Erdoğan hakkındaki o iddia gerçek çıktı !

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Neçirvan Barzani'ye Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından randevu verilmediğine dair iddialara bu yanıtı verdi.

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın açıklama yaptı. Kalın'ın açıklamasından öne çıkan başlıklar şöyle:

Bizim beklentimiz Erbil yönetiminin attığı yanlış adımdan geri dönmesidir. Tamamen iptal edilmesi yönündeki beklentiyi tekrar hatırlatmak istiyoruz. Telafer'den kaçan kardeşlerimizin evlerine dönmesi bizim için önem taşıyor.

Irak Türkmenleri bağlamında, Kerkük bağlamında bizim herhangi bir etnik gruba karşı negatif tavrımız söz konusu değildir. Burada Irak Kürtlerine karşı bir cezalandırma tavrı söz konusu değil. Dün akşam itibarıyla, memnuniyetle karşıladığımız bir gelişme yaşandı ve İbrahim Halil Kapısı, Erbil tarafından Irak merkezi yönetimine devredildi. Biz Habur Sınır Kapısı'nı bundan sonra da kapatmayacağız. İnsani olarak gidip gelmeler devam edecek, kapı Irak merkezi yönetimi tarafından yönetilecek.

ABD'deki terör saldırısı

New York'taki terör saldırısını biz de en şiddetli bir şekilde kınıyoruz. Ne adına, kim adına yapılmış olursa olsun, bu tür terör saldırılarının insanlık adına hiçbir yerinin olmadığını ve en şiddetli ve tereddütsüz bir şekilde kınadığımızı ifade etmek istiyorum. Yalnız kurt, psikolojik sorunları olan kişi gibi değerlendirmeler yapılırken, adı Müslüman ise, radikal İslam terörizmi gibi isimlerin kullanılmasının yanlış olduğunun altını çiziyoruz. Terörün dini, dili, ırkı olmaz.

CHP'li Bülent Tezcan'ın açıklaması

CHP'li milletvekili Tezcan'ın açıklama ile ilgili Cumhurbaşkanımıza yönelik ifadeleri ile ilgili biz suç duyurusunda bulunduk. Bu tür ifadeler, Cumhurbaşkanımızı hedef alan ifadeler ana muhalefet adına bir utanç vesikasıdır. Bu milletin iradesine de bir saygısızlıktır. Yüzde 52 oy alan Cumhurbaşkanı'na 'diktatör' diyemezsiniz.

Diktatör söyleminin ne amaçla tedavüle sokulduğunu biz çok iyi biliyoruz. Bu tür söylemler üzerinden harici ve dahili girişimlere zemin hazırlamak olduğunu biliyoruz. Bizim çağrımız bu tür ifadelerden anamuhalefetin kaçınmasıdır.

Neçirvan Barzani ile görüşme konusu

Erbil yönetiminden herkesin beklentisi bu referandumu yokmuş hükmünde bir çerçeveye oturtmaları ve yollarına devam etmeleri. Fiilen gelinen noktada yok hükmünde zaten biz öncesinde 10 yıl içindeki kazanımların kaybedileceğini söylemiştik. Bizim beklentimiz Irak merkezi hükümetle diyalog içinde adım atmaları. Biz aynı coğrafyanın insanıyız. Irak Kürtlerine yönelik sıkıntı gelmesini istemeyiz. Habur'dan geçişleri bu nedenle kısıtlamadık.

Geçmişte de biliyorsunuz Sayın Cumhurbaşkanımız çeşitli vesilelerle Sayın Neçirvan Barzani'yi kabul etti, Irak Bölgesel Yönetimi'nin Başbakanı sıfatıyla. Mesut Barzani'nin görev süresinin uzatılmamasıyla, yetkilerin Neçirvan Barzani'ye devredilmesi yeni bir tablo ortaya çıkarıyor. Tabii ki bu talepler değerlendirilir, Sayın Cumhurbaşkanımızın takdirindedir. Kendilerinin uygun görmesi halinde, uygun zaman ve zeminde bu görüşmeler yapılır. Bunun için Erbil yönetiminin hala birtakım adımlar atması gerekiyor.

PYD'nin Astana'ya çağrılması

Suriye konusunda PYD ve YPG'li olmayan Kürtlerin davet edilmesine karşı değili. Ama PKK'nın uzantısı olan PYD ve YPG'ye Astana'da yer verilmesini asla kabul etmeyiz. Bundan sonra bu tür girişimleri hoş karşılamamızın mümkün olmadığını belirtmek istiyorum.
 

Sonraki Haber