Erdoğan'ı çok kızdıracak iddia: ''Esad'a yalvarıyor, Putin'e yalvarıyor''

Ankara'da gazetecilerle buluşan değerlendirmeler yapan CHP lideri 6 lider arasında uyum bulunduğunu belirterek, ‘'Altı lidere lütfen güvenin. Kavga ettiler filan bunların hepsi hikaye. Altı liderin çok kararlı bir duruşu var. Biz bu ülkeye demokrasiyi, adaleti getireceğiz” diyerek şu mesajları verdi:

Hiç endişe etmeyin altılı masa kararlılıkla azimle yoluna devam edecek. Bir araya gelip konuştuğumuz zaman ‘Masa dağıldı, HDP masanın altında' filan bunların tamamı asparagas haberler.

Elbette farklı düşünebiliriz, oturuyoruz uzlaşıyoruz. Ekiplerimiz şu an hükümet programı üzerinde çalışıyor. Uzlaşamayan konularda altı lider karar verecek. Dayatma olmaz.

 Meral Akşener ile ne kırgınlık ne şu bu bu var. Daha önce de görüşüyorduk, gayet doğal. İkili üçlü görüşmeler olur, telefonla ararız, düşüncelerimizi aktarırız.

Bu bir bölüm medyanın yadırgadığı bir tavır. Ama demokrasilerde olması gereken tavır bu olmalı. Yüzümüz de asık değil, galiba biraz ciddi durmuşuz. Gayet güzel keyifli sohbetimiz oldu.

Altılı masada konuşulmadı. Ama birisi gelir konuşuruz, illa çoklu aday olacak diye değil. Şu ana kadar altılı masada aday konuşulmadı sadece cumhurbaşkanının nitelikleri konuşuldu…

Altı liderden biri aday olursa, karar verilirse o olur. Altı lideri ortak kararına bağlı. Aday olan Genel Başkanlıktan istifa edecek mi konusu da hiç görüşülmedi.

Cumhurbaşkanlığı adaylığını niye merak ediyorsunuz? Kim olursa olsun. Sorun kişide olsa, sorun sistem. Bir kral gitsin yeni bir kral gelsin.

Böyle bir şey istemiyoruz, kural istiyor. Yargı, yasama, yürütmenin bağımsız olmasını, medyanın özgür olduğu, adaletin olduğu bir düzeni, liyakatı istiyoruz. Ekonomiyi bataktan nasıl çıkarırız onun çalışmasını yapıyoruz. Sarayın talebi, toplumu yönlendirmesi, cumhurbaşkanı adayı kim olacak. Sana ne kardeşim.

(İmamoğlu ve Yavaş) İki belediye başkanımız görevlerinin başında çalışıyorlar. Cumhurbaşkanı adayını belirleyecek olan da altı lider. Dilimizde tüy bitti

ERDOĞAN'IN İSTEDİĞİ

Biz 9 ana başlık 71 alt başlıkta çalışma yapıyoruz. Ne yapacağımızı millete anlatmamız lazım. Yol haritasını netleştirmemiz lazım. Ekonomi konusunda ben başka bir şey aday başka bir şey öbür genel başkan başka bir şey söylerse, zaten Erdoğan'ın beklediği bu. Her kafadan bir ses çıkamaz. Altı liderin ortak sesinin hazırlığını yapıyoruz.

O TUZAĞA DÜŞMEYİN

Hedefimiz iktidar olduğumuz gün bir numaralı kararın ne olacağını altı lider bilecek. Bugünden konuşuyoruz. Adayın Ali ya da Veli olması değil, sistemi değiştirecek miyiz değiştirmeyecek miyiz.

Altı lider iradesini koyduktan sonra sistem değişecektir. Getirip bir kişiye bağlamak özel tartışma alanına döndürmek toplumun gündemini çalmak demektir. Toplumun gündemi derin yoksulluk. Altı lidere lütfen güvenin.

Cumhurbaşkanı yardımcıları ve bürokrasideki atamaları parlamenter sisteme geçişin yol haritasında bu konular da konuşulacak. Kendi aramızda konuşuldu.

Şimdi onun biraz daha olgunlaşmasını bekliyoruz. Bürokrasideki atamaları onun yaptığı gibi yapmayacağız, istediğim kişiyi atarım anlayışından tamamen uzak liyakat sistemini uygulayacağız.

MB'nin başında içerde ve dışarıda güven veren bir kişiyi atayacağız. Amcamın, dayımın oğlunu değil.

EMPERYAL GÜÇLERİN OYUNCAĞI OLDU

Soru bir, ‘devleti kim iyi biliyor?' Soru iki, ‘devleti kim iyi tanıyor?' Soru üç, Türkiye'nin çıkarlarını en iyi kim savunuyor?

Erdoğan'a açıkça ifade edeyim, senden çok daha iyi devleti ben biliyorum, devleti çok daha iyi tanıyorum. Sen koskoca Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni kişisel çıkarların uğruna yıprattın. Kişisel beklentilerin üzerine yıprattın. Emperyal güçlerin Ortadoğu'daki oyuncağı oldun. Bu kadar açık, bu kadar net söylüyorum.

ESAD’A YALVARIYOR

 Şimdi kapı kapı dolaşıyor ‘Esad beni acaba nasıl kabul eder?' diye. Bir de itibar diyorlar, bir de ‘Dünya Lideri' diyorlar. Herkesin alay ettiği, dalga geçtiği adamdan dünya lideri olur mu?

