Haydar Baş Millet İttifakı'nda neden yok ?

24 Haziran'daki tarihi seçim öncesinde partiler arasında ittifaklar kuruldu. AK Parti ve MHP'nin Cumhur İttifakı’na karşılık CHP, İyi Parti, Saadet Partisi ve Demokrat Parti'den oluşan Millet İttifakı kuruldu.

Ancak bu ittifakta ekonomiden dış politikaya kadar plan ve proje sahibi olan Prof. Dr. Haydar Baş liderliğindeki Bağımsız Türkiye Partisi'nin (BTP) olmaması büyük tepki çekiyor.

Tepki dalgası sosyal medyadan başladı. Yüz binlerce vatandaş mesajlarla ve paylaşımlarla, ‘ekonominin iflas ettiği ve en çok ihtiyaç duyulan bir zamanda Milli Ekonomi Modeli'nin sahibi Prof. Dr. Haydar Baş ve partisi BTP neden ittifakta yok’ sorusunu soruyor.

Önemli isimlerden ‘Haydar Baş neden yok’ sorusu

Yüz binlerce vatandaş tarafından sosyal medyada başlatılan ‘BTP ittifakta neden yok’ çıkışı, Türkiye'nin önce gelen gazetecilerinin, kamuoyu araştırmacılarının ve kanaat önderlerinin de gündeminde.

Türkiye'nin yakından tanıdığı isimler sosyal medya hesaplarından yaptıkları paylaşımlarla ‘ittifakta BTP neden yok’ sorusunu sordu.

Sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımlarla BTP’nin ve Prof. Dr. Haydar Baş’ın çalışmalarına vurgu yapan tanınmış gazeteci Hüsnü Mahalli şu paylaşımda bulundu: ‘Dörtlü ittifakta 2015 Haziran seçimlerinden 75 bin oy alan DP var ama 96 bin oy alan Prof. Dr. Haydar Baş liderliğindeki Bağımsız Türkiye Partisi yok. Üstelik BTP çok daha cumhuriyetçi ve mücadeleci.’

Konuyla ilgili paylaşımda bulunan bir diğer önemli isim ise kamuoyu araştırmacısı Hakan Bayrakçı oldu. Bayrakçı, ‘Muhafazakâr olmasına rağmen Atatürk ve Cumhuriyet çıkışları yapan BTP lideri Haydar Baş, Millet İttifakı’nda CHP listelerinde olmalıydı. Zira CHP'nin bu seçimdeki konseptini yıllar öncesinden yakalamıştı’ şeklinde sosyal medyada paylaşımda bulundu.

Gazeteci Atakan Sönmez de ‘En geniş katılımla Millet İttifakı yapılacağı söylendi, ama SP'nin, DP'nin olduğu ittifakta BTP neden yok? Haydar Baş'ın Atatürkçülüğünden şüphe mi var?’ sorusunu yöneltti.

Gazeteci H. Hakkı Kahveci ise şu paylaşımda bulundu: ‘Bence bu ittifakta Haydar Baş olmalı. İlginç ama son ittifak açıklamasında yoklar. Örgütleri, televizyonları ve aldıkları oy açısından DP'den çok daha fazlası.’

Gazeteci Nurcan Sabur da ‘Atatürkçü kimliği ile tanınan BTP lideri Haydar Baş ittifakta yok mu? Oy potansiyeli olan herkesi ittifaka dâhil etmek gerekmez mi? Bu acil olarak dikkate alınmalı’ mesajını paylaştı.

Zileli: Haydar Baş Meclis’te olmalı

Sosyal medyada yankılanan bu talep ulusal gazetelerin köşe yazarları tarafından da dile getirildi. Sözcü gazetesi yazarı Ümit Zileli şu önemli paylaşımda bulundu. "Ülke ekonomisinin iflası ettiği tartışmalarının ayyuka çıktığı, krizin göstere göstere geldiği bu süreçte, "Milli Ekonomi-Mili Para" sentezinin sahibi, Cumhuriyetçi ve Atatürk'ü sahiplenen bir parti lideri Profesör Haydar Baş’ın da parlamentoya girmesi, zaten az sayıdaki televizyon ve gazetelere bir kaça tane daha katılması kazanç olur diye düşünüyorum.”

Haydar Baş neden yok?

