Özgür Özel'den dikkat çeken sözler: ''Gelecek yaz çok daha iyi olacak''

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, ''CHP Türkiye'nin birinci partisi. Biz özgürlüklerin partisiyiz, Türkiye'nin yarınlarının güvencesi de CHP'liler olarak bizleriz. Gelecek yaz çok daha iyi olacak, ondan sonraki yaz çok büyük bir ihtimalle iktidarda olacağız'' dedi.

İzmir Enternasyonal Fuarı (İEF), bu yıl 'teknoloji' temasıyla ve 'Zamanın Ötesine Geçiyoruz' sloganıyla 93'üncü kez kapılarını açtı. İZFAŞ tarafından, İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin ev sahipliğinde, Ticaret Bakanlığı himayesinde 30 Ağustos-9 Eylül tarihleri arasında ziyaretçilerini ağırlayacak İEF'in açılış töreni Kültürpark'ta gerçekleştirildi. Törene Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, milletvekilleri, ilçe belediye başkanları, siyasi parti temsilcileri ve çok sayıda vatandaş katıldı. Törene ayrıca, bir sokak röportajındaki ifadeleri nedeniyle tutuklanan, dün akşam tahliye edilen Dilruba Kayserilioğlu da katılıp, CHP Genel Başkanı Özel'in yanında oturup, töreni takip etti.  Açılışa sürpriz konuk olarak robot 'Sofia' da katılım sağladı.

'BAŞARININ KAPISINI 3 ANAHTAR AÇACAK'

Törendeki konuşmasında, geçen sene 14 Mayıs ve 28 Mayıs'ın travmasını en yüksek İzmir'in hissettiğini belirten CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "İzmir Cumhuriyetin 100.yılında Atatürk'ün partisinin bir kez daha iktidar olmasını bekliyordu. Bu konuda büyük bir inanç vardı. Sürecin öncesinde, sırasında yaşananlar, olumlu ve olumsuz yanlarıyla geride kaldı. Ama geçen sene yazın İzmir'de gençlerin gözünün feri sönmüştü, ileri yaşta olanların omuzları düşmüştü, kimse başını yerden kaldıramıyor, hep karamsarlık hakimdi. CHP'de çocuk yaşlarda siyaset yapmış, pek çok görev yapmış ve bu hikayenin sonunun böyle gelmemesine inanan kadrolar olarak dedik ki 'CHP değişirse Türkiye değişir.' O ateşin yakıldığı ilk günlerde sözümüzü birlikte söylediğimiz arkadaşlarımızın sayısı azdı. Gün geçtikte CHP'de yaşanacak bir değişimin Türkiye'ye iyi geleceğine inanan ilk kent İzmir oldu. Yüzde 93 oranında değişimi genç kadroların daha çok kadının siyasette olmasını ve yeni bir başlangıcı destekliyordu" dedi.

Özel, "Süreç bizi demokrasi mücadelesinin sonunda tarihi bir değişime getirdi, arkasından yerel seçim gündemi vardı. Yerel seçimlerde tüm adaylar, seçimin kendisine nasıl baktığınız çok önemliydi. Bu seçimden çok sayıda kadın belediye başkanıyla çıkmalıydık, gençlerin yerel yönetimlerde sorumluluk aldıkları ve kendileri gibi genç kadroları ülkenin yönetime hazırlama imkanı buldukları görevlendirmeleri bekliyordu. Bunun yanında karamsarlar vardı. Kulağımızı tıkadık, çünkü karamsarlık bu ülkeye de kente de partimize de yakışmazdı. 'Bize bir anahtar lazım' dedik. 80 darbesinden beri siyaset kalesinin başarı kapısını bir türlü açamamışız. Bu kapıyı açmamız, bundan sonrasına umutla bakmamız lazımdı. Oluşan parti meclisimizin yaş ortalaması 43. Ben parti meclisinin en yaşlı 5'inci üyesiyim. Merkez yönetim kurulumuzun yarısı kadın yarısı erkeklerden oluşuyor. Türkiye'de eşit temsil konuşuluyor ama iktidarda onu görmediklerinde inanmıyorlar. Bu kadrolara şöyle seslendim, Atatürk bu kalenin başarı kapısının anahtarlarını bir yere koymuştur. 3 büyük kilidi 3 tarihi anahtar açtı. Kilitlerden ilkini gençler açtı. İkinci kilidi kadınlar açtı. Üçüncü anahtar ölçme değerlendirme. Baştan sona her şeyi, belediye başkanlarının performanslarını ölçmeliyiz." diye konuştu.

'İZMİR EN İYİSİNİ HAK EDİYOR'

"Biz bu kente borçluyuz" diyen Özel, şöyle devam etti: "İzmir verdiği destek, yaptığı katkıyla en iyisini, en iyisini beklemeyi hak ediyor. İzmir seçmeni notu en kıt seçmen. En iyisini o öğretiyor, en zor günde sahip çıkıyor. Eğilmiyor, bükülmüyor, teslim olmuyor sonra en iyisini istiyor. O yüzden geçmiş dönemlerde çok iyi işler yaptık ama belli bir dönem İzmir bizden ne istiyor ya da standart taleplerini yerine getirmeden burada rıza üretmek lazım meselesi bu sefer anlaşıldı. Bu sefer adaylara bakan İzmirli anladı, iyi niyeti ve çabayı ölçme değerlendirmenin kendi taleplerini doğru ölçtüğünü gördü. Şimdi bu insanlara hak ettiğini verme zamanı. İyi niyetli ve gayretli çabayı tüm belediye başkanlarımızda görüyorum."

