HDP'den Erdoğan'ı kızdıracak sözler

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın seçim mitinglerinde video görüntülerini yayınlayıp, “İşte terörist bu” dediği HDP Eş Başkanı Sezai Temelli, iktidarın kendi tabanını konsolide etmek için kullandığı ayrıştırıcı dilde şirazeyi kaçırdığını söyledi.

31 Mart yerel seçim sürecinde muhalefet partilerinin “iş birliği”, “dirsek teması” ve “aday çıkarmama” kararlarını terör örgütleriyle ilişkilendiren açıklamalar bu kez meydanlara taşındı.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın muhalefet partilerine oy veren 18 milyon insanı terörist ilan ettiği yönündeki sözleri mahkemelik oldu. Akşener hakkında suç duyurusunda bulunan Erdoğan, “Ben vatandaşlarıma terörist diyecek kadar enayi miyim” derken HDP yöneticilerinin görüntülerini izlettiği bir mitingde, HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli için, “İşte terörist bu” demişti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın son bir haftadır yaptığı neredeyse tüm mitinglerine video görüntüleri ile “konuk edilen” ve “İşte terörist bu” denilerek hedef gösterilen HDP Eş Başkanı Sezai Temelli seçim sürecini, partisine ve kendisine yönelik sert açıklamaları, sahadaki izlenimlerini Gazete Duvar'dan Nergis Demirkaya'ya anlattı. 

‘İŞ, ENAYİ MİYİM, 3-5 OYDAN VAZGEÇER MİYİM, NOKTASINA GELDİ’

İktidarın geçmişten bu yana toplumu ayrıştırmak, Kürt düşmanlığı ve buna bağlı bir terörist algısı yaratarak özellikle milliyetçi oylar olmak üzere kendi tabanını konsolide etmeye çalıştığını anlatan Temelli, “Bu seçimde dozunu arttırdılar. Şirazeyi kaçırdılar” dedi. Temelli, Erdoğan’ın “Ben vatandaşlarıma terörist diyecek kadar enayi miyim?” sözlerini de “İş, ben size terörist diyorum ama bunu açık açık ifade etmem, enayi miyim. Sizden gelecek 3-5 oydan vazgeçer miyim” noktasına gelmiş durumda” sözleriyle yorumladı.

‘EN ÇOK AK Parti’YE OY VERMİŞ KÜRTLER ÖFKELİ’

Erdoğan’ın muhalefet yapan, hakikatin sesini dile getiren kim varsa onları terörist addetmeyi bir taktik olarak gördüğünü anlatan Temelli, şimdi HDP seçmeninin ayrılıp yöneticilerin terörist olarak işaret edilmesini şöyle değerlendirdi:

“Daha önce düz konuşuyordu. Bunu yeni yapıyor. Biz cevap verdikçe, oy kayıpları ortaya çıktıkça “Kürtler siz benim kardeşimsiniz”, “HDP yöneticileri terörist” diyor. HDP’ye oy veren 6.5 milyon insan var. HDP’ye oy verenler HDP yöneticileriyle duygusal bağ kurmadan gidip oy vermiyorlar ki. Uzun süredir bölgedeyim. İnsanlarda çok büyük öfke var. En çok da AK Parti’ye oy vermiş Kürtler öfkeli. Bu nefret söylemi, ötekileştiren, dışlayan, bütün Kürtlere “defolun gidin” diyen dil kimsenin içine sindirebileceği bir dil değil. AK Parti’deki adaylar da bunun ızdırabını çekiyorlar. Neredeyse kampanya yapamaz, mahcup bir kenarda oturur duruma geldiler. Açlık grevleri olmasına rağmen HDP sokakta gayet pozitif bir kampanya yürütüyor.”

‘7 PUAN DAHA KAYBEDECEKLER’

Temelli’ye göre Erdoğan’ın giderek daha sertleşen propaganda dilinde kötü gelen anketlerin etkisi var. Temelli bu konuda şunları söyledi:

“Anketler kötü gelmiş. Bize de geliyor sonuçları. 24 Haziran’da AK Parti 7 puan kaybetti. Tam da böyle bir strateji yürüttükleri için kaybettiler. Ders çıkarmamışlar. Kaybetmeye devam ediyorlar. Bir 7 puan da bu seçimde kaybedecekler. Bunun emareleri kendilerine ulaşmış. 38’in altına gerilemişler. Bu gerilemeyi telafi etmenin yolunu hâlâ ısrarla Kürt düşmanlığında, HDP’yi suçlamada görüyorlar. Bu yaklaşımla kaybettikleri oyları telafi edeceklerini sanıyorlar. Kendilerinden kopan milliyetçi muhafazakar oyların geri gelmesini sağlamaya dönük bir taktik. İYİ Parti’ye giden milliyetçi oylar bu vesile ile geri gelir umudu taşıyor. Benim şahsıma dönük hakaretler, “Bakın bu Kürt bile değil” sözleri ile hem Kürtleri aşağılıyor hem de benim Kürt olmamam üzerinden aklınca Kürtlerle aramızda duygusal bir kopuş yaratmaya çalışıyor. Sonuç olarak toplumu bu şekilde ayrıştırmak, bu denli ayrımcı, nefret söylemi ile yaklaşmak bir seçim kampanyası için kabul edilebilir bir şey olamaz.”

