. bölümü kabul edildi - Cinsiyet, ırk, renk, dil, din, inanç, mezhep, felsefi ve siyasi görüş, etnik köken, servet, doğum, medeni hal, sağlık durumu, engellilik ve yaşa dayalı ayrımcılık yasak olacak- Dernek, vakıf,
TBMM (AA) - TBMM Genel Kurulunda, Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu Yasa Tasarısının 1. bölümü kabul edildi.
"Temel kanun" olarak görüşülen tasarının 1. bölümünde yer alan 16 maddesine göre, Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu; insan onurunu temel alarak insan haklarının korunması ve geliştirilmesi, kişilerin eşit muamele görme hakkının güvence altına alınması, işkence ve kötü muameleyle etkin mücadele etmek ve bu konuda ulusal önleme mekanizması görevini yerine getirmek üzere kurulacak.
Cinsiyet, ırk, renk, dil, din, inanç, mezhep, felsefi ve siyasi görüş, etnik köken, servet, doğum, medeni hal, sağlık durumu, engellilik ve yaşa dayalı ayrımcılık yasak olacak. Ayrımcılık yasağının ihlali halinde, kamu kurum ve kuruluşları ile kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ihlali sona erdirmek, tekrarlanmasını önlemek, adli ve idari yoldan takibini sağlamak üzere gerekli tedbirleri almakla yükümlü olacak.
"Ayrı tutma, ayrımcılık talimatı verme ve bu talimatları uygulama, çoklu ayrımcılık, doğrudan ayrımcılık, dolaylı ayrımcılık, iş yerinde yıldırma, makul düzenleme yapmama, taciz, varsayılan temele dayalı ayrımcılık, eşit muamele ilkesine uyulması veya ayrımcılığın önlenmesi amacıyla idari ya da adli süreçleri başlatan yahut bu süreçlere katılan kişiler ile bunların temsilcilerinin, bu nedenle maruz kaldıkları olumsuz muameleler" ayrımcılık olarak kabul edilecek.
Eğitim ve öğretim, yargı, kolluk, sağlık, ulaşım, iletişim, sosyal güvenlik, sosyal hizmetler, sosyal yardım, spor, konaklama, kültür, turizm ve benzeri hizmetleri sunan kamu kurum ve kuruluşları, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları, gerçek kişiler ve özel hukuk tüzel kişileri, yürüttükleri faaliyetler bakımından bu hizmetlerden yararlanmakta olan veya yararlanmak üzere başvurmuş olan ya da bu hizmetler hakkında bilgi almak isteyen kişi aleyhine ayrımcılık yapılamayacak.
Ayrıca, taşınır ve taşınmazların kamuya açık satışa veya kiralamaya sunulması ile dernek, vakıf, sendika, parti ve meslek örgütü üyeliklerinde ve faaliyetlerinde de ayrımcılık yapılamayacak.
- Gebelik, annelik gerekçeleriyle reddedilemeyecek
İşveren veya işveren tarafından yetkilendirilmiş kişi, istihdam başvurusunu gebelik, annelik ve çocuk bakımı gerekçeleriyle reddedemeyecek. Serbest mesleğe kabul, ruhsat, kayıt, disiplin ve benzeri hususlar bakımından ayrımcılık yapılamayacak.
Tasarıda, ayrımcılık iddiasının ileri sürülemeyeceği haller ve istisnalar da düzenleniyor.
Buna göre; istihdam ve serbest meslek alanlarında, zorunlu mesleki gerekliliklerin varlığı halinde amaca uygun ve orantılı olan farklı muamele, sadece belli bir cinsiyetin istihdamını zorunlu kılan durumlar, işe kabul ve istihdam sürecinde hizmetin zorunlulukları nedeniyle yaş sınırlarının belirlenmesi ve uygulanması, çocuk veya özel bir yerde tutulması gereken kişilere yönelik özel tedbirler ve koruma önlemleri, bir dine ait kurumda din hizmeti veya o dine ilişkin eğitim ve öğretim vermek üzere sadece o dine mensup kişilerin istihdamı, ayrımcılık iddiasının ileri sürülemeyeceği haller ve istisnalar olacak.
Dernek, vakıf, sendika, siyasi parti ve meslek örgütlerinin ilgili mevzuatlarında veya tüzüklerinde yer alan amaç, ilke ve değerler temelinde üye olacak kişilerde belli şart ve nitelik aramaları, eşitsizlikleri ortadan kaldırmaya yönelik, gerekli amaca uygun ve orantılı farklı muamele, vatandaş olmayanların ülkeye giriş ve ikametlerine ilişkin şartlarından ve hukuki statülerinden kaynaklanan farklı muamele de ayrımcılık iddiasının ileri sürülemeyeceği haller ve istisnalar arasında yer alacak.
