Ekrem İmamoğlu'ndan ''hırsızlar'' sözlerine tepki
Yüksek Seçim Kurulu'nun seçimi iptal etmesinin ardından mazbatası alınan Ekrem İmamoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bir cami açılışında "Bu işi hırsızlara bırakmayacağız" sözlerine tepki gösterdi.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin seçilmiş başkanı Ekrem İmamoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın cami açılışında söylediği, "Bu işi hırsızlara bırakmayacağız" açıklamalarına tepki göstererek, "Burası bir caminin önü. Allah'ın evinin önünde 'hırsızlar' diyorlar. Kime diyorsunuz. Kötü söz sahibine, kim söylüyorsa ona aittir. 250 sayfalık gerekçe, neresinde 'çaldılar' var. Sizi Allah'a havale ediyorum. Sizi Allah ıslah etsin." dedi.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin seçilmiş başkanı Ekrem İmamoğlu, TV5 yayınında Yıldıray Oğur ile Medya Analiz programında açıklamalarda bulunuyor. İmamoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın İstanbul Alibeyköy'deki Hacı Osman Torun Camii'nin açılışında söylediği, "Bu işi hırsızlara bırakmayacağız." sözlerine tepki göstererek, "Burası bir caminin önü, solunda duran da bu ülkenin bütün ibadet alanlarının başında bulunan Diyanet İşleri Başkanı. Ben Diyanet İşleri Başkanı'nın yerinde olsam ordan döner içeri girerim. Kim hırsız kim? Ya sayın Diyanet İşleri Başkanı benim inancımı temsil ediyor. hem de Allah'ın evinin önünde 'hırsızlar' diyorlar. Kime diyorsunuz. Kötü söz sahibine, kim söylüyorsa ona aittir. 250 sayfalık gerekçe, neresinde 'çaldılar' var. Sizi Allah'a havale ediyorum. Sizi Allah ıslah etsin." dedi.
İmamoğlu'nun konuşmasından satır başları şöyle:
Elbette Ramazan biraz ruhunu değiştiriyor sahanın. Biraz da faydalı oluyor. Ramazan ayına uygun olmayan diller de kullanıyor. Bizde dikkat etmeye çalışıyoruz. Fırsat buldukça sahalarda olamya çalışıyoruz.
Binali Bey ile canlı yayına çıkmaya hazırım. Eğer kendisi hazırsa danışmanları danışmanlarımla görüşebilir.
CNNTürk'te yaşananlar programı sunan üzerinden tartışıldı ama ben kuruma, kurumun samimiyetine bakarım.
Bazı medya kuruluşlarının uzun yıllardır taşıdıkları isimler var. Hürriyet topluma mal olmuş bir kurum. O gazetenin adı lekelenmesin isterim.
Seçimden bu yana internet sitesinde Ekrem İmamoğlu haberi yok. Ana akım medyada benimle ilgili hiç haber yapılmıyor. Bu bir medya süreci değil. Belli ki başka bir şey var, başka bir süreç var. Ben geçiş süreci olarak değerlendiriyorum.
Beni öven bir tarzınız yok örneğin beni sorgulayan bir tarzınız var, keşke hep böyle olsa.
Burası özel bir kurum. Burasının bir işvereni var. AA'nın da bir işvereni var 82 milyon insan.
250 sayfanın özetini arkadaşlarımdan aldım. Şu kısmı benim için çok önemli. Edebiyat dersinde iyi çalışmadığım zaman dersime, sayfalar dolusu cevap yazardım. Bu her öğrencinin başına gelmiştir. Ancak çalıştığınızda tek bir sayfalık cevap yazarsınız. İşin özünü orada verdiğiniz için tam puan alırsınız. YSK kararı da benim gözümde bu şekildedir.
Gerekçeli karar milletin nezdinde sıfır hükmündedir. Elbetteki bazı muhalefet şerhleri tenzih ediyorum.
