Kılıçdaroğlu: Hiçbir vekilimizi yedirmeyiz
CHP lideri Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında konuştu.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında konuştu.
Partililere hitap eden Kılıçdaoğlu, "Tek bir kaygımız, tek bir hedefimiz var. Daha güzel bir Türkiye, yaşanabilir bir Türkiye, barış içinde bir Türkiye, üreten bir Türkiye, gelişen bir Türkiye, işsizliğin olmadığı bir Türkiye, bütün komşularıyla dost olan bir Türkiye. Bunun için mücadele ediyoruz" dedi.
"Terörü istemiyoruz. Bu ülkede huzur içinde yaşamak istiyoruz" diyen CHP lideri, terör örgütünün elinde rehin olan vatandaşlarımız ile güvenlik güçlerinin bir an önce ailelerine kavuşmalarını istediklerini söyledi.
İşte Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından satır başları
"Barış içinde üreten, gelişen, komşularıyla dost olan bir Türkiye için mücadele ediyoruz.
Türkiye'nin bu terör belasından bir an önce kurtulması gerekiyor.
Dilek Doğan'ın nasıl öldürüldüğünü gördük. Aile perişan bir halde. Annenin tek savunması terlik. Terliği fırlatıyor. O annenin feryadını duyup da isyan etmemek mümkün değil.
Olay nasıl yansıtıldı, polisle çatışmaya girdi diye. Daha acı olan polise mukavemet etti diye elinde terlik olan anne hakkında soruşturma açılıyor.
Terörle mücadelede canınızı ortaya koyuyorsunuz ama ne olursunuz bir arkadaşınız haksızlık yaparsa o haksızlığı ortaya çıkarın. Nerede bir haksızlık varsa onun üstüne gitmek benim görevim. Birlikte yaşamayı savunuyorum. Çünkü ben hukukun üstünlüğünü savunuyorum.
Bu gazeteci arkadaşımız hakkında da belki devletin sırrını açığa çıkarmaktan dava açılacak. Demokrasi açısından üstümüzde ciddi bir gölge var.
Davutoğlu'na gazetecilerin tutuksuz yargılanması için gelin bir adım atalım dedim.
Yalan haber yazanların omuzlarda taşınmasından doğru haber yapanların hapse atıldığı bir sürece geçtik. Gazetecileri tehdit eden bir kişiyi getirip Gençlik ve Spor Bakanlığı'na bakan yardımcısı olarak atayacaksınız. Erdemden ve ahlaktan bahseden Davutoğlu Boynukalın'a aynı zamanda şükranlarını da sunuyor. Türkiye'nin bu tablodan çıkması lazım. Davutoğlu'nun da sözünün eri olması lazım. Erdem diyeceksin ahlak diyeceksin erdemden ve ahlaktan yoksun bir kişiyi bakan yardımcısı yapacaksın.
GÜNEYDOĞU SURİYE MANZARASI
Güneydoğu'daki olaylar bir Suriye manzarası hatırlatıyor.
Terör bir insanlık suçumudur evet. Terör örgütü mensupları etkisiz hale getirilmeli mi evet. Ama bunun hukuk içinde mi yaplması lazım evet.
İller silah deposuna dönüştürülürken bu ülkenin başında kimler vardı. İkinci soru 2002'de sıfır terörle iktidarı devraldınız. ne oldu da böyle oldu?
Bir il başkanımız olayları anlatırken gözyaşlarını tutamad. Kızını okula gönderemiyor.
Bedel ödeyenler güvenlik mensupları. Kahramanlık edebiyatı yapanlar o illler silah deposuna çevrilirken seyredenler. Vatandaş perişan halde, bölgeden kaçıyor. Fabrikalar kapanıyor.
Sokağa çıkma yasağı ilan edilen il ve ilçelerden göç eden sayısı 200 bin kişi. Bunlar durumu iyi olanlar, bir akrabasının yanına yerleşebilenler. Ya akrabası olmayanlar. Ülkeyi bu hale getirenler bunlar değil mi? 14 yıldır ülkeyi yönetiyorlar.
Bu iktidar dış politikada tam bir fiyasko. Sanki Trabzon'a asker gönderir gibi Musul'a asker gönderiyorlar. E izin aldınız mı? Orası başka bir ülke.
Irak Başbakanı topraklarımızdan çekilin diyor. 6 Aralık'ta 48 saat süre tanıyorlar. 7 Aralık'ta Çavuşoğlu biz oraya davet üzerine gittik diyor. 10 aralık baktılar ki durum kritik Dışİşleri Müsteşarı ve MİT Müsteşarı Irak'a gidiyor. Davutoğlu açıklama yapıyor geri çekilmek sözkonusu değildir, 11 Aralık bu sefer Erdoğan açıklama yapıyor:
BAKKAL BİLE BU ÜLKEYİ DAHA İYİ YÖNETİR
"Biz davete icabet ettik" 14 Aralık birliklerimizin bir kısmı tıpış tıpı geri çekildi. 15 Aralık Numan Kurtulmuş Geri çekilmedik diyor. 16 Aralık bu sefer daha büyük bir güç sesleniyor: ABD tüm askerlerini çeki diyor. 17 Aralıkta Davutoğlu Kuzey Irak'taki askeri varlığımız sürecek diyor. 18 Aralık'ta tüm birlikler geri çekiliyor. Böyle devlet mi yönetilir?
Emin olun bakkal bile bu ülkeyi daha iyi yönetir. Sen ne yaptığını biliyor musun Türkiye'nin onuruyla oynadın. Sıradan kabile reisi bile Türkiye'yi tehdit etmeye başladı. Sen ne yaptın biliyor musun Türkiye'yi şamar oğlanına çevirdin. Yazık günah değil mi?
Nasıl telafi edeceğiz bu durumu. Bakın Putin açıkça Türkiye'yi tehdit etti "Türk uçakları isterse şimdi Suriye üzerinden uçsun bakalım" dedi. Türkiye'yi bu hale kim getirdi? Biz hiçbir ülkenin tehdit ve şantajına boyun eğecek bir ülke değiliz. Bunu Putin de böyle bilsin."