- Cumhurbaşkanlığı, TBMM ve Başbakanlığa rapor sunulacak
Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu idari ve mali özerkliğe sahip, özel bütçeli, Başbakanlık ile ilişkili bir yapıda olacak.
Kurum, insan haklarının korunmasına, geliştirilmesine, ayrımcılığın önlenmesine ve ihlallerin giderilmesine yönelik çalışmalar yapacak. İnsan hakları ve ayrımcılıkla mücadele konularında kitle iletişim araçlarını da kullanarak bilgilendirme ve eğitim yoluyla kamuoyunda duyarlılığı geliştirecek. Özgürlüğünden mahrum bırakılan ya da koruma altına alınan kişilerin bulundukları yerlere haberli veya habersiz düzenli ziyaretler gerçekleştirerek, bu ziyaretlere ilişkin raporları ilgili kurum ve kuruluşlara iletecek.
Kurum; Cumhurbaşkanlığına, TBMM'ye ve Başbakanlığa sunulmak üzere yıllık raporlar hazırlayacak. Kamuoyunu bilgilendirmek, düzenli yıllık raporlar dışında, gerek görüldüğünde görev alanına ilişkin özel raporlar yayımlayacak; kamu kurum ve kuruluşları, sivil toplum kuruluşları, meslek kuruluşları ve üniversitelerle işbirliği yapacak.
Kurum, TBMM İnsan Haklarını İnceleme ile Kadın Erkek Fırsat Eşitliği komisyonlarını yılda en az bir defa bilgilendirecek.
- Kurul görevini bağımsız olarak yerine getirecek
Kurumun karar organı, Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurulu olacak. Kurul, görev ve yetkilerini bağımsız olarak yerine getirecek.
Görev alanına giren konularla ilgili olarak hiçbir organ, makam, merci veya kişi, Kurula emir ve talimat veremeyecek, tavsiye ve telkinde bulunamayacak.
Kurul, biri Başkan, biri İkinci Başkan olmak üzere 11 üyeden oluşacak. Kurulun 8 üyesi Bakanlar Kurulu, 3 üyesi Cumhurbaşkanı tarafından seçilecek. Bakanlar Kurulunca seçilecek bir üye Yükseköğretim Kurulu tarafından insan hakları alanında çalışmalar yapan öğretim üyelerinden önerilecek iki aday arasından; 7 üye ise aranan şartları taşımak kaydıyla, insan hakları alanında çalışmalar yapan sivil toplum kuruluşları, sendikalar, sosyal ve mesleki kuruluşlar, akademisyenler, avukatlar, görsel ve yazılı basın mensupları ve alan uzmanlarının göstereceği adaylar veya üyelik başvurusu yapanlar arasından belirlenecek.
Bakanlar Kurulunca seçilen üyelerin görev süreleri dolmadan iki ay önce durum, Kurum tarafından uygun iletişim araçlarıyla kamuoyuna duyurulacak.
Başvurular ve aday bildirimleri Başbakanlığa yapılacak. Yeni seçilen üyeler, yerlerine seçildikleri üyenin görev süresinin bitiminden itibaren göreve başlayacak.
Kurula üye olabilmek için; Kurumun görev alanındaki konularda bilgi ve deneyim sahibi olmak, herhangi bir siyasi partinin yönetim ve denetim organlarında görevli veya yetkili bulunmamak, en az 4 yıllık lisans düzeyinde yükseköğrenim görmüş olmak, kamu kurum ve kuruluşlarında, uluslararası kuruluşlarda, sivil toplum kuruluşlarında veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarında ya da özel sektörde toplamda en az 10 yıl çalışmış olmak şartları aranacak.
Üyelerin görev süresi 4 yıl olacak. Arka arkaya iki dönem görev yapan üyeler, bir dönem geçmeden tekrar seçilemeyecek.
Başkan ve İkinci Başkan, Kurul tarafından Kurul üyeleri arasından seçilecek.
