Kurtulmuş'tan sert yanıt

Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın Ağrı'daki terör saldırısına ilişkin iddiaları konusunda, "Özellikle seçim arifesinde sayın Demirtaş ve bütün HDP'li arkadaşların kullandıkları dillerine ciddi şekilde dikkat etmelerini tavsiye ederim" dedi.

Ordu'daki programlarına katılmak üzere Samsun Çarşamba Havalimanına gelen Kurtulmuş, burada gazetecilerin, Demirtaş'ın Ağrı'daki çatışmayla ilgili açıklamalarının hatırlatılması üzerine, yapılan açıklamaların, son derece çirkin ve yanlış bir değerlendirme olduğunu söyledi.

Gelen bilgiler çerçevesinde, orada çok büyük bir felaketin eşiğinden dönüldüğünün anlaşıldığını belirten Kurtulmuş, "Böyle bir şeyin gündeme getirilmesi, böyle bir sözün sarf edilmesi bile son derece yakışıksızdır, son derece çirkindir. Biz istiyoruz ki artık Türkiye'de hiçbir yerde silahlar ateşlenmesin. Hiçbir yerde artık terörün diliyle savaşın diliyle konuşulmasın ama maalesef buna karşı çıkanlar, bir takım provokasyon yapanlar olacak bunu da biliyoruz" diye konuştu.

'Demirtaş'ın değerlendirmesi uydurma' | Haber3 Video | Sitene Ekle

Kurtulmuş, bu barış sürecinin tamamlanmasının Türkiye'nin ayaklarındaki prangalarından kurtulması anlamına geldiğini dile getirerek, bunu istemeyen içeriden ve dışarıdan birtakım unsurların olacağını bildiklerini anlattı.

Demirtaş Ağrı fotoğraflarını paylaştı | Haber3 Video | Sitene Ekle

Bu tür provokasyonların olabileceğini ancak herkesin sağduyu ile davranması gerektiğini vurgulayan Kurtulmuş, şöyle devam etti: "Özellikle seçim arifesinde sayın Demirtaş ve bütün HDP'li arkadaşların da kullandıkları dillerine ciddi şekilde dikkat etmelerini tavsiye ederim. Bu, fevkalade uydurma, son derece yanlış, son derece yakışıksız bir değerlendirmedir. Allah korumuş, daha kötü şeyler olabilirdi, bu askerlerimiz, yaralı askerlerimiz, orada vefat edebilirlerdi, şehit olabilirlerdi. Dolayısıyla bundan sonra HDP'nin de ve bütün siyasilerin de üzerine düşen, özellikle seçim atmosferinde Türkiye'deki tansiyonu düşürmektir. Provokasyona meyilli olan çevrelerin, grupların, provokasyon yapma niyetinde olanların bu tür yollara sapmasını engellemenin yolu da gerçekten barış dilini kullanmaktan geçiyor."

 "Çözüm süreci, siyasi olmaktan öte insani bir süreçtir"

Kurtulmuş, gazetecilerin , "Saldırının AK Parti'nin oylarını artırmak amacıyla düzenlendiği iddiası vardı, onunla ilgili ne diyeceksiniz?" sorusu üzerine, "Şimdi neresinden bu lafı düzeltelim. Öyle yanlış, o kadar kötü bir değerlendirme ki bunun düzeltilecek hiçbir tarafı yoktur" dedi.

Çözüm sürecine başlandığında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Başbakan olduğunu hatırlatan Kurtulmuş, "Ve büyük riski göze alarak, oyların düşme riskini göze alarak, o sürece başlandı ve başından itibaren şunu bir ilke olarak söylüyoruz; çözüm süreci ne bir siyasi risk anlayışı ile ele alınabilir ne de bundan 'bu süreci tamamlayalım da 3-5 puan fazla oyumuz artsın' diyemezsiniz. Siyasi rant peşinde koşamazsınız. Bu, insani bir süreçtir. Evet siyasidir ama siyasi olmaktan öte insani bir süreçtir" ifadelerini kullandı.

 "Burada rant ya da risk anlayışı içinde olmayız"

Kurtulmuş, çözüm sürecinin, "Anaların ağlamamasını, daha fazla insanın ölmemesini, bu ülkenin daha fazla kaybetmemesini düşünerek atılmış bir adım" olduğunu vurgulayarak, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Başlanmış olan bir yoldur ve büyük mesafe alınmıştır. Dolayısıyla en karanlık günlerde, en karamsar ortamlarda dahi biz ne 'acaba buradan bir risk doğar mı?' diye endişe içinde olduk ne de böyle işin en güzel gittiği dönemlerde de 'aman ne güzel bu iş bitiyor, buradan bir kaç puan siyasi olarak kazanırız' telaşı içinde olduk. Biz burada bir şekilde rant ya da risk anlayışı içinde olmayız. Hiç kimsenin de olmamasını tavsiye ederiz. Burada ne rant vardır, ne risk vardır. Burada sadece milletin duası vardır, sadece anaların gözyaşının dinmesi vardır. Eğer bu süreç başarıyla tamamlanırsa ve burada Allah'ın rızası vardır. Dolayısıyla biz meseleye bu açıdan bakarız ve ümit ederiz ki en kısa zamanda süreç tamamlanır bu tartışmaların hepsi geride kalmış olur."

Kurtulmuş, daha sonra çeşitli programlara katılmak üzere Ordu'ya hareket etti.