MHP'li Semih Yalçın'dan ''ittifaksız yerel seçim'' çıkışı
MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, ''İttifaksız yerel seçimler bölücülere ve şer ittifakına yarayacak'' dedi.
MHP ile AK Parti arasındaki Cumhur İttifakı ile ilgili MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın'dan çarpıcı bir açıklama geldi. Yalçın, öteden beri Türkiye'nin geleceği açısından MHP'nin siyasette oynadığı dominant ama bir o kadar da yapıcı ve pozitif rolden rahatsız olanların, Cumhur İttifakı'nın yerel seçimlerde devre dışı kalmasından sonra "derin bir oh çektiklerini" ifade etti. Yazılı açıklama yapan Yalçın Hürriyet gazetesi yazarı Abdülkadir Selvi’ye de isim vererek tepki gösterdi.
MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, Cumhur İttifakı'nın yerel seçimde devre dışı kalmasından 'beşinci kol faaliyetleri'ni sorumlu tutarak, "MHP ile AK Parti arasında milletimizin bekası için devamı kararında olduğumuz Cumhur İttifakı'nın kıymetini bilmeyenlerin pişmanlıkları, iş işten geçtikten sonra bir fayda vermeyecektir" dedi.
Yazılı açıklama yapan Yalçın Hürriyet gazetesi yazarı Abdülkadir Selvi’ye de isim vererek tepki gösterdi. “Selvi, af meselesiyle ilgili Sayın Erdoğan’ın beklenmedik açıklamalarına Sayın Genel Başkanımızın verdiği yerinde cevabın ardından ellerini sevinçle ovuşturmaya başlayanlardan biridir” diyen Yalçın, “Hemen her konuda olduğu gibi, acı acı ‘Yine MHP haklı çıktı’ diyeceğiz” dedi.
Yalçın’ın açıklamalarından satır başları şöyle:
DERİN BİR OH ÇEKTİLER
Öteden beri Türkiye’nin geleceği açısından MHP’nin siyasette oynadığı dominant ama bir o kadarda yapıcı ve pozitif rolden rahatsız olan çevreler, Cumhur İttifakının yerel seçimlerde devre dışı kalmasından sonra derin bir oh çekmişlerdir. Bu çevreler; toplumsal barış, terörle mücadele ve dış politika başta olmak üzere ülke bütünlüğünü ilgilendiren hayati konularda Ak Partinin sürdürdüğü politikalara omuz veren, bunların toplumsal mutabakatın ivmesiyle daha güçlü surette hayata geçirilmesine katkıda bulunan MHP’nin müessiriyetinin budanması için hep tetikte ve faaliyette olmuşlardır. Oysa 15 Temmuz’dan bu yana MHP’nin sergilediği fedakâr, diğerkâm ve millî mutabakat ruhuna yaraşır politikalar sayesinde kazasız belasız bugünlere gelinmiştir. MHP’nin yapıcı ve sorunlara çözüm üreten girişimleriyle bir Anayasa değişikliğinin önü açılmış, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi yürürlüğe konarak mevcut sistemin tıkanıklık ve aksaklıklarından yararlanmaya çalışan şer odaklarının sinsi planları bozulmuştur.
CUMHURBAŞKANI MHP SAYESİNDE İSTEDİĞİNİ ALDI
15 Temmuz ihanet kalkışması sonrasında MHP’nin önemli hamlelerinden biri, şüphesiz Cumhur İttifakının kurulması ve 24 Haziran Seçimlerine millî mutabakat rüzgârıyla girilmesi olmuştur. Bu sayededir ki Sayın Cumhurbaşkanı önemli bir oy oranıyla seçilmiş, ittifak hâlindeki iki parti de parlamento aritmetiği bakımından seçimlerden istediğini almıştır. Böylece bütün karanlık senaryolar tarihin çöp kutusuna atılmış; Türkiye’yi sadece bölgesinde değil, dünyada da müessir kılacak 2023 Vizyonu’nu hayata geçirme yolunda önümüze geniş bir kulvar açılmıştır. Ne var ki MHP’nin bütün fedakârlıklarına, yapıcı ve pozitif tutumuna rağmen, kimi çevreler; zaman içinde siyasete egemen olup Cumhur İttifakını zayıflatmak için her yolu denemişlerdir.
KOMPLO TEORİLERİ ORTAYA ATILDI
MHP yapıcı hareket etse de, bu çevrelerin ön yargıları kırılmak şöyle dursun, üstü örtülü bir kin, buğz ve çekememezlik bir ur gibi giderek büyümüştür. Af ve Andımız gibi hassasiyet gerektiren konularla rahip Brunson meselesi etrafındaki tartışmalar fırsat bilinerek harekete geçilmiş; Cumhur İttifakının etkisiz hâle getirilmesi, dolayısıyla MHP’nin siyasetteki özgül ağırlığının baltalanması için bir tür “siyasi beşinci kol faaliyeti” yürütülmeye başlanmıştır. Cumhur İttifakı’nın sadece yerel seçimler için değil kalıcı olarak bozulmasını temin için medyada rol alan birtakım iktidar yağdanlığı ve şakşakçılar da bu faaliyete destek vermişler, gerek köşe yazılarında gerekse televizyon programlarında ha bire MHP’yi hızara vermeye başlamışlardır. Cumhur İttifakı’nın kıymet ve akıbeti aklıselimle, ihtiyatla değerlendirilmek yerine, doğrudan MHP’yi suçlayan fikirler; partimizin politik etkinliğinin ortadan kaldırılmasını hedef alan komplo teorileri, yorum ve görüşler ortaya atılmaya başlanmıştır.
