Erdoğan: ''Türkiye'ye yönelik sinsi bir operasyon, bir sabotaj var''

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2023 yılı ihracat rakamlarının açıklanması programında yaptığı konuşmada Süper Kupa'daki süper rezalet sonrasında Suudilere yönelik yükselen tepkiler için "Asla tasvir etmeyeceğimiz nefret söylemleri ile toplumlar, insanlar hedef alınıyor. Türkiye'ye yönelik sinsi bir operasyon, bir sabotaj var." dedi.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, 2023 yılı ihracat rakamlarının açıklanması programında konuştu. Erdoğan, 2023 ihracatının 255,8 milyar dolar ile rekor kırdığını duyurdu.

Süper Kupa'da süper rezalete "sabotaj" yorumu

Erdoğan Süper Kupa finalindeki süper rezaletle Suudi Arabistan'a yönelik artan tepkiler için "Asla tasvir etmeyeceğimiz nefret söylemleri ile toplumlar, insanlar hedef alınıyor. İslam düşmanlığına ve yabancı düşmanlığına varan bir durum ile karşı karşıyayız. Burada Türkiye'ye yönelik sinsi bir operasyon, bir sabotaj vardır." ifadelerini kullandı.

Erdoğan açıklamalarını şöyle sürdürdü:

"Yaz aylarında ülkemizin en önemli gelir kalemlerinden bir tanesi olan, turizmi baltalamaya yönelik kampanya yürütüldüğünü gördük. Şimdi benzer bir durumun spor üzerinden gerçekleştirilmeye çalışıldığını görüyoruz. Sırf kökeninden dolayı insanlar horlanıyor. İslam düşmanlığına ve yabancı karşıtlığına varan bir furya ile karşı karşıyayız. Muhalefet liderleri de bu son derece tehlikeli nefret siyasetine gönüllülük yapmaktadır. Bu nefret siyasetinin kardeş ülkeleri hedef alması asla tesadüf değildir. Türkiye'ye ve çıkarlarına sinsi bir girişim, açık bir operasyon var. Bu oyunu boşa çıkaracağız."

Erdoğan: "Enflasyon düşüşe geçti"

Erdoğan ayrıca konuşmasında Türkiye'nin enflasyonla mücadele politikalarına ilişkin "Son dönemde uygulamaya koyduğumuz tedbirler enflasyonun ateşini düşürmeye başladı. Yılın 2. yarısından itibaren politikalarımızın etkilerini daha net göreceğiz" açıklamasıyla dikkat çekti.

İşte Erdoğan'ın açıklamaları

Bugün 2023 yılının dış ticaret verilerini değerlendirmek üzere bir araya geldik. Gazze başta olmak üzere bölgemizdeki savaşlar, depremler, terörle mücadelede kaybettiğimiz şehitlerimizin acısıyla yeni yıla buruk girdik.

2024'ün ülkemize milletimize ve bütün insanlığa hayırlar getirmesini Allah'tan niyaz ediyorum.

Türk ürünlerini dünyanın dört bir yanına ulaştıran çalışan ihracatçılarımız ve iş dünyamızın akıncılarıyla birlikte olmaktan memnuniyet duyuyorum.

Bir hususu özellikle ifade etmek istiyorum. Türkiye olarak stratejik olduğu kadar meşakkatli coğrafyada yaşıyoruz. Küresel güç mücadelesinin odağında ülkemizin merkezinde yer aldığı bölge vardır. petrol ve doğal gaz başta olmak üzere yer altı kaynaklarının ekseriyeti bu coğrafyada yer alıyor. 

Küresel ticaret arttıkça boğazların ehemmiyeti de artmakta ve Türkiye'nin durumunu da öne çıkarmaktadır. Son dönemde patlak veren krizlerin hemen hepsi ülkemizin yakın çevresinde yaşanmaktadır. Ülkemizi kuzeyimizdeki ve güneyimizdeki kanlı çatışmaların tarafı haline getirmek isteyen savaş baronlarına müsaade etmedik. Avrupa ve ABD ile karşılıklı saygıya dayalı işbirlikleri geliştirmeye çalıştık. Afrika ve Latin Amerika ülkeleriyle olumlu mücadele kazanımlarla ilerledi. Bize bir adım gelene biz koşarak gittik. Türkiye merkezli küresel perspektifli anlayışla dış siyasetimizi şekillendirdik. Bundan geriye gidiş kesinlikle olmayacak. Türkiye dostlarının sayısını artırmaya devam edecek. Art niyetli söylemlerle ülkemizi bölgesinden, bölgesindeki ortaklarından koparma girişimlerinin farkındayız. Turizmi baltalamaya yönelik bir kampanya yürütülmüştü. Benzer bir kampanyanın muhalefetin spor üzerinden yürütmeye çalıştığını görüyoruz. Sırf kökeninden dolayı insanlar hakarete maruz bırakılıyor. Ülkemizi bölgesinden, ortaklarından çok güçlü tarihi dini beşeri bağlarının olduğu kardeş ülkelerden koparma girişimlerinin farkındayız. Asla tasvip etmeyeceğimiz nefret söylemleriyle insanlar, toplumlar, inançlar hedef alınıyor.

Art niyetli söylemlerle ülkemizi bölgesinden, bölgesindeki ortaklarından koparma girişimlerinin farkındayız. Turizmi baltalamaya yönelik bir kampanya yürütülmüştü.

