Kılıçdaroğlu’ndan 6284 pazarlığına rest: ''Kadınları hiç tanımıyorlar!''
Yeniden Refah Partisi'nin Cumhur İttifakı'na katılmasını değerlendiren CHP lideri ve Millet İttifakı'nın Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu “Söyleyeceğim tek şey; kadınları, bilhassa genç kadınları hiç tanıyamadıklarıdır” dedi.
CHP Genel Başkanı ve Millet İttifakı'nın Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, Twitter’dan şunları yazdı: “Resim her geçen gün netleşiyor. Biz barışmanın, açık yaraları kapatmanın, makulün, dünya ile rekabetin ittifakını kurduk. Karşımızdaki ittifak gasp edilecek kadın hakları üzerinden genişlemeyi seçti. Söyleyeceğim tek şey; kadınları, bilhassa genç kadınları hiç tanıyamadıklarıdır.”
6284 tartışması neydi ?
YRP, cumhur ittifakına katılmak için 30 maddelik bir talep listesi sunmuştu. Taleplerden biri de ‘Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanunu’nun değiştirilmesiydi.
YRP, şart listesinin 15’inci maddesinde bu isteği şöyle dile getirmişti: “İstanbul Sözleşmesi’nin iptalinin TBMM’de de oylanması ve uzantısı 6284 sayılı yasanın aile bütünlüğünü bozucu hükümlerinin ayıklanması.”
Buna karşılık Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, “6284 sayılı kanunun ruhuyla ve mevcudiyetiyle varlığı son derece önemlidir. Varlığının tartışmaya açılması dahi bizce kabul edilemez” demişti.
AK Parti Grup Başkan Vekili Özlem Zengin, YRP’nin değiştirilmesini istediği kadına şiddetle mücedeleye yönelik 6284 sayılı kanun için, “6284 sayılı kanun, bizim için önemli bir konudur ve kırmızı çizgimizdir. Sayın cumhurbaşkanımızla yaptığımız toplantılarda da katılan tüm kadın STK’lerin de var olduğu toplantılarda da bu aynen böyle zaten ifade de edilmiştir” demişti.
Erbakan, 22 Mart’ta 6284 konusunda AK Parti’yle herhangi bir ayrılık yaşamadıklarını, AK Parti’lilerin YRP’nin hazırladığı mutabakat metnini imzalamadığı için ittifaka katılmadıklarını söylemişti.
6284 sayılı kanun nedir? 6284 sayılı kanun maddeleri nelerdir?
AK Parti ile Yeniden Refah Partisi arasında yürütülen ittifak görüşmelerinde YRP ittifak şartı olarak kadın haklarını ilgilendiren temel yasalardan olan 6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun'un kaldırılmasını talep etmişti.
Peki 6284 sayılı kanun nedir?
6284 sayılı kanun; Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından 8 Mart 2012'de kabul edilen ve 20 Mart 2012'de T.C. Resmî Gazete'de yayımlanan yasadır.
Kanunun amacı şiddet gören ya da bu yönde bir tehdit altında bulunan kadın, çocuk, aile bireyi ve tek taraflı ısrarlı takip mağdurlarının korunması ve bu kişileri hedef alan şiddetin önlenmesi için alınacak önlemleri düzenlemektir. Kanun fiziksel şiddetin yanı sıra, ekonomik, psikolojik, cinsel şiddet gibi farklı şiddet türlerini de kapsamaktadır. Kanunun yasalaşma süreci özellikle Türkiye'deki kadın hareketinin mücadelesi ve AİHM'nin Türkiye aleyhine verdiği kararların sonucunda hızlanmıştır.
Bu kanun ile yapılan başlıca iyileştirmeler şunlardır:
Kanunun evli olmayan bireyleri de koruması:
4284 sayılı kanunun evli olmayan bireyleri kapsayıp kapsamadığı tartışmalı bir konudur, bu tartışmalar yargıtay kararlarına konu olmuştur
Şiddet uygulayan kişi tanımının genişletilmesi:
6284 sayılı kanun, bu kanunda şiddet olarak tanımlanan tutum ve davranışları uygulayan veya uygulama tehlikesi bulunan kişileri şiddet uygulayan kişiler olarak tanımlar.
