İlginç açıklama: ''Erdoğan düşmanlığının esiri olmamızı beklemeyin''
Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, Aydınlık gazetesine yazdığı köşe yazısında dikkat çeken ifadeler kullandı.
Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, bugün Aydınlık gazetesinde kaleme aldığı 'Bir kez daha 15 Temmuz ve Sakarya Savaşı' başlıklı yazısında gündem yaratacak ifadeler kullandı. Perinçek, yazısında 'Vatan Partisi’nin programı, Atatürk Devrimini tamamlama programıdır. O açıdan ne yapıp yapıp Tayyip Erdoğan’a vuracağız diye bir saplantımız yok. Türkiye’nin bağımsızlığı, bütünlüğü ve Ortaçağ ilişkilerinin temizlenmesi cephesinde en kararlı, en tutarlı mücadeleyi veriyoruz' dedi.
Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, Aydınlık gazetesinde “Bir kez daha 15 Temmuz ve Sakarya Savaşı” başlıklı bir yazı kaleme aldı.
Perinçek yazısında şu ifadeleri kullandı:
“31 Ağustos ve 2 Eylül günü bu köşede şu saptamada bulunmuştuk:
Bir: 15-16 Temmuz gecesi, Türk-Amerikan Savaşının doruğudur. Bir tür Sakarya Savaşı! Eğer kaybetseydik, düşman Ankara’yı ele geçirecekti. Bizlere de sanırım dağa çıkmak kalacaktı.
İki: 1945 sonrası süreçte Atatürk Devrimi açısından en tarihsel olay, en büyük başarı nedir diye sorarsanız, işte 15 Temmuz Darbesinin ezilmesidir. ABD, o gece savaşı kaybetti, savaşı kaybetmenin ötesinde Türkiye’deki silahlı gücünü kaybetti. (Kuşkusuz 1960 Devrimi de 1945 sonrasında Türkiye’nin önünü açtı, emekçi halkın sahneye çıkması için elverişli koşullar getirdi. Ancak 1960 Devriminde Türkiye, ABD emperyalizmi ile silahlı mücadele mevzisinde değildi. ABD Gladyosu ile silahlı bir hesaplaşma olmadı.)
Üç: 15 Temmuz zaferinin değerini bilmeyen bir kısım Atatürkçüler var. O sevinci paylaşamayanlar var. Oysa Atatürk Devrimi, öncelikle bağımsızlıktır, vatan bütünlüğüdür ve “Şeyhlerin, dervişlerin, müritlerin, cemaat mensuplarının olmadığı” bir Türkiye için mücadeledir. Bugün Atatürk Devrimciliğinin sınav verdiği cephe, 15 Temmuz cephesidir, Fırat Kalkanı’dır, Zeytin Dalı Harekâtı’dır, FETÖ’nün ve diğer tarikatların temizlenmesidir, Ege ve Doğu Akdeniz’de ABD ve İsrail tehdidine karşı konumlanmaktır.”
“SAPLANTI İÇİNDE OLAN DOSTLARI İKNA ETMENİZ MÜMKÜN DEĞİLDİR”
“Burada 15 Temmuz FETÖ Darbesinin bastırılmasının tarihsel önemini saptıyoruz” diyen Perinçek “AKP hakkında bir değerlendirme yapmıyoruz. Aslında darbeyi bastıran gücün Türk milleti ve Türk Ordusu olduğunu vurgularken, AKP’nin ve Tayyip Erdoğan’ın konumunu da belirlemiş oluyoruz. Okuyucularımız ise, konu dışına çıkarak saplantılarını dile getiriyorlar. İsterseniz bamya nasıl toplanır konusunu tartışınız, eğer konuyu Tayyip Erdoğan’a vurmadan inceliyorsanız, saplantı içinde olan dostları ikna etmeniz mümkün değildir. Onların bu dünya ve bu Türkiye konusunda tek bir fikirleri var: ‘Tayyip Erdoğan çok kötü bir adamdır.’ Yaşanan maddî süreçlere ilişkin başka hiçbir görüşleri yok. Olması da gerekmiyor. Çünkü gerçeklerle, olgularla bir ilgileri bulunmuyor.” ifadelerini kullandı.