Suriye'deki 33 askerimizin şehit askerimizin hesabını sordu mu acaba? Esad'a yalvarıyor ‘benimle görüş' diye. Esad kabul etmiyor. Putin'e gidiyor, yalvarıyor. MİT müsteşarını gönderiyor, Milli Savunma Bakanı'nı gönderiyor, ‘ne olursunuz bizi görüştürün' diye.

Vicdan sahibi olan herkese söylüyorum, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde, Türkiye hiç böyle bir konuma düşmüş müdür?

Arap dünyasından tutun, Putin'e kadar her tarafı geziyor. Yalvarıyor, yakarıyor ‘koltuğumu nasıl korurum' diye. Bir insan ‘koltuğumu nasıl korurum' arayışına girerse o insanın bu ülkeye hiçbir faydası yok. Kişisel çıkar içindedir.

24 saatte Emevi Camii'ne namaz kılmaya gideceklerdi. 10 yıl geçti. Şimdi yalvarıyorlar, Esad bizimle barışır mı diye. Esad bitmedi, Suriye ile kavga ettiler.

Yalvarıyorlar, araya başka devlet adamlarını koyuyorlar. El, etek öpüyorlar. Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı'nda oturan kişi el, etek öpmek için kapı kapı dolaşmaz.

El, etek için kapı kapı dolaşıyorsa bu ülkenin tarihine ihanet ediyor demektir. Milli Kurtuluş Savaşı'na, o mücadeleye ihanet ediyor demektir.

ERDOĞAN'IN ADAYLIĞI

Kılıçdaroğlu ‘'Adayı açıklamakta gecikiyorlar'' eleştirileri hatırlatılınca ‘'Altı lider bir aradayız. Topluma umut vermek için çalışıyoruz. İğneden ipliğe neyi nasıl yapacağımız konusunda çaba harcıyoruz. Bizim için önemli olan aday değil, rejimi değiştirmek ve demokrasiyi yeniden inşa etmek. Bunu bir kişi değil altı lider bir arada yapacağız” dedi.

‘'Erdoğan'ın adaylığını tartışmaya açacak mısınız?'' sorusuna da ‘'Açmayacağız. Onu hukukçular açacak. YSK Erdoğan'ın emrinde. Ne dersek diyelim Erdoğan'ın telefonuna göre karar verecekler” cevabını verdi.

Meclis Başkanı'nın Erdoğan'ı Nobel'e aday göstermek istenmesi ile ilgili de “Çok iyi olur. Meclis Başkanının bağımsız iradesi yok. Erdoğan demiştir, sen şöyle konuş diye” yanıtını verdi.

Erdoğan'ın seçin sürecini gerginleştireceğini de savundu ve ‘'Her türlü hukuksuzluğu yapacak'' dedi.

İktidarın HDP'yi Cumhur ittifakına almaya çalıştığını da savundu ve ‘'Ama HDP yanaşmadı şimdi partiyi kapatmaya çalışıyorlar, bu demokrasi ayıbıdır'' dedi.

İMAMOĞLU'NA HINCI VAR

CHP lideri şöyle konuştu:

Ekrem Bey’in önünü kesmek istiyorlar. Saray özellikle, yargıyı yönlendirmek istiyor. 16 milyon insan Ekrem Bey'i seçti. Seçimi iptal ettiler fark 800 bine çıktı. Şimdi hazmedemiyorlar, nasıl görevden alacağız diye.

İstanbul'u talan ettiler, ihanet ettik diye itiraf ettiler. İstanbul'u sırtına saplanan hançeri Ekrem Bey çıkarmaya çalışıyor. Tahammül edemiyorlar…Hakim değiştirildi, iradesini saraya ipotek etmiş bir hakim atandı.

Savcının olmadığı bir yerde karar nasıl okunur? Bunun neresi adalet. İmamoğlu büyük bir lokma boğazınıza takılır. Sıradan bir olay değil. Umarım olayı o kadar kirli boyutlara taşımazlar. Seçimle gelinin seçimle gitmesi lazım.

İstanbullulara, 16 milyona darbe olur. Hala ders almış değiller. Yüreğin yetiyorsa gel kardeşim bir kez daha seçim yapalım. Boyunun ölçüsünü alsın. İktidarın İmamoğlu'na karşı bir hıncı var. Hukukun çalışmadığı, iftira atıldığı bir ortamdayız.

İstanbul'u nasıl ele geçirebiliriz arayışı içindeler. Yüz karası bir olay…Fotoroman Süleyman diye boşuna söylemiyoruz. İmamoğlu beni aradı filan diyor. paçavra olarak yerde sürünse bile bir insan bunları söylememeli, ahlaksızlığa bu kadar tevessül etmemeli…

KAYBEDECEĞİ İÇİN EYT'Yİ ÇIKARIYOR

Seçimi kaybedeceğimi bilsem EYT'yi uygulamam demişti. Erdoğan artık seçimi kaybedeceğini biliyor. Ona çok şey yaptıracağım daha.

Çünkü devletin nasıl yönetileceğini bilmiyor. Benden öğreniyor. Sorunların ne olduğunu bilmiyor, benden öğreniyor. Daha ona yaptıracağım çok şey var, görecek. Devlet nasıl yönetilir göstereceğim.