'CHP BU ÜLKEYİ KURMUŞ BİR PARTİ OLARAK DÜŞÜNCE ÖZGÜRLÜĞÜNÜ SONUNA KADAR SAVUNUYOR'

İzmir'in beklentileri yüksek olan, zaman zaman haklı şekilde tepki gösteren, hak ettiğini almadığında sözünü esirgemeyenlerin kenti olduğunu vurgulayan Özel, "İzmir'de bir kardeşimiz mikrofonda birkaç cümle söyledi. Dün cezaevinde ziyaret ettik. Cezaevine gidip kapının önüne çıkıp 'Şunu da yapacağız, olmazsa yakacağız' demek yerine, cezaevi kapısında hakkı teslim etmek, haksızlığa itiraz etmek önemli meseledir. Cezaevinde davet yaparsanız, o davet kısa sürede karşılığını bulur. Dilruba'yı ziyarete gittim, dedim ki; 'Sen buradan çıkacaksın kapının önünde konuşmamda seni davet edeceğim, çıkıp partimizin kuruluş yıldönümünde misafirim olacaksın. Burada racondur, ziyarete gelene iadeyi ziyarete gitmek lazım, en kısa zamanda bekliyorum.' 24 saat olmadan iadeyi ziyarete gelmiş. İyi ki varsın Dilruba, İzmir seni seviyor. İzmir'deki kimseyi kırmak istemediğini biliyoruz. CHP bu ülkeyi kurmuş bir parti olarak düşünce özgürlüğünü sonuna kadar savunuyor" dedi.

'KİMSEYİ KARINCA GİBİ EZDİRMEYİZ'

"Dün canım sıkıldı bir konser izlemeye gittim" diyen CHP Genel Başkanı Özel, şöyle devam etti: "Suavi gibi birisine 'Sana Çine'de konser yaptırmayız. Konseri basarız. Burada terörist istemiyoruz' demek gibi hadsizliklere giriştiler. İzmir'in tüm ilçelerinden, Suavi'yi seven ve sahip çıkanlarla Suavi'nin hayatının en unutulmaz konserini yaptık, şarkılarını söyledik. Her kim ki Türkiye'de bundan sonra bilsin, bir mağdur mazlum varsa arkasında değil, yanındayız, kolundayız. Kim ki sanatçıları siyasi söylemlerle ayrıştırıp, Türkiye'de bir konser yapılmasın istiyorsa o konserin normalin 100 katı kalabalıkta olmasının teminatı oluruz. Kimseyi karınca gibi ezdirmeyiz, karıncanın kardeşi var o da CHP."

Özel, "'Seçim kazandılar, dilleri yumuşak, oy verenlere minnet duygularını muhafaza ediyorlar, başarılarını kendilerine değil, Türkiye'ye atfediyorlar. Herkesle el sıkışıyorlar, her türlü sosyal ilişkiyi en iyi şekilde yapıyorlar, kutuplaşmamız, gerginlik lazım' denmiş ve kabul edilmiş. Suavi'ye konser iptal ettirdiler, oraya gittik. Bugün de 'Dumlupınar'da sizi konuşturmayacağız' dediler. Dumlupınar'a gittik şehitliği de ziyaret ettik, anıta da gittik çelenk de koyduk, meydanda da konuştuk ama dedik ki 'O oyuna alet olmayacağız.' Bugün bizi konuşturmuyorlar niye? Yürütmede değilmişiz, bakan konuşacakmış. Bakan 1 sene, 2 sene konuşsun sonra orada yürütmenin başı konuşacak ama o gün partisiyle bağını korumamalı. Ama cumhurbaşkanı, bir CHP'li cumhurbaşkanı olacak. İlla bakan konuşacaksa CHP'li ya da Türkiye İttifakı'nın bakanları konuşacak. Artık bıçak kemiğe dayandı, artık hepimiz bıktık. CHP Türkiye'nin birinci partisi. Biz özgürlüklerin partisiyiz, Türkiye'nin yarınlarının güvencesi de CHP'liler olarak bizleriz. Vardır dertleriniz, her derdinizin var bir çaresi, onun da adı Cumhuriyet Halk Partisi. Geçen yaz bana ilk siz sonuna kadar inandığınız için teşekkür ederim. Gelecek yaz çok daha iyi olacak, ondan sonraki yaz çok büyük bir ihtimalle iktidarda olacağız" diye konuştu.

