Hükümete yakın yazardan ''AK Parti biter'' uyarısı !
AK Parti koalisyon görüşmelerinde nasıl bir tutum takınacak? Hilal Kaplan, AK Parti'yi bekleyen tehlikeyi yazdı.
Yazar Hilal Kaplan, AK Parti'ninkoalisyon görüşmelerinde muhalefet partilerine teslim olması halinde kaybedeceğini yazdı. Yazara göre bütün tezlerinin, anti-tezi olan, en büyüğü %25 alabilmiş partilerle eşitlenme büyük bir stratejik hata.
Koalisyon pazarlıkları muhalefetin kırmızı çizgileri ve olmaz olmazları altında başlayacak. AK Parti'nin koalisyon görüşmelerinde nasıl bir duruş sergileyeceği merak konusu. İşte bu noktada iktidar partisine yakın kalemlerden Hilal Kaplan'ın uyarılarla dolu bugünkü yazısı sosyal medyada öne çıktı.
"AK Parti'yi bekleyen tehlike" başlıklı bugünkü köşesinde yazar, tek başına iktidarı kaybetmenin paniğiyle muhalefet partileri karşısında alınacak 'alayına razı' tavrın Ak Parti'nin 'sıradanlaşması'na yol açabileceği görüşünde.
"BÖYLESİ STRATEJİK HATA"
Ak Parti'ye yakın bazı kalemlerin koalisyonun Ak Parti'nin eksiklerini gidereceği ve kendisini 'temize çekeceği' fikrinin yanlış olduğunu savunan yazar, daha sonra sözü muhalefete getirdi ve yazısını böyle tamamladı:
"CHP, Suriye'de Esed'le, Mısır'da Sisi'yle el sıkışmadığı için Ak Parti'ye muhalefet ediyor. Gariban sığınmacıların rızkına göz dikmelerinden bahsetmiyorum bile. MHP ise, hâlen ya 'kart kurt' ve 'ya sev, ya terk et' seviyesinde değerlendirdiği Kürt meselesinin barışçıl herhangi bir yolla çözülmesinden yana değil. Mazrufun içeriğini değiştirmek değil, zarfı komple yakmaktan yana. Ak Parti'yi bekleyen tehlike de burada yatıyor.
İktidarı kaybetmemiş görünüp 'kuyruğu dik tutmak' için bir koalisyona girmek, geçtiğimiz 12 yıllık 'mucize' dönemiyle arasındaki mesafeyi büyütmek ve hatta daha kötüsü onun 17-25 Aralık darbesine indirgenmesine vesile olmak, halka kendisini anlattığı ve teveccüh bulduğu bütün tezlerinin, anti-tezi olan, en büyüğü %25 alabilmiş partilerle eşitlenmek... Böylesi bir stratejik hata, Ak Parti'ye bakınca seçmenin 'bence şimdi sen de herhangi bir partisin' demesine yol açacaktır. O gün geldiğinde, 'global meşruiyet, uzlaşma, büyük restorasyon' gibi güzellemeler de işe yaramayacaktır."