Demirtaş'tan CHP açıklaması: Oy verin demiyoruz
Edirne Cezaevi'nde tutuklu bulunan HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, CHP ile ittifak yaptıkları iddialarına yanıt verdi.
HDP'nin önceki dönem Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, partilerinin bazı illerde belediye başkan adayıçıkarmama kararının CHP'ye destek anlamına gelmediğini söyledi. Demirtaş, "Biz CHP veya başka partiye oy verin demiyoruz, faşist bloğu sınırlamak ve geriletmek için oyunuzu stratejik bir amaç için kullanın veya demokrasinin gelişmesine bir şans tanıyın diyoruz" dedi.
Edirne F Tipi Cezaevi'nde bulunan Selahattin Demirtaş, 31 Mart'ta yapılacak yerel seçimlere ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.T24'ten Şirin Payzın'ın sorularını yanıtlayan Demirtaş, anketlere, Cumhur İttifakı ve Millet İttifakı'na ilişkin konuştu.
AK PARTİ'NİN HDP TUTUMU
AK Parti'nin yerinde olsam HDP'yi ve tabanını el üstünde tutar, toz kondurmazdım. Siyasi kaderiniz artık HDP'lilerin tavrına göre şekillenecek" diyorsunuz; AK Parti'nin bunun farkında olmadığını mı düşünüyorsunuz?
"Anketler ortaya çıktıkça AK Parti bunu tabii ki daha fazla fark ediyor. Ama Türk milliyetçiliği ve şovenizm rüzgarıyla bu açığı kapatabileceğini düşünüyor. Ancak meselenin seçim kazanma boyutu bir yana, toplumdaki bölünme ve ayrışmanın ciddiyetini idrak edebilmiş değiller. Erdoğan'ın HDP'yi "düşmanlaştırıcı" söylemi ısrarla sürdürmesi bunu gösteriyor. HDP "düşmanlığından" kurtulmadan Türkiye'nin nefes alamadığını göremiyor."
"CHP VEYA BAŞKA PARTİYE OY VERİN DEMİYORUZ"
HDP'nin genç tabanında nabız tuttuğumda, "HDP'nin aday çıkarmadığı yerlerde CHP'nin adaylarına nasıl oy vermemiz isteniyor; CHP, Demirtaş'ın cezaevinde olmasının önünü açan dokunulmazlıkların kaldırılmasına oy verdi" diyorlar. Bu konudaki görüşünüzü alabilir miyiz?
"Biz CHP veya başka partiye oy verin demiyoruz, faşist bloğu sınırlamak ve geriletmek için oyunuzu stratejik bir amaç için kullanın veya demokrasinin gelişmesine bir şans tanıyın diyoruz. Hiçbir HDP'li arkadaşım, başka partileri veya partilileri asla düşman olarak görmemelidir. Asgari demokrasi ilkeleri çerçevesinde, birlikte yaşam mücadelesinden vazgeçilmemelidir. AK Parti ve MHP'yi geriletmek, kullanacağınız oyun etkili bir sonuç doğurmasına bağlıdır. Bu nedenle tüm genç arkadaşlarımı, HDP'nin kararlarının arkasında durmaya davet ediyorum. Bunu da bir yukarıdan gelen talimat gibi anlamak yerine, tüm siyasal gelişmeleri ve olasılıkları göz önünde bulundurarak tartışa tartışa içselleştirmelerini diliyorum. HDP'nin CHP'yi destekleme gibi bir kararı yoktur. CHP ile veya başka partiyle arasında ittifak ve işbirliği kararı da yoktur. HDP aday çıkarmayarak, siyasi dengeleri demokrasi lehine çevirme gayreti içerisindedir. Bu kararın AK Parti'ye yarayacağının spekülasyonunu yapanlar, HDP aday çıkarsaydı ne diyeceklerdi acaba, merak ediyorum."
ÇÖZÜM SÜRECİ
"HDP'nin aday çıkarmayarak CHP'ye destek vereceğini, ama aslında HDP hala "çözüm süreci" umudu beslediği için bunun AK Parti'ye yarayacağını söyleyenler var. Ne diyorsunuz?"
"Barış ve çözüm sürecine gelince. CHP yönetimi barış sürecini veya çözüm sürecini arzuluyor da biz mi haberdar değiliz? Biz Türkiye'nin tüm siyasi güçlerinin barış için ortaklaşmasını arzu ederiz. CHP de barış konusunda AK Parti kadar iradesiz ve isteksizdir. Bunu değiştirmek için mücadeleye devam etmeliyiz."
"MEĞER DARBE PLANI YAPIYORLARMIŞ"
Sizi çok sevenler olduğu gibi çok kızanlar da var. Örneğin yakaladığınız rüzgarı iyi kullanamadığınız, HDP'yi daha merkeze çekecek mesajlar vermediğiniz, hendekler nedeniyle yaşanan olaylarda yeterli açıklama yapmadığınız gibi. Geriye dönüp bakınca keşke dediğiniz şeyler var mı?