Benzer bir kampanyanın muhalefetin spor üzerinden yürütmeye çalıştığını görüyoruz. Sırf kökeninden dolayı insanlar hakarete maruz bırakılıyor.

İslam düşmanlığına ve yabancı karşıtlığına varan furyayla karşı karşıyayız. Muhalefet aktörleri maalesef bu pespaye tehlikeli nefret siyasetine gönüllü figüranlık yapmaktadır. Zor zamanlarımızda yanımızda yer alan kardeş ülkelerin hedef alınması asla tesadüfi değildir. Türkiye ve Türkiye'nin çıkarlarına yönelik sinsi operasyon sabotaj girişimi vardır. Kirli senaryoları nasıl attıysak bu oyunu da mutlaka boşa çıkaracağız.

Nefret siyasetiyle mücadele siz ihracatçılarımıza da çok önemli görevler düşüyor. Kamuoyunu doğru bilgilendirme konusunda sizlerin de elini taşın altına koyması gerekiyor. Daha fazla çaba harcamaları, görünür olmalarını beklediğimizi burada özellikle vurgulamak istiyorum.

Ülkemiz yatırım, istihdam, üretim ve ihracat yoluyla büyüme ilkeleri doğrultusunda başarı hikayeleri yazmaya devam ediyor. Rahatsız olanlar var bunlara bakmayacağız. Yakın geçmişimizde maruz kaldığımız sıkıntıları dikkate aldığımızda ekonomide elde ettiğimiz başarıların ne denli önemli olduğu daha iyi anlaşılacaktır. 2012-2022 döneminde dünya ekonomisi yıllık ortalama yüzde 3,4 büyürken Türkiye yıllık ortalama yüzde 6 oranında büyüme kaydetti.

Önceki yıl 2022'de yüzde 5.5 oranında büyüdük. Bu büyüme oranına en büyük katkı ise 2.4 puanla ihracatçımızdan geldi. 2023 yılının üçüncü çeyreğinde yüzde 5.9 büyüyerek son 13 çeyrektir süren kesintisiz büyüme trendini devam ettirdik. G20 ülkeleri içinde en hızlı büyüyen ikinci ülke olduk. İhracat tarafında da benzer tablo karşımıza çıkıyor. Yüzde 1 seviyesini aşan küresel ihracattan aldığımız pay 2022 yılında 1.02'ye yükseldi. Bu oran geçtiğimiz yıl yüzde 1.03'e çıktı. 

Enflasyonu tekrar tek haneli rakamlara indirmeyi hedefliyoruz. Son dönemde uygulamaya koyduğumuz tedbirler enflasyonun ateşini düşürmeye başlamıştır. Küresel ekonomide yeni bir olağanüstülük yaşanmazsa politikaların etkilerini daha net göreceğiz. Çeşitli bahanelerle milletin rızkına, refahına kasteden açgözlülere kesinlikle fırsat vermeyeceğiz. Enflasyon meselesini vatandaşın günlük hayatından çıkaracağız.

2023 senesi ülkemiz açısından zorluklar, sıkıntılarla, deprem başta olmak üzere pek çok imtihanla geçen sancılı bir yıl oldu. Ülkemiz ekonomisine 104 milyar dolarlık ilave fatura yükleyen depremlerin olumsuz sonuçlarıyla da mücadele ettik. Depremin yaralarını sarma konusunda devleti ve milletiyle Türkiye'nin elde ettiği başarıyı dünyada başka hiçbir ülke gösteremezdi. Asrın felaketi olarak gördüğümüz olayda, şiddetli depremle sarsılan Japonya'ya ülkem ve milletim adına geçmiş olsun dileklerimi ilettim iletiyorum. Depremin ihracatımıza etkisi -6 milyar doları buluyor.

Tüm bunlara rağmen dış ticaretimizi geliştirmeye verdiğimiz emeğin meyvelerini ihracatta topluyoruz.

2023 yılı ihracatımız geçen yıla göre yüzde 0.6 oranında artarak 255,8 milyar doları aşarak Cumhuriyet tarihimizin rekorunu kırmıştır. Bu rakamla orta vadeli programdaki 255 milyar dolarlık hedefimizi de aştık. 2023 yılı aralık ayında ihracatımız 0,44 artışla 23 milyar dolar oldu. 2023 senesinde ihracatın ithalatı karşılama oranı 0,8 puan artışla yüzde 70,7'ye yükseldi. Bu oran biz göreve geldiğimiz sadece yüzde 50 civarındaydı. Ülkemizin dış ticaret açığı geçen yıla göre yüzde 3,2 oranında geriledi. Temmuz, Ağustos, Ekim, Kasım ve Aralık aylarında en yüksek ihracat rakamına ulaştık. Temmuz dışında dış ticaret açığımız bir önceki yılın aynı ayına göre azaldı. Hizmet ihracatımız 99 milyar 254 milyon dolar olarak gerçekleşti. Cari işlemler açığında düşüş yaşandı. Eylül ve Ekim aylarında cari işlemler hesabında 2 milyar doların üzerinde fazla verildi. Son 5 aydır dış ticaret açığı ve cari işlemler açığının kalıcı olarak düşmeye başladığını görüyoruz. İyileşmenin süreceğine inanıyoruz.

Sonraki Haber