Şiddetin tanımının yapılması ve fiziksel şiddetten farklı şiddet türlerinin dahil edilmesi:
4320 sayılı kanunda şiddetin tanımı beli değildir. 6284 sayılı kanunda şiddet, “Kişiye, fiziksel, cinsel, psikolojik veya ekonomik açıdan zarar veren, fiziksel, cinsel, psikolojik, sözlü veya ekonomik her türlü tutum ve davranış” olarak tanımlanmıştır."
Önleyici ve koruyucu tedbirlerin dahil edilmesi ve zorlama hapsinin getirilmesi:
Bu yasaile delil ve belge aranmadan gerekli önlemlerin derhal alınabilmesi mümkün olmuş, mülki amir ve hakim tarafından koruyucu tedbirlerin verilebilmesi sağlanmıştır. Tedbir kararına aykırılık durumları için zorlama hapsi getirilmiştir.
Şiddetle mücadelede kurumsal yaklaşım:
Şiddet önleme ve izleme merkezlerinin (ŞÖNİM) kurulması ve uygulamaların takibi hedeflenmiştir.
Kanun kadına yönelik şiddete ilişkin iki ana tedbir kararı öngörmektedir: Koruyucu tedbir kararları ve önleyici tedbir kararları.
Koruyucu tedbirler arasında aşağıdakiler yer almaktadır
Polis, savcılık ve valilik tarafından alınabilecek koruyucu tedbirler
Şiddete uğrayan veya uğrama tehlikesi bulunan kadına;
- (ve beraberindeki çocuklara) uygun barınma yerinin (bkz. sığınak) sağlanması,
- geçici maddi yardım yapılması,
- psikolojik, mesleki, hukuki ve sosyal bakımdan rehberlik ve danışmanlık hizmeti verilmesi ve
- kreş imkânı sağlanması.
Hakim tarafından alınabilecek koruyucu tedbirler
Şiddete uğrayan veya uğrama tehlikesi bulunan kadının;
- iş yerinin değiştirilmesi,
- (evli olması halinde) müşterek yerleşim yerinden ayrı yerleşim yeri belirlenmesi,
- kadına şiddet uygulayan kişiyle evli olması halinde tapu kütüğüne aile konutu şerhi konulması,
- Tanık Koruma Kanunu22 Aralık 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. hükümlerine göre kimlik ve ilgili diğer bilgi ve belgelerinin değiştirilmesi.
Önleyici tedbirler arasında aşağıdakiler yer almaktadır
Şiddet uygulayan kişinin;
- şiddet tehdidi, hakaret, aşağılama veya küçük düşürmeyi içeren söz ve davranışlarda bulunmaması,
- müşterek konuttan veya bulunduğu yerden derhâl uzaklaştırılması ve müşterek konutun korunan kişiye tahsis edilmesi,
- korunan kişilere, bu kişilerin bulundukları konuta, okula ve işyerine yaklaşmaması,
- hakkında çocuklarla ilgili daha önce verilmiş bir kişisel ilişki kurma kararı varsa, kişisel ilişkinin refakatçi eşliğinde yapılması, kişisel ilişkinin sınırlanması ya da tümüyle kaldırılması,
- korunan kişinin, şiddete uğramamış olsa bile yakınlarına, tanıklarına ve kişisel ilişki kurulmasına ilişkin hâller saklı kalmak üzere çocuklarına yaklaşmaması,
- korunan kişinin şahsi eşyalarına ve ev eşyalarına zarar vermemesi,
- korunan kişiyi iletişim araçlarıyla veya sair surette rahatsız etmemesi,
- bulundurulması veya taşınmasına kanunen izin verilen silahlarını kolluğa teslim etmesi,
- silah taşıması zorunlu olan bir kamu görevi ifa etse bile bu görevi nedeniyle zimmetinde bulunan silahı kurumuna teslim etmesi,
- korunan kişilerin bulundukları yerlerde alkol ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmaması ya da bu maddelerin etkisinde iken korunan kişilere ve bunların bulundukları yerlere yaklaşmaması, bağımlılığının olması hâlinde, hastaneye yatmak dâhil, muayene ve tedavisinin sağlanması,
- bir sağlık kuruluşuna muayene veya tedavi için başvurması ve tedavisinin sağlanması,
- çocuklarıyla ilgili velayet, kayyım, nafaka ve kişisel ilişki kurulmasına dair karar verilmesi,
- korunan kişi ve çocukları için tedbir nafakasına hükmedilmesi.