"ÇALDILAR" SÖZLERİNE YANIT
(Erdoğan ve Yıldırım'ın 'seçim yolsuzluğu ve hırsızlığı' açıklamalarına ilişkin) Mümkünse ben cevap verirken sayın cumhurbaşkanının burada durduğu an burada bir dursun. Burası bir caminin önü, solunda duran da bu ülkenin bütün ibadet alanlarının başında bulunan Diyanet İşleri Başkanı. Ben Diyanet İşleri Başkanı'nın yerinde olsam ordan döner içeri girerim. Kim hırsız kim? Bu ülkesin 82 milyonu, bu şehrin 16 milyonu demokrasi mağdurudur. Kim hırsız kim? Benim bildiğim hırsızlar tutuklanır, haklarında soruşturma başlatılır. Bu ülkenin ayrıştırarak iktidar olma dönemi bitmiştir. Kalplerinin etrafındfaki buz duvarşlarını biz eriteceğiz. Ya sayın Diyanet İşleri Başkanı benim inancımı temsil ediyor. hem de Allah'ın evinin önünde 'hırsızlar' diyorlar. Kime diyorsunuz. Kötü söz sahibine, kim söylüyorsa ona aittir. 250 sayfalık gerekçe, neresinde 'çaldılar' var. Sizi Allah'a havale ediyorum. Sizi Allah ıslah etsin.
ABDULLAH GÜL'ÜN AÇIKLAMASI
(Abdullah Gül'ün 367 açıklamasına dair) Her kurumun geçmişinde eksikleri hataları olma ihtimali yüksektir. Kurumumun geçmişini elbette bu ekranlarda mahkemesini kuracak değilim. Ancak kişisel görüşümü açıkça söyleyebilecek durumdayım. Bir seçimin yapılmaması adına elindeki tüm kuvvetleri kullanması bugünün yumuşak bir hali. Karşınızdaki insanın bu toplumda eşit bir şekilde siyaset yapma fırsatını elinden alıyorsunuz. Bazen yargı eliyle, bazen ordu tarafından yapıldı. Sayın Gül'ün Cumhurbaşkanıyla ilgili açıklamasından sonra çok teşekkür ettim. Bunun daha üst perdeden söylenmesi lazım. O tür sıkıntıları yaşamış biri olarak, eski bir cumhurbaşkanı olarak bunları söylüyor.
Bir genç insan seçilmiş, niye kabul edemiyorsunuz?
Ben Büyükşehir Belediye başkanlarını gezmek istiyorum. Bunlardan birisi Sayın Cumhurbaşkanı. Siyaseten bir yanlış var mı bunu bilmek istiyorum. Çünkü açıklandığımda hepsine gideceğim.
Beylikdüzü'nde göreve geldiğimde bir tane sosyal tesis vardı ben dokuza çıkardım, hiçbirinde içki içilmiyor. Yüzme havuzları yaptık kadınlar ve erkekler ayrı saatte kullanıyor.
17 gün sonra mazbatasını alabilmiş bir İBB başkanı olarak İBB'ye gittim. Aldığımız vazo ihbar ve net tespitler vardı. Şu talimatı verdik, oraya görevlendirilen insanlar belli, büyükşehirin var olan teftiş ekibi vardı. Belediyenin kendi sistemi dahilinde kayıt altına alınması. Verilerin kaybolmaması adına bunun orada tespit edilmesi.
82 bine yakın insan kaynağı olan bir kurumun insan kaynağı hafızasını iyi analiz etmek lazım. Bunu yok sayan anlayışın başarılı olması imkanı yok.
Biz oradan ayrıldıktan sonra, özel kalemde adamları bize çay kahve getirdiler diye sağa sola sürüldüler. Benim personelim değil ki onun personeli.
İsraf İBB'nin damarlarına işlemiş. 80 milyon lira internet sitesine harcanmış. Belediye şirketleri aile şirketlerine dönmüş.