- Süreleri dolmadan başkan ve üyelerin görevine son verilemeyecek
Başkan, ikinci başkan ve üyelerin süreleri dolmadan herhangi bir nedenle görevlerine son verilemeyecek. Ancak üyenin; seçilmek için gerekli şartları taşımaması ya da sonradan kaybetmesi, kararları süresi içinde imzalamaması, kabul edilebilir mazereti olmaksızın bir takvim yılı içinde toplam 5 toplantıya katılmaması, göreviyle ilgili olarak işlediği suçlardan dolayı hakkında verilen mahkumiyet kararının kesinleşmesi ve geçici iş göremezlik halinin 3 aydan fazla sürmesi üzerine üyeliğine son verilecek.
Seçilen üyeler ilk toplantının başında; "Görevimi tam bir tarafsızlık, dürüstlük, hakkaniyet ve adalet anlayışı içinde yerine getireceğime, namusum ve şerefim üzerine yemin ederim" şeklinde yemin edecek.
Başkan ve üyeler için soruşturma yapılması, Başbakan veya görevlendireceği bakanın iznine tabi olacak.
- Gizli bilgileri açıklayamayacak
Başkan ve üyeler ile kurum personeli, edindikleri gizli bilgileri, kişisel verileri, ticari sırları ve bunlara ait belgeleri, kanunen yetkili kılınan mercilerden başkasına açıklayamayacak. Kendilerinin veya üçüncü kişilerin yararına kullanamayacak. Bu yükümlülük görevden ayrılmalarından sonra da devam edecek.
Başkan ve üyeler, kendileri, aralarındaki evlilik bağı kalkmış olsa bile eşleri, evlatlıkları ve üçüncü derece dahil üçüncü dereceye kadar kan ve ikinci derece dahil ikinci dereceye kadar kayın hısımlarıyla ilgili veya kişisel menfaat ilişkisi içinde oldukları konularda toplantı ve oylamaya katılamayacak.
Aksi kararlaştırılmadıkça Kurul toplantılarındaki müzakereler gizli olacak.
Kurum Başkanlığı; başkan yardımcıları, hizmet birimleri ve çalışma gruplarından oluşacak. Hizmet birimlerinin sayısı 10'u geçemeyecek.
Gerek görülmesi halinde, Kurumun teklifi üzerine Bakanlar Kurulu kararıyla Kuruma bağlı bürolar kurulabilecek.
Kurul, tarafından Kuruma ilişkin görevlerinde Başkan'a yardımcı olmak üzere Kurumun görev alanları dikkate alınarak 3 Başkan Yardımcısı atanacak.
Kurumda, insan hakları ve eşitlik uzmanı ile uzman yardımcısı istihdam edilebilecek.
- MHP'li Ersoy'un milletvekillerine çağrısı
MHP Erzurum Milletvekili Kamil Aydın, önerge üzerinde yaptığı konuşmada, "Tarihine sahip çıkmayan, geçmişini bilmeyen, geçmişine sahip çıkmayan geleceğine yön veremez. Vizyonunuzu kağıt üzerinde o kadar yazın ki ne olduğunu önce öğrenmemiz lazım, o müktesebata sahip çıkmamız lazım. Çünkü 1923'teki müktesebat şuydu: Ya istiklal, ya ölümdü. 1071'deki ya Anadolu'ydu, ya ölümdü. 1453'te ya İstanbul'du, ya bendim. Bugün de aynı şeyleri diyebiliyorsak, böyle vizyonlar koyalım uzun vadede önümüze. Maalesef yakın geçmişimize dahi sahip çıkamıyoruz, ecdadımızın kemiklerini sızlatıyoruz" dedi.
MHP Osmaniye Milletvekili Ruhi Ersoy, milletvekillerini, şehit olan güvenlik görevlileri için Kocatepe Camii'nde düzenlenecek cenaze törenine katılmaya davet etti.
HDP Kars Milletvekili Ayhan Bilgen ise insan hakları alanında faaliyet gösteren 28 örgütün "düzenlemeyle böyle bir kurum kurulamaz" yönünde deklarasyon yayınladığını belirterek, insan hakları alanındaki akademisyenlerin de düzenlemeye ilişkin ağır eleştireler yaptığını söyledi. Bilgen, Kurulun, "yürütmenin sorumsuz muhatabı" tarafından belirleneceğini savunarak, "Böyle bir yapıda, uzman ve uzman yardımcılarının niteliği ne fark eder?" dedi.
TBMM Başkanvekili Ayşe Nur Bahçekapılı, tasarının 1. bölümünün kabul edilmesinin ardından birleşime ara verdi. Bahçekapılı, aradan sonra Komisyonun yerine oturmaması üzerine, birleşimi saat 14.00'te toplanmak üzere kapattı.