'İEF BİZİ, YAŞADIĞIMIZ ZAMANIN KÖTÜ OLAYLARININ ÖTESİNE TAŞIYACAK'

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay da konuşmasında, İEF'nin bugünlerde İzmir halkı olarak kendilerine yaşadıkları üzücü olayların ardından moral verdiğini belirtip, "Karşıyaka'da, Tire'de, Bayındır'da, Menderes'te, Bergama'da, Urla'da, Çeşme'de üzücü yangınlar yaşadık. Fuarı, bu yangınların ertesinde açıyoruz. İnanıyoruz ki küllerimizden yeniden doğacağız. Tıpkı, şu an içinde bulunduğumuz Kültürpark'ın, Kurtuluş Savaşı'nın ardından çıkan Büyük İzmir Yangını sonrası, küllerinden yeniden doğması gibi. Çünkü o mucizeleri gerçekleştirenler, bizim kahramanlarımız. Onlar; başta Atatürk olmak üzere cumhuriyeti kuran, yıkıntıların arasından hayat yeşertenler. 93. İEF bizi, yaşadığımız zamanın kötü olaylarının da ötesine taşıyacak. Neşemizi, umudumuzu, sosyal hayatımızın canlılığını hatırlatacak" ifadelerinde bulundu. 

'İZMİR FUARI, GETİRDİĞİ YENİLİKLERLE HEP ZAMANIN ÖTESİNE GEÇİYOR'

İzmir Fuarı'nın getirdiği yeniliklerle de hep zamanın ötesine geçtiğini söyleyen Başkan Tugay, "İcatlar, yeni teknolojiler, yeni ürün ve markalar, yıllar içinde hep dünyadan Türkiye'ye, İzmir Fuarı'nın açtığı kapıdan girdi. Bu yıl teknoloji temasını seçerken hedefimiz; İzmir'in geleceği hayal eden, hayallerini gerçeğe dönüştüren ve çağı yakalayan bir kent olmasıydı. Teknoloji temasıyla kentimizi geleceğe taşımayı hedeflediğimiz 93. İEF, uluslararası ve ulusal firmaların iş bağlantılarıyla ülke ekonomisine katkıda bulunacak. Teknoloji sektöründeki girişimciler ve start-uplar kendilerine ayrılmış özel alanlarda, yeni iş fikirlerini ve yaratıcı çözümlerini sergileyecekler. Genç girişimcileri destekleyebilmek amacıyla 50 start-up firmasına ücretsiz stant tahsis ettik. Teknolojiyi, hayatımızı daha da kolaylaştırması, hizmet alanlarımızı daha kaliteli hale getirmesi için kullanacağız. Biz de belediyemizin bu tema özelinde yürüttüğü tüm çalışmalarıyla fuarda yerimizi alacağız. İzmir Büyükşehir Belediyesi şirketi İzmir İnovasyon ve Teknoloji AŞ ile İzmir'de yeni yapay zeka uygulamaları hayata geçireceğiz. Teknoloji teması bizim, Türkiye'yi gelecek yıllara nasıl hazırlamak istediğimize dair vizyonumuzun da önemli bir göstergesi" dedi.

'FUARI ESKİ GÜNLERE GERİ DÖNDÜRMEYİ VADEDİYORUM'

Fuar döneminin İzmir'de istihdama önemli katkılar yaptığını aktaran Tugay, "Gençlerimizin ilk iş deneyimlerini yaşamasını sağlar. Kurumların pavyonlarında, stantlarda çalışan gençler, okul harçlıklarını çıkarır. Gençlerin sosyal çevre edinmesine, iş hayatıyla tanışmalarına aracılık eder. Bu, benim için de böyle oldu. O açıdan duygusal bir günümdeyim. Üniversitede okurken dört yıl İzmir Enternasyonal Fuarı'nda çalıştım. Paraşüt Kulesi'nin yanında, Süt Endüstrisi Kurumu'nda önce kasiyer, sonra stant şefi olarak görev yaptım. Çalışma hayatımın başlangıcıydı ve sigortaya girişim de böyle olmuştu. Şimdi o fuarı düzenleyen İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin başkanı olarak burada bulunmaktan dolayı büyük bir mutluluk, onur ve heyecan duyuyorum. Kim bilir şu anda fuardaki çeşitli stantlarda görevli gençlerimizi gelecekte şehrimizin, ülkemizin hangi mevkilerinde göreceğiz" dedi.

Tugay, sözlerini şöyle sürdürdü: "İzmir Fuarı, sadece İzmir değildir; Türkiye demektir, Cumhuriyet demektir. 'Bu şehirde fuarlar kurun, sergiler açın' diyen Ata'mızın mirasını, her yıl daha da geliştirerek koruyacağız. Eski fuar dönemi neşesini, canlılığını tekrar yakalayacağız. Belediye başkanı olarak en önemli ödevlerimden biri budur. İzmir Fuarı'nı eskisi kadar canlı, merakla beklenen, Türkiye'nin her yerinden insanların ziyaret etmek istediği o günlere geri döndürmeyi vadediyorum. 94. İzmir Enternasyonal Fuarı'nın heyecanını şimdiden yaşıyorum. Eski ihtişamlı, görkemli fuarları birlikte var edeceğiz."

Sonraki Haber