‘CUMHURBAŞKANLIĞI SİSTEMİNİN YÜRÜMEYECEĞİ TEŞHİR OLDU’

Yaşanan sürecin Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin de yürümeyeceğinin teşhiri olduğunu söyleyen Temelli, “Cumhurbaşkanı ülke vatandaşlarına defolun gidin diyemez. Bir Cumhurbaşkanı ülkede farklı siyasi düşünceleri bu denli ayrıştıramaz, düşmanlaştıramaz. Bir parti başkanı olarak kampanya yaparken belki kantarın topuzunu kaçırabilirsiniz ama bir Cumhurbaşkanı yapamaz. Bu sistemin aslında olamayacağına dair bir tablo da seyrediyoruz” dedi.

‘KOMÜNİST SAKALLA DİNDAR KİTLELERE MESAJ GÖNDERİYORLAR’

HDP Eş Başkanı Sezai Temelli sadece Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın değil, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun da hedefinde. Soylu bir konuşmasında Temelli için, “Suratında meymenet olmayan komünist sakallı” dedi. Hatırlayamayacağı kadar uzun yıllardır sakallı olduğunu söyleyen Temelli, “Bunu neden söylüyor. O kadar siyaseti tüketmişler, halkın sorunlarından uzaklaşıp, çözüm üretemez hale gelmişler ki benim komünist sakalımla dindar kitlelere mesaj göndermeye çalışıyorlar. Sanki seçmenler oy verirken insanların sakalına, kimliğine bakıyormuş gibi ilkel bir siyaset anlayışını görüyoruz. İnsanlar geleceklerine bakıyorlar. Hizmet istiyorlar. İradelerinin saygı görmesini istiyorlar. Yoksa kimsenin sakalına, saçına ya da kimliğine göre hareket etmiyorlar” dedi.

‘ADAY ÇIKARMAMA KARARI KARARSIZ SAYISINI AZALTTI’

31 Mart yerel seçim kampanyası kapsamında her gün ayrı bir il ve ilçede miting düzenleyen Temelli, gözlemlerini de paylaştı. Bazı illerde aday çıkarmama kararının olumlu etkilerini anlatan Temelli, “Saha çok iyi. Madolyanın öbür tarafından baktığınızda bu öfkenin, saldırganlığın nedenini anlamış oluyorsunuz. Hem HDP hem de HDP’nin yaratmış olduğu demokratik seçeneğe bağlı olarak muhalefetin bir yükselişi var. İnsanlar bu anlamıyla moralli. Biz demokratik seçeneği ortaya koymadan önce kararsız seçmen sayısı çok fazlaydı. Şimdi azalıyor, AK Parti’deki kararsız seçmen sayısı artıyor. Kayyım atanan belediyeler dışında da belediyeler kazanacağımızı gözlemliyoruz” dedi.

‘ÇAVUŞOĞLU’NUN DAHA CİDDİ İŞLERİ OLMALI’

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, CHP’nin Belediye Meclis üyelikleri listesine bazı isimlerin özellikle PKK tarafından yerleştirildiğini iddia etti. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu sayı da verdi, bu şekilde 299 kişi tespit ettiklerini söyledi. Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu’nun Türkiye’nin dış siyasetinin sürüklendiği yeri görünce daha ciddi yapması gereken işler olduğunu kaydeden Temelli bu konuda şunları söyledi:

“Beka meselesini kendi bekaları olarak gördükleri için böyle şeylerle ilgileniyorlar. CHP listelerinde demokrasi güçleri çerçevesinde yer almış insanlar tabii ki var, olmalılar da. Bunda saklanacak bir şey yok. İçişleri Bakanı bir de sayı vermiş. 299 saymış, 300 diyememiş. Bu 299’un üzerinde. Tek başımıza iktidara gelemeyeceğimiz ama aritmetiği etkileyeceğimiz yerlerde yereller inisiyatif alıp kendi çalışmalarını yapsın, dedik. Bazı büyükşehir, il, ilçelerde çalışmalar yapıldı. Kimi yerlerde kendi listeleri ile girdiler, kimi yerlerde ortak listeler oldu. Bu tamamen yerellerin inisiyatifi. Bunun gizli saklısı yok. Kaldı ki bunu söyleyenler neredeyse Türkiye’nin her yerinde ortak liste ile seçime giriyorlar. Ne yazık ki HDP’lileri terörist olarak gösterip, HDP’li olmak suçmuş gibi toplumda bir algı yaratmaya çalışıyorlar. Demokrasi güçlerinin kimi yerlerdeki ortak listesine oy verirseniz bu suçtur algısı peşindeler.”

‘ERDOĞAN’I BU KEZ TEŞKİLATI ALDATACAK!’

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın son Mardin ve Siirt mitinglerine valilik, okul müdürleri aracılığıyla öğrenci taşındığını, çevre illerden gelen araçlar nedeniyle miting yapılan illerde yolların kapandığını söyleyen Temelli, “İşin ilginç tarafı insanları kandırdıkları gibi artık kendilerini de kandırıyorlar. Erdoğan bir gün çıkıp “Aldattılar” diyebilir. Bu sefer teşkilatı onu aldatacak galiba” dedi.