Cumhur'da Montrö çatlağı ! Bahçeli'den dikkat çeken açıklama!
MHP Genel Başkanı Bahçeli, emekli amirallerin bildirisiyle ilgili, "Bu çağrı bal gibi darbe çağrısıdır. Bu bildiri demokrasiyi hedef alan torpidodur. Bu bildiri hukuk gaspı milli iradeye doğrultulmuş silahtır." dedi. Bahçeli gündemdeki Montrö anlaşması tartışmaları için de "Montrö bizim kırmızı çizgimizdir" dedi.
104 emekli amiralin yayımladığı bildiriye tepki gösteren MHP lideri Bahçeli, ''Bu çağrı bal gibi darbe çağrısıdır. Montrö Boğazlar Sözleşmesi Lozan Antlaşması'nın tamamlayıcı bir halkası, ayrılmaz bir parçasıdır, aynı zamanda bizim kırmızı çizgimizdir. 104 emekli amiral Türk demokrasi tarihinin kara bir lekesidir. Cüretlerinin bedelini ödemelidirler'' dedi.
Bahçeli'nin açıklamalarından satır başları şöyle:
CORONA VİRÜSLE MÜCADELE
''Salgın döneminin toplum hayatına, ekonomi ve ticaret alanına yıkıcı tesirleri olmaktadır. Maskeyi kola değil ağıza takmak hijyene titizlikle uymak virüsle savaşta en önemli kozumuzdur. Virüs bizim irademizden daha güçlü değildir. Virüse asla teslim olmayacağız. Covid-19'u kutuplaşma malzemesi yapıp karamsarlık aşılamak isteyen zillet lobisine Türk milleti prim vermeyecektir.
''KIRIM'IN İLHAKI HALA KANAYAN BİR YARA''
Kırım'ın ilhakı hala kanayan bir yaradır. Kırım Ukrayna'dır. Ayrılıkçı bölgelerle Kiev yönetimi arasında cepheleşme sertleşmiştir. ABD Başkanı Biden Ukrayna devlet başkanına desteğini telefon aracılığıyla vermiştir. ABD'nin Yunanistan'ı maşa gibi kullanma arzusu ya doğrudan ya da dolaylı Türkiye'yi baskılamaktadır. Terörist Demirtaş üçüncü ittifak kartını masaya koymuş adına sözde demokrasi ittifakı demiştir. Ürdün'de darbe girişimi Körfez ülkelerindeki açmazlar emperyalizmin kumpas şiddetini artırdığına işarettir.
''104 EMEKLİ AMİRAL TÜRK DEMOKRASİ TARİHİNİN KARA BİR LEKESİDİR''
Önce 126 eski büyükelçinin şüpheli bildirisi yayımlanmıştır. Montrö tartışmaları derken Türkiye 4 Nisan'da 104 emekli amiralin bir nevi muhtırasıyla sarsılmıştır. Montrö Boğazlar Sözleşmesi Lozan'ın ayrılmaz bir parçasıdır bizim kırmızı çizgimizdir. Hiç kimsenin Montrö'yü tartışmaya açtığı falan da yoktur. Vehimlerinin ve gizli emellerinin esiri olan 104 emekli amiral Türk demokrasi tarihinin kara bir lekesidir. Bu lekeyi temizlemek demokrasinin, hukukun ve milli iradenin tarihe karşı namus, şühedaya da vefa borcudur. Cüretlerinin bedelini ödemelidirler. 104'lükler büyük bir suç işlemiştir. Bu suç cezasız kalamaz. Mavi vatanımızı bu çürüklerle nasıl savunmuşuz? Bu çağrı darbe çağrısıdır.''
Önce 126 eski büyükelçinin şüpheli bildirisi yayımlanmıştır. Montrö tartışmaları derken Türkiye 4 Nisan'da 104 emekli amiralin bir nevi muhtırasıyla sarsılmıştır. Montrö Boğazlar Sözleşmesi Lozan'ın ayrılmaz bir parçasıdır bizim kırmızı çizgimizdir. Hiç kimsenin Montrö'yü tartışmaya açtığı falan da yoktur. Vehimlerinin ve gizli emellerinin esiri olan 104 emekli amiral Türk demokrasi tarihinin kara bir lekesidir. Bu lekeyi temizlemek demokrasinin, hukukun ve milli iradenin tarihe karşı namus, şühedaya da vefa borcudur. Cüretlerinin bedelini ödemelidirler. 104'lükler büyük bir suç işlemiştir. Bu suç cezasız kalamaz. Mavi vatanımızı bu çürüklerle nasıl savunmuşuz?
''BU ÇAĞRI BAL GİBİ DARBE ÇAĞRISIDIR''
Bu çağrı bal gibi darbe çağrısıdır. Bu bildiri demokrasiyi hedef alan torpidodur. Bu bildiri hukuk gaspı milli iradeye doğrultulmuş silahtır. Şimdi bu bildiriye imza atanların hesap verme vakti gelmiştir.
''RÜTBELERİ SÖKÜLMELİ, EMEKLİLİK HAKLARI ALINMALI, EMEKLİ MAAŞLARI KESİLMELİ''
İbreti alem için, 104 emekli amiralin rütbeleri sökülmelidir. Emeklilik hakları ellerinden alınmalı, emekli maaşları kesilmelidir. Bildiriyle ilgili adli ve idari soruşturma derinleştirilerek tekemmül ettirilmelidir. Darbe heveslileri, bildiri başında zaman öldüren hayasızlar, muhtıracı münafıklar, elindeki silahı millete çevirmeyi aklından geçiren vatansızlar önce bizim bedenimizi çiğnemek mecburiyetindedir. Ve böylesi bir an geldiğinde ya şerefimizle şehit oluruz ya da şerefsizleri birer birer toprağa gömeriz.
''4 NİSAN BİLDİRİSİNİN GÖRÜNMEYEN İMZASI KILIÇDAROĞLU’NA AİTTİR''
CHP yönetimi bir kere daha demokrasiyle ters düşmüştür. Bir kez daha darbe hasreti çeken çapulcularla birleşmiştir. 4 Nisan bildirisinin görünmeyen imzası Kılıçdaroğlu’na aittir."