"İktidarın paralı borazanlığını, tetikçiliğini yapmak için her gece kanal kanal dolaşan pespaye tayfanın söylediklerini zerre kadar kale almıyorum. Bunun dışındaki her eleştiriyi anlamaya çalışarak saygıyla karşılıyorum. Elbette her zaman daha iyisi yapılabilirdi, bu benim için de geçerlidir. Fakat hendeklerle ilgili gerçekleri bilmeyenler, bu konuda yanılgılı yorumlar yapıyorlar. Size sadece bir örnek vereyim; Devlet Bahçeli'nin 13 Ekim 2018 tarihinde Hürriyetgazetesinde Ertuğrul Özkök'e verdiği mülakattaki "Güneydoğu'da olaylar başlayınca ben 'hemen oralarda sıkıyönetim ilan edin' dedim. Ama sonradan gördüm ki, iyi ki benim o sözümü dinlememişler. Çünkü biz orada o gün komutanlar terörle mücadele ediyor diyorduk, meğer darbe planı yapıyorlarmış. Bir de ellerinde sıkıyönetim yetkisi olsaydı facia olabilirdi" ifadelerine bakın; bu itiraf tarihidir aslında. Kürtlere, yerleşim birimlerine, yaşam alanlarına, orantısız, vahşice saldırının itirafıdır."
"Hendek bahanesiyle yüzlerce masum sivil Kürt'ü katlettirip, şehirleri yaktırıp yıktıran, sonra da 15 Temmuz'da bunu yapanların darbeci olduğunu anlayıp içeri tıkan AK Parti-MHP faşist bloğundan eleştiri ve özür istensin, benden değil. Biz hendek bahanesiyle ortaya konulan barbarlığı durdurmak için elimizden geleni yaparken, AK Parti-MHP, TBMM'de bunların işledikleri suçlar için dokunulmazlık yasası çıkardılar. Bu komutanların neredeyse tamamı şimdi darbecilikten tutukludur, ama hiçbir savcı bunlara Cizre'de, Sur'da acaba gereksiz yere, fazladan tek bir kurşun sıktılar mı diye soruşturma açmadı.
"Bunların TBMM'yi bombaladığına inanıyorsunuz da, kameraların giremediği, aylarca sokağa çıkma yasağının sürdüğü Sur'u, Cizre'yi fazladan yakıp yıktıklarına, orada katliam yaptıklarına niye inanmıyorsunuz? Yoksa darbeci de olsa, fazladan bir Kürt öldürmüşse, "eline sağlık" mı deniyor? Kimse o katliamların defterinin kapandığını düşünmesin. Bugün beni ve HDP'yi hendek, barikat diyerek sorumlu gösterebilirler, ama devran dönecek, orada yaşananların tüm hakikatiyle gün yüzüne çıktığını da göreceğiz. Asıl sorumlular mutlaka hesap verecekler. Hukuk hep zalimden yana işlemeyecek elbet."
"HDP EŞİTTİR PKK" SÖYLEMİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan "HDP eşittir PKK" diyor seçim konuşmalarında. Siz Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın —MHP ile ortaklığına rağmen- seçim sonrası yeniden bir barış ve diyalog sürecine dönmesini bekler misiniz?
"Bu söylemini hiçbir HDP'li kullanmamıştır. Ama Erdoğan ille de "6 milyon oy PKK'ye veriliyor" diyorsa, bunun siyasi sonuçlarını da kendisi hesap etsin. Şu anda ve sonrasında AK Parti-MHP'nin bir barış planı ve arayışı yoktur. En azından bütün olup bitenler bunu gösteriyor. Ama biz zaten AK Parti-MHP bloğuna güvenerek barış mücadelesini yürütmüyoruz. Halka güveniyoruz."
YEREL SEÇİM DEĞERLENDİRMESİ
31 Mart sonrasını nasıl okuyorsunuz?
"Halkın, AK Parti-MHP'nin savaşçı, baskıcı, otoriter, hukuk tanımayan, rantçı, talancı politikalarına karşı artık dur diyeceği bir süreci 31 Mart seçimlerinde başlatacağını düşünüyorum. Erdoğan, "ya ekmek, ya mermi" diye oy istiyorsa, bütün ezilenler "ekmek", "yani barış, yani özgürlük, yani huzur istiyoruz" diyerek tercihlerini sandığa yansıtmalıdır. Kürt halkı da kayyum rezaletine karşı en güçlü şekilde HDP adaylarının arkasında duracak ve bu gidişatı değiştirecektir. 31 Mart yeni demokrasi ve barış umutlarını yaratmaya adaydır."