Hürriyet Gazetesi yazarı Yalçın Bayer de "Haydar Baş neden yok? " başlıklı yazısında şu ifadeleri kullandı: “CHP’nin öncülük ettiği ‘Millet İttifakı’nda BTP ve Haydar Baş’ın olmaması şaşkınlık yarattı. Seçime girme hakkı olan ve barajı aşamadığı halde bile her zaman oyu 100 binin altına düşmeyen BTP’nin olmaması, bir tek oya bile ihtiyaç duyulan bir zamanda kafaları karıştırdı. Sosyal medyada birçok kişinin dindar, Cumhuriyetçi ve Atatürkçü bir çizgide olan BTP ve Prof. Dr. Haydar Baş’ın da ‘Millet İttifakı’nda olmasını istemesi gündem oldu. CHP’li bir üye, “Baş’ın, 955 sayfalık ‘Hoş Geldin Atatürk’ adlı bir kitabı olduğunu biliyor musunuz? CHP’nin “medya bizi vermiyor” dediği bu günlerde elindeki 6 TV kanalı ve bir de günlük gazete ile Kılıçdaroğlu ve Muharrem İnce’nin mitinglerini canlı yayınlayan Haydar Baş ekibinin medya gücünün mutlaka değerlendirilmesi gerektiğini CHP dikkate almalı.”

"Bir tek oya bile ihtiyaç varken...!"

İstanbul Gerçeği.com adlı haber portalında yazan İmambakır Üküş de,

"Bir tek oya ihtiyaç varsa BTP ve Haydar Baş neden ittifakta yok?" sorusunu yazısına başlık yaptı. Üküş’ün söz konusu yazısında şu vurgular dikkat çekti:

"Bakın Cumhurbaşkanı seçilmek için yüzde 50+1'e ihtiyaç var...

Bu +1, yüzde 1 değil, yüzde 50+1 kişidir...

Yani bir kişinin oyu sonucu belirliyor...

Bir kişinin oyu sonucu belirlerken yüz binleri bulan BTP oyunu dışarıda bırakmak hangi akla hizmet ediyor?

Bakın birçok yerde CHP çok az oyla milletvekili kaybetti...

Veya çok az oyla milletvekili kazandı...

Bakın Yalova'da belediye başkanlığını 1 oy, evet 1 oyla kazandı...

Bakın 1 Kasım'da Mersin'de bir milletvekilliği 17 oyla kazanıldı...

…Bir tek oya ihtiyaç varken kimsenin kişisel veya siyasal bencillik yapmaya hakkı yoktur...

CHP, ittifakta olmasa bile başta BTP olmak üzere AKP karşısında yer alan merkez sağ ve sol-sosyalist tüm güçlerle en güçlü ittifakı kendi içinde sağlayabilmelidir...

İstanbul'u kazanmadan Türkiye'yi kazanmak mümkün değil...

İstanbul değişmeden Türkiye değişmez...

Onun için CHP ne yapıp etmeli, İstanbul'da mutlaka birinci parti olarak çıkmalı...

İstanbul'u kazanan CHP, Türkiye'yi kazanacaktır...

Bakalım CHP bir tek oyun mu hesabını yapacak, yoksa parti içi hesaplar ve dengeleri gözetmek için Türkiye'nin geleceğinden mi vazgeçecek.

CHP'ye düşen görev herkesi sandığa götürecek bir heyecanı yaratacak listeler yapmakta...

CHP'ye düşen görev başta İstanbul olmak üzere CHP'yi seçimlerde birinci parti yapacak listeleri yapmakta..."

Kılıçdaroğlu, ‘sıfır baraj’ demişti

CHP tabanı, sosyal medya ve yaygın medyanın önde gelen isimleri Prof. Dr. Haydar Baş liderliğindeki BTP'nin Millet İttifakı’nda olmasını hayati önemde görüyor.

Şimdi tabandan gelen gelen bu milli talebe CHP yönetimi tarafından nasıl karşılık verileceği merak konusu.

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu sürecin başında ‘sıfır baraj ittifakı’ diyerek yola çıkmış ve geniş tabanlı ittifak vurgusu yapmıştı. Kılıçdaroğlu Yalova Milletvekili Muharrem İnce'yi Cumhurbaşkanı adayı ilan ettiği 4 Mayıs'taki programda Türkiye’nin bir yol ayrımında olduğunu belirttikten sonra, “İttifak yapmak istiyoruz neden diye soruyorlar. Birinci nedenimiz 12 Eylül'ün getirdiği seçim barajını sıfırlamak istiyoruz, her partinin katıldığı. İki, seçme hakkının üstündeki bütün engelleri kaldırmak istiyoruz. İnsanlar, istedikleri partilere oy veremiyorlar. Eğer sıfır baraj ittifakını oluşturabilirsek her vatandaş gönlündeki partiye oy verebilecek. Üç, demokrasi kültürünü geliştirmek için ittifak yapmak istiyoruz. Siyasi partiler ülkenin çıkarları için bir araya gelmeli. Dördüncüsü bu ülkede kimlik, inanç üzerinden siyaset yapılmasın diye ittifak yapmak istiyoruz. Huzur içinde yaşamak istiyoruz. En geniş ittifakın olmasını istiyoruz, bütün siyasi partilere açık yüreklilikle bu çağrıyı yapıyoruz” ifadelerini kullanmıştı.