“BİZİM YÜZEYSEL ATATÜRKÇÜLER, O DARBEYE KARŞI MÜCADELE ETMİYOR…”
“Bu nasıl Atatürkçülüktür” diye soran Doğu Perinçek şunları kaydetti:
“Yayımladığımız okuyucu mektuplarında da görüyoruz. Bir kısım Atatürkçülerimiz, FETÖ Darbesini bastıran Türk Ordusu ve Türk milletinin cephesinde değiller. Hatta o cepheyi Tayyip Erdoğanlara terk etmiş durumdalar. Hatta biraz utangaç bile olsa, o darbenin bastırılmasına karşı konumdalar.
Peki bu nasıl Atatürkçülüktür? ABD emperyalizminin Gladyosu, ABD’ye bağımlı FETÖ cemaat örgütlenmesi, Ankara’yı ele geçirmek için darbe yapıyor. Bizim yüzeysel Atatürkçüler, o darbeye karşı mücadele etmiyor, dahası o gece göbek atıyor ve bugün de bir fırsat kaçırmış olmanın üzüntüsü içindeler. Bunlar gerçek! Hâlâ FETÖ darbecilerini kurtarmak için gayret göstermeleri ve HDP ile aynı cephede olmaları ibretlik bir durumdur!
Atatürk Devrimine gelince, iki maddelik bir programdır.
Birinci madde: bağımsızlık ve toprak bütünlüğü. Bugünkü mevzi: Fırat Kalkanı’dır, Afrin’dir, Doğu Akdeniz’dir.
İkinci madde: Ortaçağ ilişkilerinden kurtulmaktır. Kısacası ‘Şeyhlerin, dervişlerin, müritlerin, cemaat mensuplarının olmadığı’ bir Türkiye için mücadeledir.
Bugünkü mevzi: 15 Temmuz darbesinin bastırılmasıdır, FETÖ’nün, tarikat ve cemaat ilişkilerinin temizlenmesidir. Okuyucumuz ‘Kur’an Kursları’ndan, İmam Hatip Okulları’ndan niçin söz etmediniz diye eleştiriyor. 15 Temmuz Darbesine karşı mücadeleyi konuşurken, Atatürk Devrimi Programının iki temel maddesini belirtiyoruz. Ayrıntılara girmiyoruz.”
“NİÇİN RAHATSIZ ANLAYAN VAR MI”
Yazısında “Okuyucularımız, Ortaçağ ilişkilerine karşı mücadele cephesinde olsalar, 15 Temmuz Darbesine karşı açık, kararlı bir tavır alırlar” diyen Perinçek “Türkiye’nin yakın tarihinde hiçbir mücadele, Ortaçağ ilişkilerine 15 Temmuz Darbesinin ezilmesi kadar ağır darbe indirmemiştir. FETÖ bağlantılı 30 bin subay ve astsubay Ordu’dan, 14 bin polis Emniyetten, 4 bin yargıç ve savcı Yargıdan, toplam 120 bin memur kamu idaresinden temizlendi. Yüzeysel Atatürkçüler, bu temizlikten niçin rahatsız, anlayan var mı?” diye sordu.
“HİÇ KİMSE BİZDEN TAYYİP ERDOĞAN DÜŞMANLIĞINA KİLİTLENİP…”
Perinçek yazısını şöyle bitirdi:
“Vatan Partisi’nin programı, Atatürk Devrimini tamamlama programıdır. O açıdan ne yapıp yapıp Tayyip Erdoğan’a vuracağız diye bir saplantımız yok. Türkiye’nin bağımsızlığı, bütünlüğü ve Ortaçağ ilişkilerinin temizlenmesi cephesinde en kararlı, en tutarlı mücadeleyi veriyoruz. Zafere kilitlenmişiz, başka deyişle Türkiye’nin bağımsızlığına ve Ortaçağ ilişkilerinin temizlenmesine! Hiç kimse bizden Tayyip Erdoğan düşmanlığına kilitlenip, saplantıların esiri olmamızı beklemesin.”