FESAT GALİP GELDİ
Yandaş medya zihniyetinin Hürriyet’e monte ettiği çapulcu yazar A.Selvi başta olmak üzere güce tapan fırsatçı kalemşörler, yerel seçimlerde Cumhur İttifakı olmayacağının ortaya çıkması üzerine derhâl zil takıp oynamaya başlamıştır. Hakikat budur ve Yerel Seçimlerde İttifak tartışmasında fitne ve fesat galip gelmiştir. Cumhur İttifaksız yerel seçimlerle ilgili konuşulmaya başlanan senaryolar, PKK’nın siyasi ayağının iktidara yönelik çağrıları; kimlerin yanlış yolda olduğunu, kimlerin kirli emellerine vasıl olma peşinde koştuğunu şimdiden ortaya koymaktadır. Fesadın başını çekenler ve onları destekleyen medyada yuvalanmış Selvivari birtakım yandaşlar, Cumhur İttifakının ruhunun öldüğünden, büyünün bozulduğundan dem vurmaktadır. Bu çapsız yazarın bozulmasını istediği büyü filan değil; millî mutabakat ruhudur. Darbe almasını umduğu, milletimizin bekası noktasındaki elzem hassasiyetlerin ortaklaşa sürdürülmesi arzusudur.
MESELE ÜSLUP DEĞİL
Kronik bir MHP muarızı olan Selvi son yazısında, Cumhur İttifakıyla ilgili tartışmaları büyünün bozulması şeklinde nitelendirmekle yetinmeyip MHP’nin üslubuna bağlama densizliğine düşmüştür. Selvi, af meselesiyle ilgili Sayın Erdoğan’ın beklenmedik açıklamalarına Sayın Genel Başkanımızın verdiği yerinde cevabın ardından ellerini sevinçle ovuşturmaya başlayanlardan biridir. Cumhur İttifakı’nın münakaşa konusu olması, MHP’nin üslubu ve tutumu yüzünden değil; medyada ve siyasi çevrelerde Selvi gibi MHP aleyhinde beşinci kol faaliyeti yürütenler yüzündendir. Mesele MHP’nin üslubu ve tutumu olsaydı, anlaşmazlıklar ve fikir ayrılıklarına rağmen; millî mutabakat zemininde buluşan iki parti arasındaki karşılıklı hoşgörü ve anlayış; Cumhur İttifakı zemininde devam etmesine de kapılar kapanırdı. Nitekim Sayın Devlet Bahçeli de Sayın R.Tayyip Erdoğan da Cumhur İttifakı’nın yerel seçimler dışında süreceğinin altını çizmişlerdir. Mesele üslup değil, MHP’nin dominant rolünden rahatsızlık duyanların “MHP siyasi vesayet oluşturmaya çalışıyor.” iddiasını dillendirerek güya Ak Parti’yi partimizin tesir ve tasallutundan kurtarma çabasıdır. Bu, yanlış bir hesaptır ve eldeki sınırlı yakıtı tükettirip kazma kürek yaktıran Mart soğuğundan dönecektir.
ŞER İTTİFAKINA YARADIĞI GÖRÜLECEK
Evdeki bulgurdan vazgeçip Dimyat’a pirince gitme hırsının mevcut kazanımların da elden gitmesine yol açması kaçılmazdır. Cumhur İttifakı’nın devletin bekası ve toplumsal barışın muhafazası açısından taşıdığı değeri siyasi çıkarlarına, ideolojik öngörüsüzlükleri ve etnik reflekslerine kurban edenler; ittifaksız yerel seçimlerin bölücülere ve şer ittifakına yaradığını göreceklerdir. MHP ile Ak parti arasında millî vicdanın tezahürü olarak akdedilen ve milletimizin bekası için devamı kararında olduğumuz Cumhur İttifakı’nın kıymetini bilmeyenlerin pişmanlıkları, iş işten geçtikten sonra bir fayda vermeyecektir. MHP ile Ak Parti’nin yerel seçimlere ayrı ayrı gireceklerinin kesinleşmesinden sonra el ovuşturan sorumsuz ve akılsız gazeteci takımıyla Cumhur İttifakından rahatsız olan kimi yorumcu ve politikacılar, ileride nasıl bir strateji yanlışına düştüklerini göreceklerdir. Tabii biz de hemen her konuda olduğu gibi, acı acı “Yine MHP haklı çıktı.” diyeceğiz.